İpek Kuşçu : Doğanın döngüsüne uyum sağlayarak daha sağlıklı olabiliriz

Doğru fermentasyon uygulamalarını ve probiyotik beslenmeyi yaygınlaştırmak için Instagram’da yaptığı canlı yayınlarla,  ‘Gerçek  Probiyotik Beslenme’ ve ‘Abur Cubura En Güzel Alternatifler’ adlı kitaplarıyla biliniyor yemek yazarı İpek Kuşçu...
Kuşçu, ‘Şifalı Dönüşümler’ adlı son kitabında “Sağlıklı beslenmenin olmazsa olmazı sebze ve meyve tüketimi ama bu ürünlerin mevsiminde tüketilmesi daha da önemli” vurgusu yapıyor. Onunla, şekerde bekletilen turp turşusu, vegan peynir, muz gazozu ve acı pestil gibi farklı tariflerin olduğu kitabını konuştuk, bu ay tezgâhlarda bulabileceğimiz taze ürünlerle neler yapabileceğimizi öğrendik.

Kitapta “Hangi sebze ve meyvenin hangi aya rengini verdiğini biliyor musunuz” diye soruyorsunuz. Ne demek bu?

Dikkat ederseniz, pazar tezgâhları ve market reyonları her ay farklı renklere bürünüyor. Ekimde kök sebzeler çıkar, kırmızı pancar öyle çoğalır ki o ay tezgâhlarda görmemeniz imkânsızdır. Kasımda her yer turuncudur çünkü narenciye mevsimidir; bu ürünlere beslenmemizde daha fazla yer verirsek soğuk algınlığı gibi mevsimsel hastalıklara karşı da daha güçlü oluruz. Aralığın rengi beyazdır, kar yağışıyla birlikte sebzeler de beyaza bürünür; lahananın, karnabaharın, kerevizin mevsimi gelmiştir... İçinde bulunduğumuz haziransa yeşilin en yoğun olduğu aylardan biridir.

Mevsime göre sebze ve meyve tüketerek şifa bulabilir miyiz?

Tabii ki... Yaz aylarında karpuz ve salatalık gibi çok su içeren ürünler, artan su ihtiyacımızı karşılar. Kışın zorlu hava koşullarına dayanıklı kök sebzelerin çoğalmasıysa bizi soğuğa karşı güçlü tutar. İşte bu, doğanın döngüsü... Biz bu döngüye uyum sağlayarak daha sağlıklı olabiliriz.

Mevsimsel meyve-sebze tüketmek sağlıklı. Peki, bunu daha da sağlıklı hale getirmek mümkün mü? Kitabınızın adında söz ettiğiniz ‘şifalı dönüşüm’le bunu mu kastediyorsunuz?

Evet, son yüzyıla kadar katkı ve rafine gıdalar olmadan beslenilmiş, o ayın sebze ve meyveleri tüketilmiş. Geçmişteki gibi sade bir beslenme düzenine dönmeliyiz. Kitabımda doğanın döngüsüne uyumlanmayı ele aldım, her ayın sebze ve meyveleriyle hazırlanmış farklı tarifleri bu sebze ve meyvelerin faydasını arttıran tekniklerle buluşturdum.

Salgın döneminde beslenme konusu eskisinden daha fazla gündemde... Bağışıklık sistemimizi korumak için neler tüketmeli?

Probiyotik ve fermente gıdalar bağırsak floramızdaki faydalı bakterileri arttıran ve bizi güçlü tutan gıdalar. Bu besinlere soframızda ağırlık vermemiz bağışıklık sistemimizi güçlendirecektir. Son 10 yılımı fermentasyon tekniklerini öğrenerek ve uygulayarak geçirdim. Evdeki erzak dolabım probiyotikten yana giderek zenginleşti. Bağırsak florasını ne kadar onarırsak o kadar sağlıklı olacağımızı artık
hepimiz biliyoruz.

MUZ GAZOZU

NE LAZIM?

* 2 adet yerli muz

* 1 Türk kahvesi fincanı kadar kefir (Ev yoğurdu suyu veya turşu suyu da olabilir)

* 1.5 litre su

* 1 tatlı kaşığı vegan şeker (Hindistan cevizi şekeri veya bal da olabilir)

* 1/2 çay kaşığı iri tuz

* 2 litrelik kavanoz

* Su, şeker ve tuzu bir tencereye alın. Şeker ve tuz eriyene dek kısık ateşte karıştırıp soğutun.

* Muzu dilimleyip kavanoza aktarın. Kefir, ev yoğurdu veya turşu suyundan ilave edip karıştırın. Kavanozun ağzını streç filmle kapatın. Serin ve ışık almayan yerde 5 gün bekletin, sonra süzün. Buzdolabında muhafaza edin, 1 hafta içinde tüketin.

PROBİYOTİK KAYISILI MILKSHAKE

NE LAZIM?

* 500 gram olgun kayısı

* 1 su bardağı kefir (süt ürünü kullanmıyorsanız bitkisel süt)

* 2-3 yemek kaşığı bal

* Kayısıları yıkayın. Çekirdeklerini ayıklayın ve blender’dan geçirin.

* Üzerine kefiri ve balı ilave edin.

* Buzdolabında 1-2 saat bekletip servis edin.

HIZLI BUZDOLABI TURŞUSU

NE LAZIM?

* 2 kabak

* 2 kırmızı soğan

* 20-25 börülce

* 40 gr iri tuz

* 400 ml sirke

* 400 ml su

* 200 gr ‘ksilitol şeker’ (Bu bir doğal tatlandırıcı ama yoksa Hindistan cevizi şekeri de olur)

* 25 gr taze zerdeçal

* 1 tatlı kaşığı toz zerdeçal

* 3 diş sarımsak

* Bir tencereye suyu, şekeri ve tuzu koyun, karıştırarak şekerin erimesini sağlayın. Ayrı bir tencereye sirke, zerdeçal ve sarımsağı koyup ısıtın. Su ve sirkeli karışımları bir kapta buluşturun.

* Karışım ılıyınca  börülce, halka halka doğranmış soğan ve kabakların üzerine dökün, karıştırın. Serin yerde 1 gün bekletin. Ertesi gün kavanoza aktarın ve buzdolabına kaldırın.