Güncelleme Tarihi:
Doğa yazarımız Yücel Sönmez, geçen hafta Hürriyet Pazar’a hazırladığı eko-anksiyete haberinde ‘Ne olacak bu gezegenin hali’ kaygısının hemen hemen herkeste baş gösterdiğini, bu kaygı bozukluğuyla mücadele etmenin çok da kolay olmadığını anlattı. Bu kaygıya çare yine doğada. Akademisyen ve psikolog Dr. Gizem Sürenkök doğada vakit geçirmenin tansiyonun düşmesinden iyilik halimizin artmasına, hatta stresli anlarda verdiğimiz tepkilerin azalmasına kadar pek çok olumlu sonucu olduğunu söylüyor.
“Ekolojik kaygılarla mücadele etmenin en iyi yolu, bu duygunun arttığı dönemlerde kendimize biraz zaman vermek. Sosyal medyadan, kötü haberlerden uzaklaşmak lazım” diyen Sürenkök ekliyor: “Bunları üst üste koyduğumuzda doğada olmak çok faydalı. ‘Anda kalmak’ dediğimiz şey, kaygıyla başa çıkmada en önemli aşamalardan biri. Doğa, anda kalmamızı sağlıyor. Doğada olduğumuzda bunu otomatik olarak yapıyoruz. Ayrıca doğanın ve yaşamın gücüne tanıklık etmek kendimizin de iyileşme yönündeki gücümüzü hissetmemize neden olur.”
Biz de doğanın iyileştirme gücüne sığındık, kaotik şehir hayatından kaçıp günübirlik de olsa doğaya karışabileceğimiz yerlere bakalım istedik. 6 Hürriyet Seyahat gezginine 6 farklı şehirden kaçış noktaları sorduk. Buyurun, Türkiye’nin dört bir yanından doğada ve anda kalabileceğiniz bazı yerler...
BİR YANDA MAĞARA, BİR YANDA ŞELALE
Bahar Gündoğdu-Tokat
Tokat, doğal güzellikleriyle doğaseverleri şaşırtan bir şehir. Mağaradan göle, şelaleye ne ararsam bulduğum bir yer. Son gidişimizde Kaz Gölü’ne uğradım. Çok çeşitli kuşlara ev sahipliği yapan gölde balıkları ve kaplumbağaları izlemek harika. Oradan, yakınlardaki Ballıca Mağarası’na geçtik. İçindeki çeşit çeşit galerilerde gezmek müthiş bir duygu. Ballıca Mağarası’ndan çıkıp Ocaklar Şelalesi’ne gidebilirsiniz… Burası bir mesire yeri; ücretli kamp veya günübirlik piknik yapabilirsiniz, şelalenin buz gibi sularında serinleyebilirsiniz.
HEM YEŞİLE HEM MAVİYE DOYUN
Nurgül Büyükkalay - Antalya
Kızılçamların arasına adeta kendini gizlemiş Korsan Koyu, Antalya’nın hem doğaya hem denize doyacağınız eşsiz köşelerinden biri. Koya giden yolda bir tarafınız çam ağaçları, diğer tarafınız alabildiğine Akdeniz... Burada tüm yıl kamp kurabileceğiniz Sülo Palas Camping, Furkan Camping, Karaöz Camping, Korsan Camping gibi işletmeler var. Korsan Koyu ayrıca dünyanın en iyi yürüyüş rotalarından olan tarihi Likya Yolu üzerinde. Koyun burnundaki Gelidonya Feneri, Türkiye kıyılarının en yüksek feneri (227 metre) olma özelliğine sahip. Buradan nefes kesici Beş Adalar ve Adrasan Suluada manzarasını izleyebilirsiniz. Hemen yakınlardaki Ulupınar da muhteşem bir yer. Derenin üzerindeki ahşap köşklerde kiremitte alabalık yemeden dönmeyin.
UZAK YA DA YAKIN, SİZE KALMIŞ
Nalan Mir Sözeri - İstanbul
İstanbul çevresinde elbette doğaya kucak açılacak birçok yer var. Ben size bir uzak, bir de şehrin göbeğinden iki öneri vermek istiyorum. İğneada’daki Longosphere Glamping İstanbul’da kaçış için ilk tercihim. Macera parkı, dağ bisikleti, orman yürüyüşleri, kano… Ormanda bol oksijen soluyarak yaptığım yürüyüşlerle gerçekten dinlendiğimi hissediyorum. Eğer konaklarsanız burada gecenin sessizliğini hissetmek ve yıldızları seyretmek de harika.
Şehrin içinde kolayca gidilebilecek noktaysa Kemerburgaz’daki İstanbul Kent Ormanı. Trafik yoğun değilse Nişantaşı’ndan bile arabayla 20 dakikada gidilebilen ormanda birbirinden farklı özelliklerdeki bitkilerin arasında yürüyüş yapmak büyük ayrıcalık. Ben bisiklet kiralayarak doğanın tadını çıkarıyorum. Orman içinde dilerseniz çadırla, dilerseniz karavanla kamp yapabilirsiniz. Futbol sahası, uçurtma atölyesi, el sanatları satış noktası gibi olanakları da var.
MARMARİS-DATÇA KIYILARI
Melih Uslu - Muğla
Benim ilk önerim, Marmaris’le Datça kıyılarında bir rota izlemek. Marmaris’ten yola çıkıp önce Kaleiçi’nde Endülüs Bahçeleri’ni gezebilirsiniz. Ardından rıhtımdan Datça güzergâhına ilerleyebilirsiniz. Yolda güzel pideciler var, Mavi Pide en ünlüsü. Sonraki nokta Bördübet dünya güzeli bir yer, Amazon gibi derin ormanların içinde kuş sesleri dinleyerek ilerliyorsunuz. Club Amazon Bördübet gibi mekânlarda glamping yapabilirsiniz. Datça merkezde kıyıda yürüyebilirsiniz. Eski Datça’da begonvillerin sarmaladığı evler arasında gezinmek çok keyifli. Gelmişken Knidos’ta günbatımını izleyebilirsiniz. Büyülü Burun da Datça Yarımadası’nda, kamp yapabileceğiniz eşsiz bir yer. Muğla’da önerebileceğim en güzel milli parklardan biriyse buz gibi sularıyla ünlü Saklıkent Kanyonu. Burada fıstıkçamları, kızılçam, kestane, okaliptüs, harnup, ıhlamur ağaçları, anıtsal sedirler, sincap, şahin gibi hayvanlar, hatta Akdeniz bukalemunları görebilirsiniz.
DÖRT MEVSİM GÖRÜLEBİLİR
Burcu Gürtürk Kadak - İzmir
Türkiye’nin ilk yavaş şehri (slow city) Seferihisar, İzmir’in en güzel kaçış noktalarından biri. Ovacık’taki Noni’s House’da, bahçeden koparılan ürünlerle hazırlanan bir kahvaltı yapabilirsiniz. Teos Park Cafe de kahvaltı için diğer seçenek. “Sandalyemi, termosta çayımı alıp kendimle kalayım” derseniz, Teos Orman İçi Dinlenme Yeri’ne de gidebilirsiniz. Burada kır gazinosu ve piknik masaları da var. Tek gecelik bir kamp kaçamağı için Mona Glamping’i öneririm. Tesis, plajlara 4-5 km’lik mesafede... İzmir’den Yamanlar Dağı’na doğru giderek ulaşabileceğiniz Karagöl Tabiat Parkı ise dört mevsim görülebilecek doğal güzelliklerden biri. Günlük cüzi bir ücret ödeyerek kamp için ayrılan alanlarda çadırınızı kurabilir; doğayla baş başa kalmanın keyfini çıkarabilirsiniz.
DOĞAYI BOZKIRDA YAŞAMAK
Ferdi Akarsu - Konya
Geniş bozkırları, Tuz Gölü gibi çok sayıda sulak alanı ve bu alanlar arasında elmas gibi ışıldayan ormanlarıyla Konya doğaya kaçmak isteyenlerin
mutlaka gitmesi gereken yerlerden… Karapınar’daki Karacadağ, Beyşehir Gölü yolu üzerindeki Akyokuş Tabiat Parkı ve Konya Kent Ormanı hem bozkır hem de orman ekosistemlerini birlikte bulabileceğiniz noktalar. Bir film stüdyosundaymış hissiyle bu manzarayı izlerken tam ortasında meşe ağaçlarıyla bezenmiş bir dağ ve orman, sizi başka bir dünyaya götürüyor. Bu alanda meşe ormanlarını; bozkırda özgürce dolaşan gelengi gibi memeli hayvanları; nesli tehlike altında olan küçük akbaba gibi kuş türlerini ve sadece bu bölgede olan endemik bozkır bitkilerini görebilirsiniz.
KAMPA NASIL HAZIRLANILIR?
Erol Geygel, Kamptrek Doğa Sporları Grubu’nun rehberi
- Kamp bölgesini gitmeden önce araştırın. Kamp malzemeleriniz hava şartlarına uygun olmalı. Gideceğiniz yeri yakınlarınıza bildirin.
-Çadırınızı kampa gitmeden önce kurarak kontrol edin. Çadır ve uyku tulumunuzun hava şartlarına uygun olmasına dikkat edin.
- Yanınıza alacağınız temel malzemeler: Çadır, mat, uyku tulumu, kamp mutfağı malzemeleri, el feneri, çakmak, harita, çöp poşeti, mevsime uygun giysiler.
- Özel bir kampa gidiyorsanız hangi hizmetleri verdiklerini öğrenin.
NELERE DİKKAT ETMELİ?
Süleyman Şahin, Ulusal Kamp ve Karavan Federasyonu Üyesi
- Şöyle bir yanılgı var: Ateşsiz kamp olmaz. Aksine ateşle doğa bir arada olamaz. Özellikle yaz aylarında yerler, yapraklar kuruyken hiçbir şartta ateş yakılmamalı.
-Ses ve ışığın da bir kirlilik olduğu unutulmamalı. Doğal ortamda yüksek sesle dinlenen müzik yaban hayvanlarını korkutur, hatta yuvalarını terk etmelerine bile sebep olabilir.
- Kamp su yataklarına, yaban hayvanlarının su içme ve beslenme noktalarına yakın kurulmamalı.
- Kamp yaparken doğaya gıda maddesi de dahil hiçbir şey bırakılmamalı.
- Bırakılan bir gıda yaban hayvanlarının sindirim sistemine zarar verebilir.
- Doğadan hiçbir şey (dekoratif amaçlı kütükler, dallar vs.) alınmamalı.