Güncelleme Tarihi:
BÖRDÜBET
KUŞLARIN VE AYININ RENKLİ DÜNYASINA KORUMA
Adı, İngiliz askerlerin kuş zenginliği nedeniyle verdiği ‘Bird the Bed’ isminden (kuş yatağı) gelen Bördübet, bülbülden atmacaya onlarca kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Ayrıca bozayının Akdeniz’de yaşadığı tek yer. Tehlike altındaki karakulak ve susamuru da burada. 3 bin 433 hektarlık alan Muğla Bördübet Yaban Hayatı Geliştirme Sahası ilan edilerek tüm bu canlılar için önemli bir koruma kalkanı sağlandı.
GÖLYANI YAYLASI
KARTPOSTALLARDA DENK GELİNECEK GÜZELLİK
Trabzon Uzungöl’e rakip olarak gösterilen Giresun’daki Yağlıdere Gölyanı Yaylası, kartpostalları süsleyecek kadar güzel. ‘Alchemilla orduensis’, ‘Centaurea drabifolioides’, ‘Hieracium giresunense’ gibi dünyada sadece burada yaşayan bitkilere ev sahipliği yapıyor. Yırtıcılar için de önem taşıyan alanda küçük kartal gibi türler ürüyor. Yine küresel ölçekte tehlike altındaki Kafkas semenderiyle birlikte birçok nadir kelebek burada yaşıyor.
DÖNEMEÇ SAZLIKLARI
İNCİ KEFALİNİN GÖÇ YOLU
Van Gölü’nün güneydoğu kıyısında yer alan Edremit ve Gevaş ilçe sınırlarındaki Dönemeç Sazlıkları, sazlık alanların dışında kamışlıklar ve kumullarla kaplı. Sulak alanın etrafını çevreleyen bölgede tuzcul bozkırlar, meralar, meyve bahçeleri ve tarım alanları var. Burası inci kefalinin derelerin iç kesimlerine göç ederken kullandığı önemli bir giriş noktası. Van Gölü’ne akan bu dereler aynı zamanda ‘Capoeta kosswigi’ adlı (yerel adı siraz) dar yayılışlı balık türü için de önemli. Nesli küresel ölçekte tehdit altındaki dikkuyruk kuşları da üremek için burayı seçiyor. Son gözlemler bölgede az sayıda Hazar sumrusunun ürediğini de ortaya koyuyor. Alan ayrıca ‘Coenagrion ornatum’ adlı kızböceği türüne de ev sahipliği yapıyor.
HAFİK GÖLÜ
ORTA ANADOLU’DAKİ SIĞINAK
Fotoğraf tutkunlarının, doğaseverlerin ve piknikçilerin uğrak yeri haline gelen ve adını taşıdığı ilçeye 2 kilometre uzaklıktaki Hafik Gölü, bölgedeki kuşlar için adeta bir sığınak görevi görüyor. Pek çok kuş türüne ve göçmen kuşlara ev sahipliği yapan gölün yüzeyi özellikle sonbahar mevsiminde başta sakarmeke olmak üzere binlerce kuşla kaplanıyor. Balıkçıl, yabanördeği, kuğu, martı, yabankazı da gölün diğer misafirleri...
HANYANI PARKI
Orman, yayla, mera bir arada
Giresun merkez ve Bulancak ilçe sınırlarındaki 91 hektarlık alan, Efendioğlu Hanyanı Tabiat Parkı olarak ilan edildi. Tür çeşitliliği ve yüksek peyzaj değeri bakımından önemli. Ayrıca doğa turizmi potansiyeliyle de dikkat çekiyor. Alanda ladin, kayın, akçaağaç türlerinden oluşan ormanın yanı sıra yayla ve mera ekosistemi ziyaretçilere eşsiz bir güzellik sunuyor.
SULTAN SAZLIĞI
ERCİYES’İN YARATTIĞI CENNET
Kayseri’nin Develi ve Yeşilhisar ilçe sınırlarındaki Sultan Sazlığı, önemli bir kuş gözlem alanı. Sazlıkların ardındaki Erciyes Dağı manzarası buranın kendine has ışığı nedeniyle oldukça etkileyici. Göç yollarının kesişim noktasında ve Türkiye’nin en önemli ikinci kuş cenneti. Bugüne kadar 301 kuş türü tespit edildi. Bunların yaklaşık 100’ü burada ürüyor. Ak pelikan, küçük karabatak, flamingo, turna, dikkuyruk, alasığırcık, kılıçgaga bu türlerden birkaçı. Alanda bir de ‘Kuş Müzesi’ mevcut.
KISA KISA
“YAŞAR KEMAL’İN MİRASI YOK OLMASIN” DİYE KAMPANYA
“Evrende iki sonsuz doğurgan yaratıcı güç vardır. Biri insan, öbürü doğa. İnsan, yaratıcılığını yitirdiği gün, doğa yaratıcılığını bitirdiği gün her şey bitecektir” demişti Yaşar Kemal. Büyük ustanın da doğanın yaratıcılığı adına koruma çalışmaları içinde bulunduğu bir yer Kırmıtlı Kuş Cenneti. Osmaniye’deki bu cennet, nefis bir göl ve etrafında uçsuz bucaksız yeşille çevrili. Bilinen 250 çeşit kuşun da yaşam alanı aynı zamanda.
Son dönemde bakımsız haliyle, giderek bozulan ekosistemiyle yitmeye yüz tutmuş Kırmıtlı koruma statüsüne kavuşsun diye ‘Yaban Hayatı Geliştirme Sahası’ ilan edilmesini istiyor çevreciler. Bunun için bir de imza kampanyası başlatıldı (change.org/kırmıtlı) ve destek bekliyorlar.
TELLİTURNALAR YENİDEN GÖRÜLDÜ
Şarkılara, danslara konu olan telliturnalar Türkiye’nin sembol hayvanlarından. Ancak 2007’de Anadolu’da üreyen sadece 11 tane kalmıştı. Sonraki yıllarda onlar da kayboldu. Ta ki bugüne kadar... Genellikle Doğu’da görülen telliturnalara ilişkin güzel haber Ankara’dan geldi. Dört telliturna, yıllar sonra yaban hayatı uzmanı İdris Ölmez tarafından görüntülendi.
VAHŞİ DOĞADA SADECE 10 KIZILKURT KALDI
Bir efsanenin daha sonunu getirdik ne yazık ki... Wolf Conservation Center’ın yaptığı açıklamaya göre, anavatanı Amerika olan kızılkurtlardan doğada sadece 10 tane kaldı. Nedeni diğer kurtlar gibi 19’uncu yüzyıldan itibaren büyük çapta avlanması, ardından başlatılan kurtarma çalışmalarına karşın yaşam alanlarının önemli ölçüde tahrip olması.
153 YIL SONRA AÇTI
Giresun’da 1867’de ilk kez kayıt altına alınan ‘sarı dağ gülü’ 153 yıl sonra tüm güzelliğiyle arzı endam etti. Tür Koruma Eylem Planı çalışması yapılmaya başlayan sarı dağ gülü yılda sadece bir hafta çiçek açıyor.