Güncelleme Tarihi:
Sanat dünyası pandemide zorlu bir dönem geçirdi. Sergiler ertelendi, sanat fuarları iptal edildi. Kısıtlamalar yüzünden sanatçılar seyahat edemez hale geldi. O günleri yavaş yavaş geride bırakıyoruz. Sergiler açılıyor, fuarlar belli koşullar altında gerçekleşiyor.
İstanbul’un çağdaş sanat gündeminde önemli bir yere sahip olan Artweeks@Akaretler de geçen hafta beşinci kez kapılarını ziyaretçilerine açtı. Sanatseverleri, koleksiyonerleri, yerli ve yabancı sanatçıların eserleriyle buluşturan etkinliğe bu yıl 15 galeri katılıyor. Akaretler Sıraevler’deki belli binalarda 19 Eylül’e kadar sürecek etkinliğe giriş ücretsiz.
‘ÇİVİ İZLERİ GÖRMEK BİLE GÜZEL’
Sanat eleştirmeni Ayşegül Sönmez
“Pandemiden sonra sosyalleşmeye ve fiziksel deneyime çok ihtiyacımız vardı. Ben sanatın deneyim yerinin çevrimiçi olmadığını hep söylüyorum zaten. Bunu çok sakıncalı buluyorum. Çünkü biz 1960’lardan bu yana çok büyük mücadeleler verdik. ‘Malzeme mesajdır, içeriği belirler. Hepsi beraber çalışır’ dedik. Şimdi çevrimiçi deneyim bir ‘Trendyol alışverişi’ne döndü. Siteye, küçük beden, 38 numara gibi kolaj, tuval, akrilik yazıyorsunuz... Artweeks’te gerçek bir sokakta yürümek, birbirine bitişik gerçek mekânlarda olmak, duvarlarda geçmiş sergilerden çivi izleri görmek bile güzel.”
Etkinlikte Yıldız Holding’in çağdaş sanat koleksiyonundan bir seçki de var. Nejad Devrim, Mehmet Güleryüz, Erol Akyavaş, Kemal Önsoy, Memo Akten, Selma Gürbüz ve Burhan Doğançay gibi birçok ismin eserlerinin yer aldığı ‘Rasat’ sergisinin küratörü Erk: “Geniş bir zamana yayılmış çok büyük bir koleksiyondan bahsediyoruz. 20’nci yüzyılın başında yapılmış işler de var, günümüzden işler de... ‘Rasat’ temasını belirlerken her şeyi ince eleyip sık dokumam gerekiyordu. Koleksiyonun çağdaş sanat tarafına odaklanmaya çalıştık ama bu fikrin arkasında şu var: Bir tarafta günümüzü anlamak, bir tarafta da bunu karşılaştırmalı okumayla yapabilmek. Yani ‘Çağdaş sanat var ama bunun öncesinde ne var? Neyi neyle ilişkilendiriyoruz’ gibi… İşlerin birbiriyle nasıl konuştuğunu, birbirine nasıl tesadüf ettiğini, bizde neler uyandırdığını göstermek istedim.”
Picasso (‘Rasat’ sergisi)
Yıldız Holding Çağdaş Sanat Koleksiyonu seçkisinde Picasso’nun ‘Picador Dans L’arene’ adlı eseri de var. Sinan Eren Erk “Bir Picasso eserini müze dışında canlı görebilmek büyük bir şans” diyor.
Sanatçı, basit bir dille büyük cümleler kurabilmesiyle tanınıyor. Irkçılık, insan hakları gibi konuları ince bir mizah anlayışıyla irdeliyor. Sergide ‘Mountains Trees Rivers’ adlı eserini görebilirsiniz.
Erdoğan Zümrütoğlu (Pilevneli Gallery)
Erdoğan Zümrütoğlu’nun ‘Tarih Meleği’ adlı eseri Pilevneli’de sergileniyor. Ayşegül Sönmez eser için “Bugüne dipnot düşebilecek bir eser” değerlendirmesini yapıyor.
Antonio Cosentino (Zilberman Gallery)
Çalışmalarında yaşadığı şehrin görsel kültüründen imgelere yer veren sanatçının iki eserini galeriye ayrılan bölümde görebilirsiniz. Bu eserler ‘Kasap Cemal’ ve ‘Ferâre’...
Şenol Yorozlu (Sanatatak)
Yapıtları Sanatatak’a ayrılan bölümde... Ayşegül Sönmez, Yorozlu’yu ve ‘Kiss for Peace’ adlı eserini şöyle anlatıyor: “Tuvalde, Irak’a giren Amerikan askerlerinin postallarının izlerini görüyoruz. Yorozlu, çok katmanlı bir sanatçı. Sürekli bir vakanivüs gibi tarihi izler, gazete kupürleriyle çalışır.”
Güneş Terkol (Krank Art Gallery)
Dinlediği hikâyelerden, dikiş parçaları, eskizler ve bestelerden ilham alan Terkol’un yapıtlarının kahramanları çoğunlukla kadınlar...