‘Barınaklar hapishane değil geçici sevgi yuvası olmalı’

Güncelleme Tarihi:

‘Barınaklar hapishane değil geçici sevgi yuvası olmalı’
Oluşturulma Tarihi: Aralık 04, 2022 07:00

Konya’daki Sahipsiz Hayvan Bakımevi’nde yaşananlardan sonra ortaya çıkan görüntüler gözleri diğer barınaklara çevirdi. İstanbul’daki iyi örneklerden biri sayılabilecek Yedikule Hayvan Barınağı’nı gezdik ve “İyi bir barınak nasıl olmalıdır” sorusunun peşine düştük.

Haberin Devamı

Geçen günlerde Konya Büyükşehir Belediyesi’ne ait Sahipsiz Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde yaşanan olay toplumda tepkilere neden oldu. Videoya çekilen görüntüde barınak görevlisi, bir köpeğin başına elindeki kürekle defalarca vuruyordu. Barınaktaki diğer binlerce kedi ve köpeğin de bakımsız, hasta ve aç olduğu ortaya çıktı. Birçok hayvansever ve sivil toplum kuruluşunun temsilcileri soluğu barınağın önünde aldı. İçeriye avukatlarla birlikte girmeyi başaranlardan biri de sosyal medyada ‘Barınak Meleği’ ismiyle tanıdığımız Türkan Ceylan’dı. İçeriden çektiği fotoğrafları ve izlenimleri bizimle paylaştı. Barınaklardaki koşulları yerinde gözlemlemek için İstanbul’daki birkaç adresi de ziyaret etmek istedik. Ancak birçok barınağın telefonu yok. Gittiğinizdeyse içeri girmeniz mümkün olmuyor. Çoğundan ret cevabı aldıktan sonra Yedikule Hayvan Barınağı’na giderek yetkilileriyle burayı gezme şansını yakaladık.

Haberin Devamı

‘Barınaklar hapishane değil geçici sevgi yuvası olmalı’

“Hepsi ‘Beni buradan kurtar’ diye yalvarıyor”

Türkan Ceylan (Barınak Meleği) 27 yaşında, veteriner hekim

Konya’daki barınağa 28 Kasım’da gittim ve barınağa girişim hiç kolay olmadı. Gördüğüm manzara korkunçtu. Bir kere barınak kapıları gönüllülere kapalı. Kapıda sizi çevik kuvvet karşılıyor ve içeri alınamayacağınızı söylüyor. Zar zor barınağa girdikten sonra binlerce hayvanın duvarlar ve parmaklıkların ardından ‘Beni buradan çıkar’ diye yalvarması karşılıyor sizi. Kocaman bir hapishane gibi... Hastalar, titreyen yavrular... Binlerce küpeli köpeği bir araya koymuşlar. Güçlüler güçsüzleri sürekli olarak yaralıyor. Kavgalar çıkıyor. Dayanılacak gibi değil. Kedileri bile toplamışlar sokaklardan. Hasta-sağlıklı hepsini aynı yere koymuşlar. Onlar da yalvarıyor bizi kurtarın diye. Bir belediye sokaktaki kedileri neden toplar? Köpeklere her türlü kılıf uydurdunuz da kediler de mi sizi kovaladı? Akıl ve vicdan tutulması olarak görüyorum bu zihniyeti.
Konya sokaklarında bir tane hayvan yok, hepsini toplayıp bu hapishaneye tıkmışlar. 7 bin civarında hayvan var. Sosyal medyada barınağın boşaltıldığına dair haberler de kesinlikle yanlış. Çok korkunç görüntülerdi. Hâlâ aklımdan çıkmıyor. Çok üzgünüm. Ama sadece üzülüp geri çekilmeyelim lütfen, ‘barinak_melegi’ Instagram hesabımda yayımladığım örnek dilekçeler var, lütfen onlarla CİMER’e yazalım. Barınaklarla ilgili ciddi köklü değişim istiyorsak hukuki ve örgütlü mücadele etmek zorundayız.

Haberin Devamı

‘Kamera sistemiyle takip edilmeli’

Meral Olcay Yedikule Hayvan Barınağı’nın yöneticisi

Barınaktakilerin yüzde 80’i yaşlı, güçten düşmüş ev köpekleri. Yüzde 20 de asla sokakta yaşayamayacak olan golden retriever ve terrier gibi cins köpekler, engelliler ve yavrular. Bunları sokağa bırakamıyorsunuz. O nedenle biz sürekli ilanlarla hayvan sahiplendirmeye çabalıyoruz.

İnsanların ziyaret etmeleri ve kötü barınak kavramını yıkmak amacıyla açığız. Her gün okullar geliyor. Barınaklar hayvanların son durağı değil, kalıcı yuvalarını bulana kadar gönüllülerin nezaretinde kaldıkları, insanların da severek çalıştığı bir geçiş istasyonu olmalı.

Evde 10 yıl bakılmış hayvan, bir geliyor; ailesi yok, sevdiği ortam yok. Depresyona giriyor. Çoğu hayvan böyle intihar ediyor. Bir hayvanı sahiplendirip yolcu ettiğimiz zaman diğerleri ‘biz ne zaman gideceğiz’ anlamında arkasından havlamaya başlıyor.

Haberin Devamı

Tüm barınakların 7/24 kameradan takip edilmesi, hayvanseverlerin ziyaretine açık olması ve bütün belediye barınaklarının gönüllü işbirliğiyle çalışması hepimizin en büyük temennisi.

Bizlere düşense cins hayvan satın almak yerine barınaklardaki sıcacık yuvaya ihtiyacı olan bu canlara kucak açmak, onları sahiplenmek.

‘Barınaklar hapishane değil geçici sevgi yuvası olmalı’

‘Psikolojik açıdan yeterli personel...’
Elif Ertürk-Hayvan Hakları Delegasyonu Sözcüsü

‘5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’na göre ‘geçici bakımevleri’nin işleyişinde olması gereken; alınan hayvanın kısırlaştırılıp, aşılanıp, işaretlenip alındığı yere bırakılmasıdır.

◊ Güçten düşmüş ve dışarıda yaşamını idame ettirmesi mümkün olmayan hayvanlar bakımevine alınır ve burada yaşamaları sağlanır. Sağlıklı hayvanlar bakımevinde tutulmaz.

Haberin Devamı

◊ Hayvanların yaşadığı mahallesinden, sokağından kopartılarak barınaklarda tecrit edilmesi hem hayvan haklarına aykırıdır hem de hayvanların sosyal canlılar olduğunu, insanlarla iç içe yaşadıklarını düşünürsek yaşamlarına aykırı bir durumdur.

Konya Sahipsiz Hayvan Bakıme-
vi’nde yaşanan olay da devasa barınakların hayvanlar için sadece zulüm ve ölüm getirdiğini gösterdi.

◊ Doğru olan uygulama, tecrübeli veteriner hekimlerin yanı sıra tüm personelin psikolojik yeterliliğe sahip, iş tanımı konusunda eğitim verilmiş, başka birimlerden sürgün edilmemiş, sağlıklı psikolojik yapıda insanlardan oluşmasıdır. Barınaklar, içerisinde tüm tıbbi teçhizatı olan, küçük çaplı, kısırlaştırma ve tedavi merkezleridir.

Haberin Devamı

◊ Belediyeler, köpekleri toplayıp kendi sınırları dışındaki ilçelere, ormanlara, ıssız alanlara, çöplüklere atmak yerine kanuni zorunlulukları olan bu kısırlaştırma ve tedavi merkezlerini kurmuş olsalardı, bugün sokaktaki köpekler bu sorunları yaşıyor olmayacaklardı.

Yedikule Hayvan Barınağı’nda bir gün...

Tıraş ve banyo bölümleri var

(Uygar Taylan anlatıyor...) Fatih Belediyesi Yedikule Hayvan Barınağı’na gittiğimde barınağın önündeki dizi dizi köpek kulübeleri ve birbirinden sağlıklı görünen köpekler dikkatimi çekti. Gidenleri kapıda 10 yaşındaki Alev karşılıyor. O, bir dişi pitbull. 5 yıl önce, onu yakmak isteyen madde bağımlısı gençlerin elinden kurtarılmış. Burada sevgiyle iyileştirilmiş ‘can’lardan biri. Ardından bir düzine ilkokul öğrencisine denk geldim. Öğretmenleri hayvanlarla ilgili empati duygusu geliştirmeleri için onları ‘Can Dostum’ projesi kapsamında barınağa getirmiş.

Burası aslında bir sevgi evi. Çalışan görevliler ‘yeri geldiğinde ölmek üzere olan bir hayvana kalp masajı yaparak hayatta tutan 23 yıllık bir kurum’ olduklarının altını çiziyorlar.

Yedikule Hayvan Barınağı’nda 220’si yasaklı ırk, 2 bin civarı köpek, tedaviye gelen 90 kedi var. Kediler tedavileri yapılıp kısırlaştırıldıktan sonra bulundukları yere geri bırakılıyor.

Fatih Belediyesi’nin lojistik ve tedavi merkezi kısmına destek sağladığı barınakta hayvanların ihtiyaçlarınıysa gönüllüler karşılıyor.

8 dönüm araziye kurulu Yedikule Barınağı’nda tedavi ve kısırlaştırma merkezi, klinikler, yoğun bakım üniteleri, hayvan mutfağı, gıda ve malzemelerin saklandığı depolar var. 

Yaşlılar, yavrular, ev köpekleri, yasak ırklar için ayrı koğuşlar mevcut. Tıraş ve banyo bölümü, bulaşıcı hastalıklara sahip hayvanlar için müşahede kısımları da var.

‘Barınaklar hapishane değil geçici sevgi yuvası olmalı’

Yedikule Hayvan Barınağı’nda tedaviye gelen 90 kedi var.

 

BAKMADAN GEÇME!