Güncelleme Tarihi:
Yapılan açıklamaya göre aşıya en fazla direnç gösteren grup 18-35 yaş arası. Bu yaş grubundaki 30 gence aşı hakkında fikirlerini sorduk. 3’ü aşı olmadığını ve olmayı düşünmediğini söylerken 27’si ilk doz aşılarını yaptırmıştı. İşte gençlerden bazılarının anlattıkları, çekinceleri ve önerileri...
‘DİRENENLERE YAPTIRIM UYGULANMALI’
İlayda Esenler, 21: Evet ilk doz aşımı oldum, ikinci doz için tarihi bekliyorum. Bence kalabalık alanlara aşı olmayanların alınmaması doğru bir karar olur. Aşı olan insanlar da koronavirüs olabiliyorlar. Herkesin içinin rahat etmesi ve eski günlere dönülmesi için aşının bir zorunluluk olması gerek.
Aysu Altun, 23: Bazı arkadaşlarım aşı olmayı düşünmüyor, aşıya güvenmediklerini söylüyorlar. Ben herkesin olması taraftarıyım. Aşı karşıtlarını anlıyorum fakat bu sürecin en az hasarla atlatılması için hepimiz bazı fedakârlıklar yapmak zorundayız. Ben de aşının gelecekteki etkilerinden korkuyorum fakat şu anda risk grubunda olan insanları korumak, gelecekte oluşması sadece ihtimal olan problemlerle uğraşmaktan daha önemli. Toplum sağlığı bireysel tercihlere bırakılmamalı.
Sinem Göl, 22: Aşı hakkında ileriye dönük bazı şüphelerin olmasını çok garip karşılamıyorum. Ancak bunun çözümünün bilimden geleceğini ve her ülkede bu konuda çalışan doktorlarımız olduğunu dikkate almamız gerekiyor. Ayrıca yaptırım uygulanması gerektiğini düşünüyorum. Bence olmalı.
Hakan Aktan, 22: Aşı oldum, arkadaşlarım da oldu. Direnenlerin durumun ehemmiyetini anladıklarını düşünmüyorum. Yaptırım uygulanması doğru bir karar olur.
Timur Çamlı, 19: Ben ilk dozumu oldum. Etrafımda yan etkilerinden dolayı olmak istemeyenler var. Gelecek için aşı zorunluluk olacak bence ve herkes bir noktadan sonra yaptırmak zorunda kalacak.
‘AŞI OLMAMAK DA BİR ÖZGÜRLÜKTÜR’
Zehra Öz, 22: Ben aşı oldum. Bazı arkadaşlarım, diğerleri aşı olursa kendilerinin yaptırmasına gerek kalmayacağını düşünerek bekliyorlar. Sorumsuz ve bencil olduklarını düşünüyorum. Ancak yaptırım uygulanmasını da doğru bulmuyorum. Sürü bağışıklığı meseleyi çözer diye düşünüyorum.
Erhan Balcı, 21: Çevremdekiler genç olduklarını ve aşıya ihtiyaçları olmamakla birlikte aşıya tam olarak güvenmediklerini söylüyorlar. Ben oldum ama bence aşı olmamak da bir özgürlüktür.
Burak Birinci, 25: Hemen gidip ilk doz aşımı oldum. Bazı arkadaşlarım ileride görülebilecek yan etkilerinden endişe duyuyorlar. Buna hak veriyorum ama çip takıyorlar gibi komplo teorilerine çok gülüyorum. Yine de yaptırım uygulamak çok yanlış olur. Herkes kendi bedeni üzerinde karar verme hakkına sahip olmalı. Kısıtlama yerine teşvik uygulanabilir.
‘AİLEM SON ANA KADAR OLMA DİYOR’
A.İ, 20: Şimdilik aşı olmayacağım. Çevremde aşı olan insanlar beni biraz etkiledi, herhangi bir zorunluluk getirilene kadar da olmak istemiyorum. Aşı olmayanlara birtakım yasaklar getirilmesi bence yanlış bir karar olur. Umarım bunu yapmazlar. Ailem aşı oldu, benim olmama kararımda biraz ailemin de etkisi var. Onlar işe gidebilmek için zorunluluktan aşı oldular. Bana son ana kadar olma diyorlar ve aşı olmama kararımı destekliyorlar. Ben de olmak istemiyorum zaten.
Ferhat Özen, 23: Aşı olmadım ve olmayacağım. Çünkü izole edilmemiş bir virüsün aşısının üretilmesi bana mantıksız geliyor. Zaten her mutasyona uğradığında aşılar etkisini yitiriyor. Ayrıca yan etkilerini dahi bilmiyoruz.
Ekrem Nasuf, 25: Yaptırım uygulanacak söylemleri olmasaydı belki de ihtiyaç diye düşünüp aşı olabilirdim ama insanlara seyahat etmek ve bazı yerlere girebilmek için aşıyı şart kılmaları benim inadımı ortaya çıkardı.
‘PANDEMİNİN BİTMESİ İÇİN AŞI GEREKLİ’
Taylan Barbaros, 20: Daha önce istemiyordum ama aşı olmaya karar verdim. Pandeminin bitmesi için aşıya ihtiyacımız var. Tabii aşı olmayanlara kısıtlamalar konulması biraz zorbaca ama gerekli; özgürlükler bazı durumlarda kısıtlanabiliyor. Annem ve babam da aşı oldu. Benim kararımda hem haberlerin hem de çevremdeki çoğu insanın aşı olması etkili oldu.
Ozan Kaplan, 24: Aşıyı mesleki zorunluluktan, çok isteksizce yaptırdım. Denize çıkabilmek için olmam gerekiyordu. Olmak istemememin nedeni pek güven vermemesiydi. Çıkan yeni varyasyonlar ve yalan yanlış haberler beni geri çekmişti.
‘TEDİRGİN OLMA, AŞI OL’
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı
- Gençlerin aşıya mesafeli olmasında, çekincelerde haklılık payı var mı?
Ekranlar ve sosyal medya bilgi kirliliğiyle dolu. Bu çekinceyi gidermek için bakanlık tüm bilgileri şeffaflıkla paylaşmalı, toplumun güvenini kazanmalı.
- Dünyada da durum böyle mi? Yurtdışında gençleri teşvik etmek için ne yapılıyor?
ABD’de üniversite burslarından bedava pizzaya, hediye kartlarından ödül çekilişlerine birçok yöntemle gençleri aşılanmaya teşvik etme çabası var.
- Aşı yaptırmamanın kişisel bir özgürlük olduğunu savunan gençlere ne söylemek istersiniz?
Kişisel özgürlük başkasının sınırlarına değdiğinde keyfiyete ve bencilliğe dönüşür. Bir kişinin aşı olmaması toplumun sağlığını etkiliyorsa bu artık toplumsal bir sorumluluktur. Gençler kendilerini, sevdiklerini korumak için aşı olmalıdır. Üstelik bilimsel verilere daha rahat ulaşabildiği için araştırıp çevresindekileri de ikna etmelidir. ‘#TedirginOlmaAşıOl’, elimizde bilgi var demelidir.
‘HASTALIĞIN ETKİLERİ AŞININ YAN ETKİLERİNE GÖRE ÇOK DAHA FAZLA’
Moleküler Biyoloji ve Genetik Uzmanı öğretim görevlisi Dr. Sevgi Salman Ünver
- Aşı olmak istemeyen bir gençle karşılaştığınızda ona ne söylersiniz?
Öncelikle safsatalara değil, kanıta dayalı bilime güvenmelerini söylerim. Aşının yan etkilerinin geçici ve kontrol edilebilir olduğunu söyler, verilerle desteklerim. Gençleri en çok korkutan kalp iltihabı yan etkisinin çok nadir olduğunu ve kolaylıkla tedavi edilebildiğini ancak hiç semptom göstermeden COVID-19 geçiren birçok gençte uzun dönem, belki de kalıcı olarak kalp de dahil çeşitli organ hasarlarının çıkabildiğini söylerim. Hastalığın yaratacağı olumsuz etkiler yanında aşının yan etkilerinin son derece kabul edilebilir olduğunu vurgularım. Aşıların asla kısırlık yapmadığını ancak COVID-19 hastalığının ciddi kısırlık riski oluşturduğunu anlatırım. Sağlıkla ve güvenle yaşamaları için aşının en büyük yardımcıları olacağını söylerim. Bu aşıların kuduz, tetanos gibi aşılardan farkı olmadığını hatırlatırım. Bir vatandaşlık görevi olarak aşılarını olmaları gerektiğini anlatırım.