Güncelleme Tarihi:
Umarım başımıza gelmeyen kalmamıştır!
Oyuncu Demet Akbağ
Sayın 2021 Haziran’ı Beyefendi,
Size bu mektubu, (mail atacağım ama) geçen yılın çok tuhaf ilk yarısını bitirirken yazıyorum. 2020 yılı, hiç sağ olmasın, 2019’u aratmamaya kararlı geldi. ‘Daha da başımıza ne gelecek’ şakası anlamını yitirdi, zira başımıza gelmeyen kalmadı (umuyoruz). Kişisel tarihimde 2020, teknolojiyle barıştığım, halleştiğim bir yıl oldu. Bugüne kadar pek kullanmadığım günümüze ait ne varsa hepsini bizzat deneyimledim. Sendika başkanı olarak katılmam gereken toplantıları Zoom üzerinden yapmaya başladım. Bir toplantı için tüm günün yollarda geçmesi tarih oldu!
Artık evden toplanıyoruz! Ama zannedilmesin ki bundan çok memnunum. İnsanları gözlemleyen, izleyen, dinleyen ve her birinden kim bilir hangi hikâyesini oyunculuk çantasına atan biri olarak elbette bir an önce yeniden yollara çıkmayı, yüz yüze buluşmaları, toplantının konusuyla alakası olmayan ve mutlaka toplantıdan daha uzun süren sohbetleri özlüyorum, kavuşmak için gün sayıyorum.
En güzel kısımsa...
Sayın 2021 Haziran’ı Beyefendi, umuyorum ki yüz yüze konuşmaların, doğaçlama gelişen buluşmaların tüm coşkusunu yaşadığımız bir yıl içinde sizinle buluşuruz. 2020’de daha çok sosyal medya takip ettim, sosyal medyada canlı yayınlar yaptım, kimi canlı yayınlara katıldım. Sadece Instagram değil, YouTube ve Tik Tok’ta neler oluyor, öğrendim, izledim, dinledim.
Her zaman çok sevdiğim balkonumda daha çok vakit geçirince, minik bir bahçe yarattım. Tabii, evin dekorasyonunu da birkaç kez değiştirdim. Ama ekşi mayalı ekmek yapmadım. Ailenin şefi Sedef İybar, sağ olsun evinde yaptığı 1001 lezzetli yemeği ulaştırdı bize. Şahane diziler, filmler takip ettim. Hemen ilk beşimi de ekleyeyim:
1. The Marvelous Mrs. Maisel
2. The Hollywood
3. Unorthodox
4. Fauda
5. Ve özellikle biyografi olmak üzere bilumum belgeseller
En güzel kısımsa yurtdışında okuyan oğlumla, yan yana, doya doya geçirdiğimiz bir üç ay yaşadım.
Her sabah kalkıp ofise giden bir insan olmadığımdan çok farklı gelmedi ilk günlerde. Ancak süre uzadıkça, sinemaya, tiyatroya gidememek, hemen kalkıp bir arkadaşınla buluşamamak gerçekten insanı zorlayan deneyimler oldu.
Umut dolu şarkılar
Tüm bu süreçte, elimin ve bütçemin erdiği kadarıyla yardım ve desteğimi ihtiyaç sahiplerine ulaştırdım. Türkiye bence pandemi döneminde, salgınla mücadele kadar sosyal yardım becerileriyle de dünyaya örnek oldu. Devlet kurumlarının da özel kurumların da ‘olmayana oldurma çabası’ takdire değerdi.
Şimdi, gelecek güzel günleri planlama zamanı. 2021’de sahne hasretimi de bitirmiş olmayı, 2021 Haziran’ına turne hazırlığı içinde ermeyi planlıyorum.
Yaptığım Instagram sohbetlerinden de öğrendiğim kadarıyla, tüm yazar arkadaşlarım birer senaryo yazmışlar bu süreçte. Umuyorum ki, 2020 bitmeden onlarca film ve dizi sete girer.
Ve umarım, yazı konserlerde umut dolu şarkılara eşlik ederek bitiririz.
Sizi şimdiden heyecan ve heves ile bekliyoruz, 2021 Haziran’ı!
Asla içindeki tutkuyu öldürme!
Yemeksepeti kurucusu ve CEO’su Nevzat Aydın
Sevgili gelecekteki ben,
İçindeki tutkuyu öldürme… İçindeki tutkunun başkaları için bir faydaya dönüşmesine hep izin ver, aynı bugün gibi.
Günler, haftalar, aylar geçtikçe eski hayatımıza dönme özlemi gittikçe büyüse de binlerce restoranımız ve milyonlarca kullanıcımızla birlik olduğumuz bu zorlu süreçte birbirimize desteğimizi hiç esirgemedik… Zorlukların yavaş yavaş geride kaldığı bugünlerde, 2021 Haziran’ında ailelerimiz, çalışanlarımız, restoranlarımız ve kullanıcılarımızla çok daha umutlu bir dünya hayal ediyorum.
Ayrıca, 2021 yılının haziran ayına geldiğimizde ‘aktivist CEO’ların artık daha fazla olduğu bir dünya hayal ediyorum. Özellikle bu dönemde daha net ortaya çıktı ki günümüzde, özellikle Y ve sonrasında gelen kuşaklar CEO’lardan toplum ve çalışanları yararına olacak konuşmalar ve eylemler bekliyor. Sadece finans odaklı düşünen değil, topluma ve çalışanına nasıl daha fazla fayda sağlarım diye kaygılanan lider sayısında artış olacağını ümit ediyorum.
Her zaman duyarlı bir toplum olduğumuzu bir kez daha ortaya koyduk ve birçok kurum ve kişi çok faydalı işlere imza attı.
Sevgili 2021 Haziran, buluştuğumuzda daha umutlu, daha keyifli
ve birlikte başarmanın gururunu yaşayan bir ben bulacağıma inanıyorum.
Uzun vadeli planlar ne kadar da kırılganlar...
Türkiye A Milli Voleybol Takımı Kaptanı Eda Erdem
Sevgili gelecekteki ben,
Haziran 2021’e gönderdiğim bu mektupla sana bir yıl öncesinden sesleniyorum. Umarım arada geçen zamanda pandemi koşulları iyileşmiş, COVID-19 virüsüne karşı hem tedavi hem de aşı bulunmuş ve hayat normal akışına dönmüştür. Benim içinde bulunduğum dönemde her şey öylesine belirsiz ki, geçen son üç ay içerisinde şunu öğrendim; uzun vadeli planlar ne kadar da kırılganlar.
Ufak karantina zamanları...
Şu sıralar Türkiye Voleybol Sultanlar Ligi sona ermiş ve Milli Takım’la Tokyo Olimpiyat Oyunları için çoktan hazırlanmaya başlamışsınızdır. Sana ve takıma şimdiden madalya yolunda başarılar diliyorum ve sizin başarabileceğinize yürekten inanıyorum.
Karantina döneminde kendine en çok söylediğin şeyi unutmadın umarım. Temel ihtiyaçlar konusunda dışa bağımlı olmaya o kadar da gerek yok. Mutfağa girdiğinde neler yapabileceğini gördüğünde sen de çok şaşırdın. Kişisel bakımın konusunda ihtiyacın olan tek şey biraz daha zaman. Ve eğer en iyi dostunla baş başa kalıyorsan, bu süreç uzun zamandır ihtiyaç duyduğun bir fırsata bile dönüşebiliyor. Hayatın koşuşturmacası içerisinde kaybolma, sebebi virüs olmasa da kendine ufak karantina zamanları yaratmaya devam et. İyi geliyor.
Uzun lafın kısası,
başarmak için koyduğun hedeflerini unutmadığını ve kendine olan inancını güçlü bir şekilde koruduğunu görmek istiyorum. Kendine iyi bak. Seni seven Eda.
LATİF DEMİRCİ