Aslı BARIŞ
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 17, 2019 08:00
Semin Emran, yedi yıldır mankenlik yapıyor. Lakabı: Türk Barbie. Kaz Dağları için Instagram hesabında bir kare paylaştı, aralarında Doutzen Kroes, Anja Rubik gibi Victoria’s Secret meleklerinin olduğu özel bir gruba dahil edildi. O artık ‘Model Mafia’ üyesi, aktivist bir manken! Peki Semin ve diğer aktivist modeller çevre için neler yapacaklar?
Semin Emran, uluslararası işler de yapan, Bursalı bir model. 28 yaşında. 2012’de Barbie’ye dönüştüğü bir çekimle tanındı ve kariyerinde ilerledi. Oyunculuk ve sunuculuk yaptı. Buraya kadar alıştığımız, bildiğimiz bir hikâye...
Ancak geçen hafta yaptığı bir paylaşım işin rengini değiştirdi. O artık bir ‘mafya’ üyesi. Ama panik yok, çünkü bu mafya bildiğiniz gibi değil. Bu bir iyilik, güzellik mafyası. Üyeleri, çevre ve toplumsal olaylarda fark yaratmaya çalışan, birbiriyle dayanışma halinde olan ‘aktivist’ top modeller... Onlar, dünyaca ünlü yüzlerce mankenden oluşan ‘Model Mafia’.
Bu özel topluluğun içyüzünü, yeni üyeleri Semin Emran anlatsın: “Model Mafia aktivizme ve sosyal etkiye odaklanan kapalı bir topluluk. Özelliği, sadece modellerin katılabiliyor olması. Sektörle ilgili bilgi alışverişi yapıp, dayanışma içinde olmak için iki yıl önce kurulmuş. Kurucuları Cameron Russell ve Aine Rose Campbell. Sadece onlar grupta kaç kişi olduğunu biliyor. Ama yüzlerce model olduğu biliniyor. Başvuruyorsunuz; sizinle ilgili araştırma yapıyorlar. Eğer kriterlere uygun olursanız özel yazışmaların olduğu bir mail grubuna dahil oluyorsunuz. Pek çok Victoria’s Secret üyesi bu gruba üye; aramızdaki yazışmalarda Anja Rubik ve Doutzen Kroes’in mail’lerini gördüm mesela...”
Neyin mücadelesini veriyorsun?
Modelin bu topluluğa katılması ise, Kaz Dağları’nda yaşananlar üzerine olmuş: “Uluslararası çalışan bir model olarak, tabii ki Model Mafia’dan haberdardım. Ve yaşananlar karşısında ne yapabilirim diye kafa yordum. Bu topluluk içinde yer almak istediğimi söyleyen bir mail attım. Nasıl işler yaptığımı, ne için mücadele ettiğimi sordular. Ben de Kaz Dağları’ndaki yaşananları anlattım. Bunun sadece Türkiye’yi ilgilendiren bir durum olmadığını, bir dünya mirası olduğunu söyledim. Kaz Dağları dünyanın en iyi ikinci oksijen kalitesine sahip olduğunu yazdım. ‘Burası bir dünya mirası, sesimizi duyurmalıyız’ dedim. Cevap, ‘Model Mafia’ya hoş geldin’ oldu. Üzerine Instagram hesabımda koyduğum bir paylaşımı yaydılar. Kaz Dağları’nda yaşananlar içinde Instagram hesabımdan bir paylaşım yapmıştım. Ekip, Instagram hesabında ‘Model aktivist Semin Emran Türkiye’deki 195 bin ağacın kesilmesiyle doğacak çevresel zararlar ve maden şirketine karşı protesto konusunda farkındalık yaratıyor’ diye yazarak paylaştı.”
Birlikte güçlüyüz!Peki bundan sonra ne olacak? “Model Mafia’nın derdi, siyaset yapmak değil. Daha ziyade farkındalık yaratmak. ‘Birlikte güçlüyüz’ diyorlar. Şimdiye kadar en çok ses getiren protestosu ‘MeToo’ paylaşımları oldu. Birçok model sosyal medyada moda endüstrisindeki cinsel taciz olaylarını paylaştı. İklim değişikliği ve çevre konusunda da ses getiren işleri var. Son olarak okyanuslardaki plastik atıkların oluşturduğu kirliliğe dikkat çekmek için kampanyalar yaptılar. Konu ağaçlar olunca, tabii bu durum ilgilerini çekti. Hemen “nasıl katkıda bulunabiliriz” diye yazışmalar başlandı. Ve bir karar verdik.”
Verilen karar, bir protesto gösterisi değil. Daha ziyade karşıt hamle: Fidan dikmek. Şöyle anlatıyor Semin Emran: “Şöyle bir söz vardır: ‘Savaşa karşı yürümem ama barış için yürürüm.’ Bir şeye karşı protesto yürüyüşü yapınca, bazen karşı tarafın hamlelerine önem katıyorsunuz. Ve böyle olaylarda işin içine siyaset karıştırılıyor ve olay çok yanlış yerlere çekiliyor. Bizim derdimiz siyaset değil. Doğanın katledilmesini önlemek. Bu yüzden fidan dikelim dedik. Ekip, benim süreci takip etmemi istedi. Uygun zamanda fidan dikmeye başlayacağız.”
Doutzen de fidan dikecek mi?Fidan dikme hareketinin zamanını ve katılımcıları konuşuyoruz. Hangi modeller elinde kazma fidan dikecek? Doutzen Kroes’i Kaz Dağları’nda görebilecek miyiz? Emran, henüz planlama aşamasında olduklarını anlatıyor: “Model arkadaşlarımı davet edeceğim. Tabii şu an kim gelir, kim gelmez bilemiyorum. Ama ilk etapta bölgeye daha çok sanatçı ve modelin gitmesini istiyoruz. Derdimizi iyi ifade etmek istiyoruz, yanlış anlaşılma endişemiz var. Çanakkale’de bazı derneklerle görüştüm. Bazı sanatçılarla işbirliği halinde olduklarından bahsettiler. Ama farkındalık yaratmak için daha çok sanatçının ve modelin konuyla ilgilenmesi şart. Umarım insanlar bu isimlerin ve bizim katkılarımızla konu hakkında daha da bilinçlenir ve bu ağaç katliamları son bulur.”
Her şey Billur Kalkavan’ın beni keşfetmesiyle başladı*Bursa’da doğdum, büyüdüm. Halen de Bursa’da yaşıyorum. Annem hemşire, babam emekli sınıf öğretmeni. Benden üç yaş büyük bir de ağabeyim var. Hayvanları ve doğayı seven bir aileyiz, doğa bilincinin küçük yaşta ailem tarafından verildiğini düşünüyorum.
* Modellik kariyerime 2012’de başladım. Beni keşfeden isim, Billur Kalkavan. Bursa’da gönüllü olarak katıldığım bir defilede Billur Kalkavan programın sunuculuğunu yapıyordu. Beni çok beğendiğini söyledi. Ardından aynı şovun sahipleri benimle tekrar çalışmayı önerdi, her şey böyle başladı.
* Küçüklüğümden beri Barbie’ye benzetilirim. Modelliğe başladığım ilk zamanlarda da bu Barbie benzetmesi sürdü. Bir reklam kampanyasında da beni Barbie gibi çektiler, o çekimden sonra ‘Türk Barbie’ olarak anılmaya başlandım.
*Yurtiçinde ve yurtdışında birçok defileye ve kampanya çekimlerine katıldım. Oyunculuk ve sunuculuk da yaptım. Ama modellik kariyerimin en keyifli dönemini geçtiğimiz yıl Bangkok’ta yaşadığım. Burada ELLE Magazine, Cleo Magazine gibi dünyaca ünlü dergilerle çalışma şansını buldum. Ayrıca ‘Swarovski & Morgan De Toi lingerie’ ortak defilesinde yürüyen ilk Türk model oldum. Sonbahar döneminde de bir aksilik olmazsa İtalya’ya gideceğim. Ajansım oradaki bir ajansla görüştü, şimdi onay sürecindeyiz. Büyük bir ihtimalle 2 ay Milano’da çalışacağım.