Güncelleme Tarihi:
Birkaç yıl önce Amerikalı stilist Allison Bornstein’ın TikTok’ta yaptığı bir paylaşımla hayatımıza giren ‘wrong shoe theory’yi (yanlış ayakkabı teorisi) hatırlıyor musunuz? O dönem köşemde de detaylıca ele aldığım bu kavram, en basit tanımıyla kıyafetinize en uygun olmayan ayakkabıyı giydiğinizde daha stil sahibi görüneceğinizi öne sürüyordu. 2025 İlkbahar/Yaz podyumlarıysa bu teoriyi ayakkabılardan ceketlere taşıdı. Moda otoritelerinin ‘wrong jacket theory’ olarak adlandırdığı bu yeni stil tüyosunda kural basit; yanlış ceketi seçmek.
“Nasıl yani” diyorsanız, hemen açıklayalım... Tarz olarak birbiriyle uyumsuz görünen parçaları bir araya getirmek, görünümünüze kaçınılmaz bir şekilde ilginç ve özgün bir hava katıyor. Özellikle stil ikonları moda haftalarında bu stil hilesine sıkça başvuruyor. Yüksek moda markaları da yeni tasarımlarını sunarken ‘wrong jacket theory’ ile kuralları yıkarak dikkat çekmeyi başarıyor.
KİLİT PARÇA
Prada’nın koleksiyonunda payetli, zarif bir elbise cesur hamleyle sarı bir yağmurlukla tamamlanıyor. Benzer şekilde Brandon Maxwell’in sportif trençkotu ışıltılı bir gece elbisesiyle eşleştirmesi de bu yaklaşıma güçlü bir örnek oluşturuyor. Bu beklenmedik eşleştirmeler sadece göz alıcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda stil anlayışımıza da yeni bir bakış açısı kazandırıyor. Yani aslında içgüdüsel olarak görünümün geri kalanıyla uyumsuz gibi görünen o ceket, bizi stil sahibi gösteren kilit parça oluveriyor.
Elbette podyumlarda gördüğümüz bu şık görünümler klasik ceketlerle tamamlanarak zarif ve sofistike bir tarz yakalanabilir. Ancak stiline daha fazla iddia ve farklılık katmak isteyenler için bu, çoğu zaman fazla sıradan kalıyor. Üstelik, herkesin tercih ettiği güvenli seçeneklere yönelmek yerine, küçük bir stil hilesiyle fark yaratmayı denemekte fayda var.
PAYETLİ ELBİSE ÜSTÜNE YAĞMURLUK...
Her zaman değil ama ben de kendi stilimde zaman zaman ‘wrong jacket theory’ hilesini uyguluyorum. İşte birkaç kombin önerim:
◊ Rüzgârlık tarzındaki sportif bir ceketi bu sezon, mini etek ve topuklu ayakkabıyla tamamlayarak bir akşam davetine gidin.
◊ Gündelik kombinlerde kullandığınız yağmurluğunuzu, payetli ve ışıltılı parçalarla eşleştirmeyi deneyin.
◊ Sezonda sıkça gördüğümüz kargo ceketleri saten ya da ipek gibi gösterişli kumaşlarla bir araya getirin.
◊ Tayt ya da eşofman ve sneaker’la oluşturduğunuz görünüme şık bir trençkot ya da blazer ceket dokunuşu yapın.
◊ Dantel, şifon ya da çiçek desenlerinden oluşan romantik bir parçayı deri ceketle tamamlayarak ters köşe bir tarz oluşturun.
HER TARZA UYGUN
Gündelik kargo ceketle eşleştirin. Koton, 1.199 lira
Mini etek ve topuklularla davete uyarlayın. AdidasxStella McCartney, 9.499 lira
Yağmurlukları gece elbiseleriyle tamamlayın. Oysho, 3.290 lira
Deri ceketle romantik havayı dengeleyin. H&M, 2.799 lira
KISA KISA
Saklı bir dolaptan çıkan hazine...
1997 yılından beri Alexander McQueen’in kreatif direktörlüğünü üstlenen Sarah Burton’ın Givenchy’ye transferi moda dünyasında büyük yankı uyandırmıştı ve ilk koleksiyonu merakla bekleniyordu. Paris Moda Haftası’nda markanın Sonbahar/Kış 2025 koleksiyonunu tanıtan Burton, beklentileri fazlasıyla karşıladı. Defilenin ardından kadın kreatif direktörlerin koleksiyonlarının daha fazla heyecan yarattığı ve moda dünyasında erkek direktörlerin ağırlığının sorgulanması üzerine farklı makalelere de rastladım. Peki, Burton’ın Givenchy’deki ilk koleksiyonunu bu kadar çarpıcı kılan neydi?
Öncelikle bu koleksiyon eskizle değil, bir keşifle başladı. Hubert de Givenchy’nin Paris’teki ilk modaevinin renovasyonu sırasında saklı bir dolap bulundu ve bu dolap, markanın 1952’deki çıkış koleksiyonuna ait orijinal kalıpları gün yüzüne çıkardı. Bu tarihi keşif Burton için sadece bir tesadüf değil, aynı zamanda Givenchy’nin özüne dönme çağrısıydı. Burton’ın yorumuyla ortaya çıkan koleksiyon, Givenchy kadınının hem güçlü hem de samimi yanını öne çıkarıyor. Maskülen yapılar, dişil zarafetle dengeleniyor; jilet gibi görünen paltolar ve belden oturan takım elbiseler dikkat çekiyor. Kabarık etek formları, ince dantel detaylar ve zarif çiçek işlemeleri koleksiyona romantik bir dokunuş katıyor. Zarafeti yeniden tanımlayan bu ilk koleksiyon, geçmiş ve bugün arasında kusursuz bir bağ kuruyor.