Atakan Işıktutan: Paylaştığım bir story’me yürüdü... İrem Derici: Ne yürümesi, koştum, bir kırmızı kalp attım

Ben gittiğimde ikisi de stüdyoda hazırlıklara çoktan başlamış bile. Aralarında acayip bir çekim var. Birbirlerine gerçekten büyük aşkla bakıyor ve çok yakışıyorlar. İrem Derici “11 yıllık meslek hayatımda ilk kez böyle röportaj veriyorum” diyor. Atakan Işıktutan da ekliyor: “Yıllar sonra bizi bir daha buraya çağıracaksın.” Bu aşkın temellerinin nasıl atıldığıyla başlıyoruz muhabbete.

◊ Ne zamandır birliktesiniz?

İrem Derici: Üç ayı geçti, yoksa o kadar olmadı mı ayol?

Atakan Işıktutan: Birkaç gün önce üç ayı devirdik.

◊ Bayağı tazeymiş ilişkiniz. İrem senin “At gibi âşığım” diye bir paylaşımın oldu. Atakan’a mı at gibi âşıksın?

İrem Derici: Atakan’a at gibi âşığım,
sırf at da değil; zürafa, fil, ormanın kralı aslan ya da herhangi bir hayvan, hiç fark etmez. Çok âşığım. Ama o ‘at gibi âşığım’ lafı onunla alakalı değildi.

◊ Aaa kimeydi?

İrem Derici: Artık sen de biliyorsun, ben ortalık karışsın seviyorum. Bomboş, içimde aşka dair hiçbir şey yokken ertesi gün gazetelere iş çıksın diye attım o tweet’i.

◊ Atakan da o halde bu paylaşımdan birkaç gün sonra çıktı karşına…

İrem Derici: Gibi. Ben Sinopluyum, beyefendi Rizeli. Bir röportajım var, arkadaşlarla otururken gazeteciler geliyor, “İrem Hanım yine yalnızsınız” diyorlar. Türkiye’nin en yalnız insanı benmişim gibi sanki! “Tamam, hadi doğru birini bulun da seveyim da” diyorum Karadeniz şivesiyle. Oradan enerjiyi yollamışım herhalde.

◊ Nasıl tanıştınız?

Atakan Işıktutan: Bizim tanışma hikâyemiz biraz değişik. Anlatsam mı?

◊ Bence durma, anlat…

Atakan Işıktutan: Bundan 3-4 sene önce falan Alaçatı’da aynı mekândaydık. Herhalde ortak arkadaşlarımız da vardı. Instagram’dan bir mesaj yazdı.

İrem Derici: Çok kibar anlatıyor, ben araya girmek zorundayım. Bu röportajın ortasına doğru, seni de benim kadar çirkinleştirmek zorundayım.

Atakan Işıktutan: Bir story’me yürüdü işte (gülüyor).

İrem Derici: Ne yürümesi, koştum, bir kırmızı kalp attım!

◊ Nasıl bir story’ye geldi o kalp?

Atakan Işıktutan:  Beach’te üstsüz bir fotoğrafıma.

İrem Derici: Zaten ‘Survivor’dan biliyordum. Görüp de kayıtsız kalacağım biri değil.

◊ Fiziğiyle etkiledi yani…

İrem Derici: ‘Hepimiz birbirimizin kalbine âşığızdır’ falan gibi şeyler demeyin. Hepimiz tamamen yüzeysel, fiziğe önem veren insanlarız. Sonrasında gelen güzellikler bunun artısı oluyor. Ben şimdi bakıp da ‘Bu çok iyi bir adamdır, ben buna âşık olayım’ demem yani. Ya etkileyici kasın vardır, güzel fiziğin vardır, bu böyledir arkadaş! Kimse kimseyi kandırmasın… Ben de arkadaşlarımın story’sinde gördüm önce. ‘Survivor’daki bilgilerimle potada eridiler. Takip etmeye
falan üşendim, attım kalbi.

◊ Cevap verdi mi?

İrem Derici: Asla vermedi.

Atakan Işıktutan: Ben o ara aslında İrem’le ilgili story’lere çaktırmadan bakıyordum. İkimiz de aynı yerde tatildeyiz falan zaten. Ama takibe de alamadım, cevap da yazamadım.

◊ Neden?

Atakan Işıktutan: Çekindim, bir daha bana cevap vermez, bir kere görüşür, bir daha görüşmez diye düşündüm.

◊ “Tek gecelik kullanılırım mı” dedin yani…

Atakan Işıktutan: Ya bilmiyorum ama sonra pişman oldum.

Köpek olurdum

◊ Yıllar sonra ne oldu da yine buluştunuz?

Atakan Işıktutan: Gizliden gizliye story’lerini izliyordum, arkadaşım beni gazlıyordu “Oğlum yazsana, yazsana” diye. Ben de ‘Ne kaybederim, en fazla daha önce cevap vermediğim için bana küfreder, engeller’ diye düşündüm.

◊ Ne yazdın?

Atakan Işıktutan: Spor yaparken story atmıştı. Benim alanım olduğu için lastiği patlamış kamyon gibi girdim muhabbete “Şöyle yaparsan daha iyi olur” falan diye. Sağ olsun, 30 saniye sonra zınk diye cevap geldi. Öyle konuşmaya başladık. Ama o eski mesaj olayını unutmuştu zaten.

İrem Derici: Ben bir hayvan olsaydım köpek olurdum işte!

◊ O neden?

İrem Derici: Çünkü köpek gelir, şuraya s.çar, k.çına vurursun, “Bir daha yapma” dersin. İki saat sonra gelir, o k.çına vuran sen değilmişsin gibi, hevesle karşılar seni. Köpekler iyi şeyleri hatırlar, kötü şeyleri unutur. Onun bana cevap vermemesi kötü bir şey olduğu için ben onu unutmuşum.

İlk görüşte aşk palavra

◊ İlk randevu nasıldı?

Atakan Işıktutan: Bizim yakada klip çekeceğini duydum. Klip setini ziyarete gittim. İyi ki de tanımışım, bildiğimden, düşündüğümden çok farklı biri çıktı, kalbi çok özel.

İrem Derici: Nasıl düşünüyordun?

Atakan Işıktutan: Delidolu, beni umursamaz, 2-3 kere görüşür, “Seninle uğraşamam” der, geçer diye düşünüyordum.

İrem Derici: Hayatım, bunların hepsi seninle röportajlarımdan sonra ortaya çıkan imajlar. Sana başlık çıksın diye yıllardır burada paramparça oldum, böyle oldu (gülüyor).

Atakan Işıktutan: Ama tanıdıktan sonra şunu anladım, gerçekten hayatımda sevildiğimi bu kadar hissetmemiştim. Çok güzel seviyor.

◊ İlk görüşte aşk mıydı?

İrem Derici: İlk görüşte aşk dünyanın en büyük palavrası. İlk görüşte insanlar birbirine değer, bir an önce başka bir şey olsun ister.

◊ Peki, birbirinizin nesine vuruldunuz?

Atakan Işıktutan: Kalbine.

İrem Derici: Bak işte yalanlar başladı.

Atakan Işıktutan: Yalan söylemiyorum.

İrem Derici: Tamam, müthiş bir kalbim var da, ilk görüşte kalbimi mi çözdün?

Atakan Işıktutan: Ondan öncesi yok, kalbine vuruldum, yoksa niye görüşeyim? Oradaki saflığı gördüm. O masumiyetin, o merhametliliğin bana geçti.

İrem Derici: Fotoğraflarda göründüğünden daha yakışıklı bir adam zaten, o cepte. İkincisi; tatlı bir rahatlığı vardı, sanki hep tanıyormuşum gibi bir rahatlık. Mod yükseltici bir yanı var Atakan’ın.

Antrenmana gelip ‘Evde devam edelim’ diyenler oluyordu

◊ Birbirinizin telefonuna ne diye kayıtlısınız?

Atakan Işıktutan: Güzel kızım.

İrem Derici: ‘Benimki’ yazıyor ve salyası akan surat emojisi var.

◊ Evde kimin sözü geçiyor?

İrem Derici: Öyle sidik yarışımız yok bizim.

◊ İkinizin şarkısı var mı?

İrem Derici: Daha yok; o çok özel, büyülü bir andır. Orada çalar bir anda, kokuyla gelir hatta. Daha onu yaşamadık.

◊ Sosyal medyada aktifsiniz. Fake adresleriniz var mı?

İrem Derici: Var, 3-4 tane. Hayatım inandırıcı olsun diye bir fake adresimle diğerini kavga ettiriyorum hatta yorumlarda.

Atakan Işıktutan: Benim de var, bir spor hesabı, yumurta hesabı gibi yani. Arkadaşlarla kullanıyoruz.

İrem Derici: Ne? İyi oldu öğrendiğim. 

◊ En son kimi stalk’ladınız?

Atakan Işıktutan: Nejat İşler’i. Bir dizisini izledim, merak ettim.

İrem Derici: Bende ipin ucu kaçtı. Hatırlamıyorum.

◊ Bir asansörde bir saat mahsur kalacaksınız. Yanınızda kim olsun?

Atakan Işıktutan: Atiba.

İrem Derici: Ne yapacağız Atiba’yı abi ya! Bir gol de bize mi atsın adam (gülüyor)?

◊ İlk âşık olduğunuz ünlü kimdi?

Atakan Işıktutan: Atiba. Shakira’ya da hâlâ hayranımdır.

İrem Derici: Türk işi yanında oturuyor (gülüyor). Benim Hagi’ydi.

◊ İkiniz de popülersiniz, ahlaksız teklif alıyor musunuz?

Atakan Işıktutan: Çok, antrenman için stüdyoya gelip “Evde devam edelim” diyenler bile oluyordu. Ama İrem’den sonra olmuyor.

İrem Derici: Bana hiç kimse şu saatten sonra “Gel, evde şarkı söyleyelim” demiyor. Ben kapattım direkt mesajları.

◊ Birbirinizin odasında bir obje olsanız ne olurdunuz?

Atakan Işıktutan: Aynası olmak isterdim. Her karşıma geçtiğinde doya doya bakayım.

İrem Derici: Direkt yatağın olayım işte, seril üstüme geceler boyu!

Ayaklarımız birbirine değecek!

◊ Aşk mı seks mi?

İrem Derici: Bence aşk. Çünkü seksin kendi kendine yaptığın versiyonu da var. Ama aşk kendi başına olmaz. Ben bu adamla yaşadığımı nerede yaşayacağım, ben bu kokuyu nerede bulacağım! Garip garip huyları var mesela.

◊ Ne gibi?

İrem Derici: Gelip gelip kulağımın içini kokluyor. Ben bunu nerede bulacağım? Dibine kadar aşk...

Atakan Işıktutan: Aşk bir sürü şeyin toplamı, bence bunun içinde seks de var, kimse bana maval anlatmasın. Seks yapamadığı için birlikte olduğu kişiden ayrılan arkadaşlarımı biliyorum. Bir tek seks olarak da bakmıyorum, bağlılık, sevgi, dürüstlük, tevazu, bunların hepsinin bütünlüğü.

◊ En gizli fanteziniz ne?

Atakan Işıktutan: Koklamak.

◊ Anladığım kadarıyla sürekli koklaşıyorsunuz...

Atakan Işıktutan: Benim koku ve ayak takıntım var. Ayaklarımız birbirine değecek. Bir de İrem’le dünyanın her ülkesine gidip oradan kültürler öğrenmek benim en büyük fantezim.

İrem Derici: Berbat bir fanteziymiş bu ya... En azından bu gittiğimiz ülkelerde, uçakta falan… 

Onu sürekli koklamak istiyorum

◊ Mutlu musunuz?

İrem Derici: Huzurluyum, mutluyum, mutlu uyanıyorum. Kimsenin kokusuna acıktığımı hatırlamıyorum ama mesela onun kokusunu almadığımda sinirim bozuluyor. Açlık gibi bir şey oldu bende.

◊ Atakan’ın kokusunu mu?

İrem Derici: Evet, ona acıkıyorum, onu sürekli koklamak istiyorum.

◊ Birbirinizi nasıl anlatırsınız?

Atakan Işıktutan: Çok anaç bir karakter. Kendini çok iyi sevdiren ve sevmeyi çok iyi bilen biri. Ve kendine bağlıyor.

İrem Derici: Aradan 30 sene geçse de aynen bugünkü gibi kalacak biri. Kirlenmeyen, yapıcı bir karakter. Bir de bana anaç dedi ya, aslında ben onun çocuğu gibi hissediyorum kendimi yanında. Çünkü her şekilde beni koruyup kollayacağını biliyorum. Rahat hissediyorum çünkü ilk defa hayatımda biri benim için bir şeyler yapıyor, benden bir adım önce düşünüyor. Değişik yani. Baksana 11 yıllık meslek hayatımda ilk kez böyle bir röportaj veriyorum.

Atakan Işıktutan: Net olalım, bu notumu da buraya yaz, Allah sağlık verirse, yıllar sonra bizi bir daha buraya çağıracaksın.

◊ Her şey iyi hoş ama birbirinizde bir şeyi değiştirecek olsanız neyi değiştirirdiniz?

Atakan Işıktutan: Bazı şeylerde çabuk pes ediyor.

İrem Derici: Konuştuğu konu tamamen sporla alakalı, yoksa ben böyle çatırt diye her şeyden pes eden biri olsaydım 11 senedir bu sektörde dağ gibi duramazdım.

Atakan Işıktutan: E, spor da artık senin hayatında olan bir şey.

İrem Derici: Ben seninle bir ömür geçirmek istiyorum ama sen hayatımdan çıktığın an spor hayatımdan gider.

Atakan Işıktutan: Niye?

İrem Derici: Nefret ediyorum ben spordan. Babam beni ne diye büyüttü biliyor musun; ‘Spor iyi bir şey olsaydı insanları yormazdı’ diye.

◊ Sen Atakan’da neyi değiştirirsin?

İrem Derici: Hiçbir şeyi değiştirmem, okey’im her şeyine. Diğer türlü sevgililik değil kukla olur.

Hayatını kısıtlamayacak şekilde kıskancım

◊ İrem’in bu sene ‘Yaz Gülü’ çok dinlendi. Bu arada şarkılarının akustik versiyonlarından oluşan yeni albümün de bitmiş. İlk şarkı ‘Ara Sıra’yı yayımladın bile…

İrem Derici: ‘Yaz Gülü’ zaten büyük patladı. Şimdi de 10 şarkılık akustik bir albüm hazırladık. Bildiğiniz şarkılarımı yeniden yorumladım. 11’inci yılımda bir ustalık albümü yaptım yani. Bugüne kadar çıkardığım şarkılar, akustik olarak bambaşka yerlere geldi.

◊ Atakan senin de spor eğitmenliğin devam ediyor. Ama seni ‘Survivor’da tanıdık. Bir daha gider misin adaya?

Atakan Işıktutan: Gidemem. Çünkü geçen sene çok güzel hazırlandım, ‘All Star’a çok güzel hayallerle gittim ama hayatımda yaşamadığım faciayı yaşadım. Omzum koptu ve daha parkurun sonunu görmeden elenmenin psikolojisi bana çok ağır geldi.

◊ Evde nasıl bir çiftsiniz? Mesela sürekli el ele film falan izleyen çiftlerden mi?

İrem Derici: Hiperaktif olduğu için onunla oturup film izlenmiyor. Bir de Atakan çok dokunmatik biri.

Atakan Işıktutan: Temas bağımlısıyım.

◊ Kıskanç mısınız?

Atakan Işıktutan: Onun hayatını kısıtlamayacak şekilde kıskancım.

İrem Derici: Ben değilim. Zaten profilinde 300 tane fotoğraf varsa 299’u üstsüz.

◊ Aldatılmaktan korkar mısınız?

İrem Derici: Korktuğun şey başına geliyor, o yüzden saldım çayıra Mevlam kayıra. ‘Ben bu şerefsizliği kimseye yapmam, adam dediğim insan da bunu yapmaz’ diye düşünüyorum. Çok basit; ayrıl, ne yapmak istiyorsan yap.

◊ Hiç aldattınız mı aldatıldınız mı?

İrem Derici: Aldatmadım, aldatıldım.

Atakan Işıktutan: Hiç aldatmadım ama aldatıldım.

İrem Derici: Aaa... Sanki bir terapide karşılaşmışız gibi.