Hislerin cinsiyeti yok!

Güncelleme Tarihi:

Hislerin cinsiyeti yok
Oluşturulma Tarihi: Mart 09, 2019 08:30

“Başkalarının sözlerine uyup seçimler yaparak başarısız olmaktansa kendi seçimlerimi yapıp başarısız olmayı tercih ettim” diyen Pınar Toprak, Marvel Stüdyoları’nın şu an gösterimde olan yeni filmi ‘Captain Marvel’ın müziklerini besteledi. Marvel filmlerindeki ilk Türk ve ilk kadın besteci. Ve şu an sadece yolun başında!

Haberin Devamı

Marvel Stüdyoları’nın yeni şaheseri Captain Marvel, kadınlara bir övgü gibi. “Kızlar yapamaz” düşüncesini bir yumrukla ya da yumruğa gerek olmadan, kadın zekası ve zarifliği ile kıran bir film. Captain Marvel karakterine hayat veren Brie Larson, belli ki küçük kızların idolü olacak artık. Ama idol olacak olan tek kişi o değil. Filmin bizim için en heyecan verici yanı jenerikte ‘Music by Pınar Toprak’ yazısını görmek! Telefonda konuştuğumuz Pınar Toprak’ın hikâyesini kendi ağzından dinleyince, gerçek bir süper kadın olduğuna inanabilirsiniz! Şimdi heyecanla 25 Nisan’da vizyona girecek ‘Avengers: Endgame’ filmini beklemeye başladık. Bakalım orada da Pınar’ın adı olacak mı...
Film sana ilk geldiğinde bu kadar büyük çapta bir iş için hazır mıydın?
- Hazırdım çünkü senelerdir çalışıyordum. Çocukluğumdan beri hayalimdi. Ama o rüya gerçekleştiğinde inanamadım. İşe alındıktan sonraki ilk üç hafta kimseye söyleyemedim.
Kendine çok net hedefler koymuşsun ve hepsini tek tek başarıyorsun. Sırrın ne?
-Vazgeçmemek! Hiçbir zaman B planım yoktu. Türkiye’deyken bunun zor olacağını söyleyen çok kişi vardı. O dönem film müzikleri de şimdiki gibi değildi. 90’ların ortasında İstanbul’da bir kadın olarak “Amerika’ya gideceğim, Hollywood’da film müzikleri yapacağım” dediğimde “Tabii tabii” diyorlardı. Ama gerçekten kalbimde B planı yoktu, kalbimi mutlu eden tek şey film müzikleri yapmaktı. Hâlâ öyle. Berklee’de eğitime ilk başladığımda piyano bölümündeydim çünkü herkes “Piyano eğitimi alırsan daha fazla iş fırsatı olur” diyordu. Finansal olarak durumum çok iyi değildi. Oraya kadar gitmiştim ve eğitimimin de boşa gitmesini istemiyordum. Tam ‘Mısır Prensi’ filminin çıktığı dönemdi. Müziklerini Hans Zimmer yapmıştı. Zaten ona karşı büyük bir hayranlığım vardı. O filmin müziklerini dinlemek bende bir şeyleri ateşledi, ertesi sabah piyano bölümünü bırakıp film müzikleri bölümüne geçtim. Başkalarının sözlerine uyup seçimler yaparak başarısız olmaktansa kendi seçimlerimi yapıp başarısız olmayı tercih ettim. Sonuçları ne olursa olsun hazırdım ama hiç pes etmedim.

Hislerin cinsiyeti yok

Berklee’de eğitimine ilk başladığın zaman İngilizcen çok yeterli değilmiş...
- Amerika’ya 1997’de taşındığımda 17 yaşındaydım ve evet, İngilizcem çok çok azdı. Abim o dönem Chicago’da yaşıyordu, onun yanında yaşayıp İngilizce öğrendim. Lise ve üniversite arasında 1 sene ara verip Chicago’da bir caz okuluna gittim. O dönem İngilizce konuşamıyordum, şimdi doğru dürüst Türkçe konuşamıyorum!
Ailende başka müzisyenler var mı?
- 8 Mart’ta babamın vefatının 10. yıldönümüydü. Babam benim her şeyimdi. Konservatuvar sınavlarına girmeme destek olan, en baştan bana inanan babamdı. Kendisi de kemancıydı ama hayat araya girdiği için müziği arka plana atmıştı. Annem de geç yaşlarda başlamış olsa da şu an ut çalıyor ve derneklerde konserler veriyor.
Umuyorum ki bu film, dünyanın her yerindeki küçük Pınar’lara ilham verir
İlk Türk besteci olarak anılman ve bir kadın olarak bunu başarman muazzam ama günün birinde sence kadın besteci/erkek besteci gibi ayrımlar biter mi?
- Bitecek! Umuyorum ki bu film, dünyanın her yerindeki küçük Pınar’lara ilham verir, bunun ulaşılabilir bir rüya olduğuna inandırır. Özellikle sanatta hislerin cinsiyeti yok. Amacım, dünyanın her yanındaki kız çocuklarının adımı gördüklerinde “Ben de böyle olabilirim” demesi için ilham vermek. Küçükken örnek alabileceğim bu seviyede kadın besteciler yoktu. Çok önemli ve çok yetenekli kadın besteciler vardı ama bu derece büyük işlerde görünmüyorlardı. Yeni jenerasyonun bu film sayesinde cesaretleneceğini ve kendi hayallerini gerçekleştirebileceklerini umuyorum.
Filmde Jude Law “Bu oyun küçük kızlar için değil” diyor. Sana bu tarz cinsiyetçi yaklaşanlar oldu mu?
- Oldu ama gerçekten bu tip şeylere hiç enerji harcamadım çünkü çok gereksiz bir zaman ve enerji kaybı. Çünkü ne yaparsak yapalım mutlaka birileri olumsuz şeyler söyleyecek. “Kadınsın, Türksün, şusun, busun...” diyen illa çıkacak. Yapabileceğim tek şey kendi doğrumla yaşamak ve hem müzik hem insanlık için elimden gelen ne varsa yapmak.
Yeni projeler var mı?
- Şu an ‘Krypton’ dizisinin ikinci sezonu ile uğraşıyorum. Henüz açıklayamayacağım çok heyecanlı projeler de var.
Captain Marvel’ın devamı gelecek mi?
-Kim bilir?

Haberin Devamı



ÇOCUĞUNUZLA ARKADAŞ DEĞİL ANNE-BABA OLUN

 



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!