Barbie’nin dünyasında hayat plastik, bir o kadar da fantastik!

İlkokulun ilk yılları... Barbie adını yeni yeni duyuyorum. Çevremde sadece birkaç arkadaşımda var. Çok pahalı. Herkes çocuğuna alamıyor. Türk işi taklitleri de çok kötü üstelik. Kolları, bacakları bükülemiyor, saçları iki taramada keçeye dönüşüyor... O sıralar Fatih’te çarşamba günleri kurulan pazarda birkaç kaçakçı tezgâh açıyor. Çay, ayakkabı, fırın eldiveni, yelpaze, çikolata gibi yurtdışından getirdikleri ürünleri satıyorlar. Üniversiteye giden ablama bu tezgâhlardan sık sık Converse çakması Çinkes diye adlandırılan spor ayakkabılardan alıyoruz. Kafayı Barbie’ye taktım ya, her gidişimizde o ürünler arasında gözüm bu kusursuz bebeği arıyor. Annem tek tek satıcıları tembihliyor gelince haber vermeleri için. Dört-beş hafta sonra nihayet o büyük kavuşma yaşanıyor. Barbie değil ama benzeri, en az onun kadar güzel bir bebek bu da. Saçları ipek gibi… Gerçek Barbie’nin üçte bir fiyatına alıyoruz. Annem hemen ona Monako Prensesi Grace Kelly’nin giydikleri gibi kabarık etekli bir elbise dikiyor, incecik beline tam oturan... Benden mutlusu yok! Bir süre sonra Barbie çılgınlığı alıp başını gidiyor Türkiye’de de. Kıyafetleri, aksesuarları, dergileri derken minyatür evleri de oyuncakçı dükkânlarının vitrinini süslemeye başlıyor… Ama onlar çok da ilgimi çekmiyor, ben sadece bir çift ayakkabısı olan bebeğimle mutluyum... Üzerinden en az 40 yıl geçmiş ama şimdi çok daha büyük bir Barbie çılgınlığıyla karşı karşıyayız. Çekimleri geçen yıl başlayan, yönetmenliğini Greta Gerwig’in üstlendiği, Margot Robbie ve Ryan Gosling’in ise başrolleri paylaştığı ‘Barbie’ filmiyle Barbie de çocukların odasından çıkıp yetişkinlerin hayatına adım attı. Ülkemizde 21 Temmuz’da gösterime gireceği açıklanan filmle paralel birkaç milyon dolarlık bir pazarlama kampanyası bahsettiğimiz. Barbie’nin vücut ölçülerinin çocuklarda beden algısını bozduğuna ilişkin yıllardır süren tartışmaları gölgede bırakacak büyüklükte. İlk 1959’da piyasaya sürülen bu ikonik oyuncağın üzerindeki yılların yorgunluğunu atacak güçte aynı zamanda. Modadan turizme, video oyunlarından yeme-içme dünyasına ve müziğe her yeri pembeye boyamaya başladı bile.

Hiç Barbie’nin rüya evinin nasıl koktuğunu merak ettiniz mi? Merakınızı gidermek için Homesick tarafından piyasaya sürülen kokulu mumlardan almanız yeterli. Ruggable ise yumuşacık pembe halılar tasarlamış. Barbie ve erkek arkadaşı Ken’in patenlerini de piyasada kolaylıkla bulabilirsiniz. Partiye hazırlanırken ihtiyacınız olan makyaj malzemeleri NYX Cosmetics tarafından pembe tonlarda piyasaya sürüldü. Aldo’nun Barbie koleksiyonundan da yüksek topuklu bir çift ayakkabı seçtiniz mi tamamdır!

Tatile giderken de Barbie yanınızda artık. Önce Funboy’dan Barbie pembesi şişme havuz yataklarından sipariş verin. Sonra da Beis’ten aynı renkte bir bavul. Nereye mi gidiyoruz? Barbie’nin Kaliforniya, Malibu’daki rüya evine. Airbnb’den kiralanan ev için elinizi çabuk tutmanızı öneririz. New York ve Chicago’daki Barbie kafelere de uğrayabilirsiniz. Pembe renkli Xbox da çıktı. Hatta yarış oyunu Forza Horizon 5’a Barbie’nin 1956 yapımı pembe Chevrolet Carvette’iyle Ken’in 2022 model GMC Hummer EV Pickup’ı da katıldı.

Kıyafetler, diş fırçaları, gözlükler, mataralar ve dahası… Dediğimiz gibi son dönemin en büyük pazarlama kampanyasıyla karşı karşıyayız. Sosyal medyanın da etkisiyle çığ gibi büyüyor. Sadece çocuklar da değil. Bir zamanlar Barbie’nin minyatür pembe evine sahip olmak için ailelerine yalvaran küçük kızlar şimdilerde kendi kazandıkları parayla hayallerindeki Barbie dünyasını yaratıyorlar. Ellerinde çocukluklarından kalma Barbie’lerle “Biz kelimenin tam anlamıyla Barbie dünyasının Barbie kızlarıyız” diyorlar.

Barbie’nin renkli, feminen ve pespembe dünyasını yansıtan ‘Barbiecore’ trendi, geçen yıldan bu yana popülerliğini sürdürüyor. ‘Barbie’ filminin setinden sosyal medyaya düşen karelerle fitili ateşlenen trendin, moda dünyasındaki en büyük mimarıysa Valentino markasının kreatif direktörü Pierpaolo Piccioli. Zira ünlü tasarımcı, 2022 koleksiyonunda neredeyse tamamen Barbie pembesinden oluşan bir koleksiyon hazırlamış, Anne Hathaway’den Lizzo’ya dünyaca ünlü birçok yıldız bu trende hızla uyum sağlamıştı. Hatta bizde de Kenan Doğulu ve Beren Saat çifti bu akıma uymuştu, belki hatırlarsınız. ‘Barbiecore’ en büyük ilhamını ilk kez 1959 yılında tasarlanan Barbie bebeklerin akıllara kazınan canlı pembe renklerdeki kıyafetlerinden alıyor. Saç tokasından ayakkabıya kadar baştan aşağı pembe giyinmek bu trendde hiç sırıtmıyor, tam tersi maksimalist ve oldukça feminen görünmek şart. Eldiven, uzun çorap ve çok kalın tabanlı ayakkabılar ‘Barbiecore’u yansıtan parçalar. Sürekli bakımlı görünen saçlar ve kusursuz bir makyaj da trendin tamamlayıcısı oluyor. Margot Robbie’nin film için yaptığı dünya turlarında giydiği, gerçek Barbie bebeklerin giysilerinden ilhamla hazırlanan kıyafetleri bu akımı tam anlamıyla anlatan örnekler.

En iyiler aynı albümde

Barbie ve müzik deyince bugüne kadar herkesin aklına Aqua grubunun 1997 tarihli ‘Barbie Girl’ şarkısı geliyordu. “Ben Barbie dünyasında bir Barbie kızım. Hayat plastik ve fantastik” diyorlardı şarkıda. Şimdilerdeyse filmin Mark Ronson prodüktörlüğünde hazırlanan soundtrack albümü gündemde. Albüm adeta ünlüler geçidi gibi: Dua Lipa, Charli XCX, Ava Max, Lizzo ve Ryan Gosling, Nicki Minaj ve dahası...