Güncelleme Tarihi:
Tayfun Çebi ve İrfan Sayar’ın hazırladığı, endüstriyel bir dokusu olan, heybetli sahne tasarımının içinde açılıyor oyun. Burası, bir vakitler parlak bir bilim adamıyken ekonomik kriz neticesinde debdebeli hayatını taksi şoförlüğüyle değiştiren; en nihayetinde kendisini yeraltı dünyasında bulan ‘Doc’ın işyeri ve evi. ‘Doc’ burada ‘Şef’in talimatlarıyla, kendi bulduğu yöntemle cesetleri çözeltip sıvıya dönüştürüyor. Bu pis ve kârlı işin içinde savcıdan belediye başkanına yok yok…
Dürrenmatt çok zekice bir oyun kurgulamış; düzen eleştirisi yaparken didaktikliğin kıyısına uğramayıp hem eğlenceli ve şaşırtmacalı olabilen hem de çarkların nasıl döndüğünü titizlikle anlatmayı başaran bir iş...
Taylan’ın yorumunun seyircinin merakını ayakta tutacak, etkileyici yabancılaştırma detayları da var; ritmi hantallaştıran, gerçekten şaşırtması gerekirken bunu tam da yapamayan yönleri de. Oyunculuklar arasında sahne sahne iyice belirginleşen bir enerji farkı vardı, izlediğim gösterimde. Karakterlerin kendi öykülerini, ana sahneden kopup spot ışık altında seyirciye anlattıkları bölümler misal, rejiye hareket katma potansiyeli taşırken çoğu kez kopuk duruyordu. Oyun esnasında beni aşağı çeken bu pürüzlerin istisnasının (üvey amca Jack rolündeki) Arif Pişkin’in enerjik oyunculuğu olduğunu, ‘Doc’u canlandıran Tansu Biçer’in her zaman yukarıda seyreden çıtasından ödün vermediğini ve ‘Cop’ (polis) Görkem Şarkan’ın da son sahnesinde yükselişe geçtiğini not etmeli.
‘Uyarca’ her dönemde izlenilesi bir oyun. DasDas’ın yorumunun –izlerken keşke kendisi de güçlü oyunculuğuyla oyunun parçası olsaymış diye geçirdiğim- yönetmenin birkaç dokunuşuyla daha akılda kalıcı bir forma dönüşeceğine şüphe yok.
UYARCA (5 üzerinden 3 yıldız)
Yazan: Friedrich Dürrenmatt
Yöneten: Ahmet Mümtaz Taylan
Oyuncular: Tansu Biçer, Mehmet Ali Nuroğlu, Arif Pişkin, Kanbolat Görkem Arslan, Zamire Zeynep Kasapoğlu, Serhan Onat, Armağan Döşlüoğlu, Kudsal Döşlüoğlu.
Süre: 135 dk.
Bilet Fiyatı: Öğrenci 40.50, Tam 50.50 TL.
Ne zaman&Nerede? 12 Ocak Cuma 20.30’da DasDas’ta.
AYŞE SELEN’İN HİKÂYELERİ HEP BİZİMLE…
2017’nin son günlerinde tiyatromuzun biricik isimlerinden birine, Ayşe Selen’e büyük bir üzüntüyle veda ettik. Oyunlarına, hikâyelerine, o hikâyeleri anlatış biçimine, zarafetine, çalışkanlığına, mütevazılığına yolumuzun kesiştiği günden beri hayrandım. Ayşe Selen hem yetişkinler hem de çocuklar için müthiş masallar yaratabilen, akılda kalıcı oyunlar kurabilen ender insanlardandı. Şu tuhaf dünyamızda sahici, tatlı, içten, enerji dolu, iyi, iyi, çok iyi kalabilen insanlardandı. Çok iyi bir tiyatrocuydu. Çok zarif ve becerikli bir kadındı. Güzel hayatında değdiği insanlardan biri olduğum için çok şanslıymışım. Çevirileri ve oyunları başta olmak üzere elinin değdiği her şeyle; bize dokunmaya devam edecek. Yol ve oyun arkadaşı Şehsuvar Aktaş’a sonsuz sabır dilerim.