Güncelleme Tarihi:
Üç kıtanın arasında, Avrupa Sibirya (Karadeniz), İran-Turan (bozkır-step) ve Akdeniz iklimlerinin kesiştiği noktada yer alması ve denizden dağ zirvelerine farklı yeryüzü şekillerine sahip olması Türkiye’ye eşsiz bir zenginlik sağlıyor; biyolojik çeşitlilik... Öyle ki tüm Avrupa kıtasında 12 bin tür canlı yaşarken bu sayı, Türkiye’de 10 bin 500’ün üzerinde. Prof. Dr. Selim Sualp Çağlar, “Ortalama 10 günde bir tür keşfediyoruz. Üstelik henüz yeterince çalışılmamış birçok alan var. Mesela böcekler ve omurgasızlarda çok daha fazla çalışma gerekiyor” diyor. İşte geçen yıl bu topraklarda birlikte yaşadığımızı fark ettiğimiz canlılardan birkaçı...
Artık rakun köpeğimiz var
Türkiye’de daha önce rastlanmayan ‘rakun köpeği’ (Nyctereutes procyonoides) Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü ile Iğdır Üniversitesi işbirliğinde Sarıkamış Ormanları’nda kurulan fotokapan tarafından görüntülendi.
İzmir’in dağlarında...
İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde, çançiçeğigillere ait endemik yeni bir bitki türü bulundu. Kaya üzerinde tespit edilen çiçeğe ‘İzmir çanı’ adı verildi.
Üç kuş geldi
‘Türkiye üreyen kuş atlası’ çalışması tamamlandı. Ortaya çarpıcı sonuçlar çıktı. Buna göre, Eskişehir’de yuvalayan ‘aladoğan’ (Falco vespertinus), Hakkâri’de yuvalayan ‘sazak mukallidi’
(Iduna [Hippolais] rama) ve Birecik’te yuvalayan ‘ak yanaklı arapbülbülü’
(Pycnonotus leucotos) Türkiye’yi yurt edindi.