Güncelleme Tarihi:
İstanbul’da kültür ve sanatın kalbi pandemi sonrası yeniden Beyoğlu’nda atmaya başladı. AKM’nin açılışı, Beyoğlu Kültür Yolu Festivali ve Galataport’un faaliyete geçmesi bölgeyi hareketlendirdi. Şu sıralarsa Piyalepaşa’da açılan yeni galeriler ve komşusu Dolapdere’deki mevcut galerilerin yeni sergileri gündemde... Biz de bu hattı deneyimlemek için yollara düştük.
İlk durağımız Piyalepaşa’ydı. 500 yıllık tarihi semt, özel sektör tarafından gerçekleştirilen kentsel dönüşüm projesi Piyalepaşa İstanbul’la farklı bir çehreye kavuştu. Lüks konutlar, otel ve yeme-içme mekânları... Projenin kültür-sanat ayağı da ihmal edilmemiş, Piyalepaşa İstanbul’un davetiyle şehrin dört önemli galerisi yeni mekânlarını burada açmaya karar verdi. MERKUR Gallery ve artSümer geçen günlerde 200 metrekarelik yeni mekânlarında sanatseverleri kabul etmeye başladı. Yıl sonuna kadar da Zilberman Gallery ve Pi Artworks burada olacak.
‘YOLU YÜRÜMEK ZOR OLDU’
artSümer, yeni yerinde ilk olarak Basim Magdy’nin kişisel sergisi ‘Kırık Ses Dalgaları Havuzundaki Bir Nokta’ya ev sahipliği yapıyor. Sanatçının polaroid fotoğraflarının ve ilk defa gösterilen yağlıboya resimlerinin yer alacağı sergi 23 Ocak’a kadar devam edecek.
MERKUR Gallery’deyse Beral Madra küratörlüğünde açılan ‘Bilgi İmgeleri’ sergisi İstanbul’da 1980’lerden beri gelişen çağdaş görsel sanatın şehrin belleğine kattığı değere odaklanıyor. Ahmet Öktem, Emre Zeytinoğlu, Fatih Aydoğdu, Gonca Sezer, Mehmet Güleryüz gibi değerli isimlerin üretimlerinin bulunduğu sergi 22 Aralık’a kadar sürecek.
Zilberman Gallery, 26 Aralık’ta ‘Zilberman Selected’ sergisiyle yeni mekânında olacak. 19 Şubat’a kadar sürecek sergide Omar Barquet, Didem Erk, Itamar Gov ve Fatoş İrwen’in eserleri olacak.
Pi Artworks’ün planı da aynı tarihlerde Piyalepaşa İstanbul’da olmak. Galeri, ressam Kemal Seyhan’ın yeni işlerinden oluşan sergiyle açılacak. Bu dört galerinin yerleri de birbirine çok yakın. Ziyaretçiler arada kahve molası vererek tüm sergileri aynı gün gezebilecek.
Ancak Piyalepaşa’daki galerilerle Dolapdere’dekilerin arasında yaklaşık 1 kilometrelik bir mesafe var. Kısa bir yol gibi görünse de yolu yürümenin zevkli olduğunu söylemek çok zor. Zira otobanın kenarından ilerliyorsunuz. Bir yanınızdan sürekli araçlar geçiyor; diğer yanınızdaysa benzinci, otomobil lastiği satan dükkânlar, devam eden inşaatlar var.
BİR KÜLTÜR MERKEZİ GİBİ
Dolapdere’de ilk olarak 11 yıl önce açılan ve 18 bin metrekarelik alana kurulu Arter’in kapısından giriyoruz ve Candeğer Furtun’un retrospektifini geziyoruz. 17 Nisan’da sona erecek sergide sanatçının 100’den fazla yapıtı var.
Dirimart 2016’dan bu yana Dolapdere’de. Şu sıralar galerinin isim babası ressam ve şair Komet’in sergisine ev sahipliği yapıyor. 80 yaşındaki sanatçının iki yıldır üzerinde çalıştığı yapıtlarının olduğu sergi
12 Aralık’a kadar açık.
Pilevneli Dolapdere 2017’de açıldı. Şimdilerde Defne Tesal’ın ‘Tereddüt’ ve İngiliz sanatçı Richard Wilson’ın ‘Mekânı Başkalaştırmak’ sergileri devam ediyor.
Caddenin karşısında Tunca Galeri ve Evliyagil Dolapdere var. Beral Madra küratörlüğündeki ‘5 Sanatçı & 5 Video, Kapsamlı Bir Video Sergisi’, Evliyagil Dolapdere’de ziyaretçilerini bekliyor.
AYNI SOKAKTA FARKLI DÜNYALAR
Bir dönem tamircisi, boyacısı, kaportacısıyla otomobil esnafının ağırlıkta olduğu Dolapdere son yıllarda değişiyor, gelişiyor. Açılan otellerin ve sanat galerilerinin bunda etkisi büyük. Gerçi yıldan yıla artan kiralar yüzünden birçok galeri buraya gelmekten vazgeçse de var olanlar faaliyetleriyle Dolapdere’nin önemli bir sanat durağı olmasını sağlıyor. Ama hâlâ çevrenize göz gezdirdiğinizde bir ‘arada kalmışlık’ hissi yaşıyorsunuz. Bir tarafta modern mimarileriyle dikkat çeken oteller, rezidanslar, müze ve galeriler, caddenin diğer tarafında vitrin mankenlerinin satıldığı orta halli dükkânlar, hurdacılar, tamirciler…
Caddenin hemen paralel sokaklarındaysa birbirlerine dayanarak ayakta kalmayı başarmış gibi duran evler dikkat çekiyor. Metin Kaçan’ın eseri ‘Ağır Roman’ın geçtiği sokaklar zorlu hayatlara kucak açmaya devam ediyor. Semtin yeni sakinleri değişimden memnun. İki yıldır burada oturan 27 yaşındaki oto galerici Emre Balaban hafta sonları kahve içip köpeğini gezdirdiğini, sanat galerilerini ziyaret ettiğini anlatıyor.
BÖLGEDEKİ LEZZET DURAKLARI
Dolapdere’de mola vermek için Arter’de Divan’ın işlettiği bistroyu tercih ettik. Dikkatimizi çeken diğer bir mekân Art İst Büfe’ydi. Tostta iddialılar. Yakınlardaki Tarihi Kasımpaşa Börekçisi tavsiyemiz. The Local Grill, yerel Antakya mutfağının lezzetlerini sunuyor. Piyalepaşa İstanbul’da Happy Moon’s ve Fırın Sanatı’nın şubesi var. Saudade Burger de hamburger, pizza sevenlerin tercihi.