Güncelleme Tarihi:
BİR KADIN, BİR ERKEK VE OLASILIKLAR...
OLSA OLMALI OLABİLİR/TİYATRO BeReZe
Seneler önce izlediğimde naif komedisi ve maharetli ama iddiasını bağırmayan hikâye anlatıcılığı diliyle tadını damağımda bırakmıştı bu oyun. İşlerinde ekip kimliğini her seferinde hissettiren BeReZe’nin klasiklerinden desek yeridir. ‘Oyun’un kendisine dair bir oyun bu. Bir kadın ve bir erkek farklı karakterlere bürünerek, zamanın kendisini eğip bükerek, farklı olasılıklar arasından anlar yaşıyorlar. ‘Olsa Olmalı Olabilir’x David Ives’ın ‘Sure Thing’ (Ne Demek) ve ‘English Made Simple’ (Basitleştirilmiş Konuşma Dersleri) ile Elif Temuçin’in, Ives’ın bu iki oyunu üzerinden yazdığı ‘Öyle Olsun’ adlı oyunlarından oluşuyor. 2009’da ilk defa bu oyunda izlediğim Elif Temuçin ve Erkan Uyanıksoy, ikisi de ayrı ayrı çok doğal komedi auralarına sahip oyuncular. Sonraki işlerinde defalarca tanık olduğum üzere... Kadın-erkek ilişkilerini farklı olasılıklarıyla araştıran ve beklemediğiniz yerlerden sizi yakalayarak güldürecek bir oyun. Bu akşam 21.00’de Alan Pa’da.
SHAKESPEARE’İN ÜNLÜ HİKÂYESİ MENEMEN TAVASINDA
MACBETH MUTFAKTA/KADRO PA
İhanet bir yemek olsaydı nasıl olurdu? Bu ‘intikam’ gibi ‘soğuk yeneninden’ değil, gözümüzün önünde bir tavada tıkır tıkır pişen leziz bir menemen; bir ihanet, bir hırs, bir iktidar savaşı yemeği! Kan, ter, gözyaşı ve çığlıklar... Hepsi bir mutfak tezgâhında domateslerin, biberlerin, yumurtanın arasında; bıçakların, tuzluk-biberliğin, maşanın eşliğinde birbirine karışıyor. Simge Günsan pek iyi bildiğimiz bir Shakespeare hikâyesini pek de bilmediğimiz bir usulle anlatıyor. Oyuncu, Macbeth’i menemen pişirirken, mizahı tonunu geniş tutarak ve mutfak objeleriyle menemen malzemelerini kullanarak canlandırıyor. Bol güldüren bir obje tiyatrosu örneği Günsan’ın uyarlayıp sahneye (tezgâha) taşıdığı. ‘Cinayetlere’ ekmek banmak isteyen seyircinin finalde menemeni tatması serbest... 20 Temmuz Perşembe, 21.00’de Alan Pa’da.
BU KEZ KUKLA İNSANI ‘OYNATIYOR’
NAİF BEY VE YAVERİ/NAİF BEY KUMPANYASI
Kendi halinde bir çorap, ‘eşi’ çoraplıktan sıkılıp da istifa ettiğinde bir başına kalınca ne yapar? Üstelik ‘eşya mahkemesi’nce tek başına çoraplık yapamayacağına hükmedilmiş, atık eşya arasına sürgün edilmiştir... Oyunda tanışacağınız ‘Naif Bey’, kolay kolay pes edecek bir çorap değildir. Ve yeni hayat yolculuğuna pek utangaç bir ‘stand-up’çı adayı olan Gökhan’ın hocası olarak devam etmeye karar verir. Bir kuklanın ‘insan oynatıcısı’ olarak karşımıza çıkacağı bu müthiş eğlenceli anlatı, çorabın geçmiş hayatından pek çok eşya arasındaki ev içi hiyerarşik ilişkiye uzanan farklı bir komedi hattı kuruyor. Keşfedeceğinize memnun olacağınız Gökhan Yılmazer’in tasarımı ve uygulamasıyla... 23 Temmuz Pazar, 21.00’de Alan Pa’da.
KISA KISA
İŞİNİN EHLİ İSİMLERDEN ATÖLYELER
Animus Tiyatro; tiyatro meraklılarını, öğrencileri ve öğrenci adaylarını, her biri kendi alanının iddialı ve çalışkan isimleriyle buluşturacağı bir festival hazırlığında. ‘Short Fest’ adlı 13 günlük bir ‘yolcululuk’ bu. Ceren Ercan (yazarlık), Yelda Baskın (yönetmenlik), Hilal Polat (dekor ve kostüm tasarımı), Uğur Kanbay (oyunculuk), Sedef Ayter (ışık tasarımı) ve Burçak Çöllü (müzik tasarımı) altışar gün sürecek atölyeler düzenleyecek. Yazarlık atölyesi katılımcılarının kaleme alacağı kısa oyunlar, yine katılımcılardan oluşacak ekipler tarafından sahneye hazırlanacak. Prova sürecinin ardından ‘Kısa Oyunlar’ Par Sahne’de seyirciyle buluşacak. CV ve motivasyon mektuplarıyla yapılacak başvurular başladı, kontenjan sınırlı. 7 Ağustos’ta başlayacak Short Fest hakkında detaylı bilgi için adres: info@sahnepar.com