Güncelleme Tarihi:
İki yıldır bir çocuk kitaplığı kurmak için çalışan Modalılar, muhtar Zeynep Ayman’ın öncülüğünde ve yazar Hafize Çınar Güner’in danışmanlığında bu hayallerine kavuştular. Önce 2-4, 4-6, 7+, 8+, 9+, 10+ yaş olmak üzere çocuklar için altı farklı kitap listesi hazırlandı. Sonra bağışlanan eserlerden gerekli görülenler okundu ve uygun bulunanlar kütüphaneye eklendi. Kitaplığın amacı kitap toplamak değil, nitelikli bir kitaplığı işler hale getirmek. Bu yüzden herkes dilediği yayınları bağışlayabiliyor ancak kitaplar özenle seçiliyor. Her kitap arşive eklenmiyor.
Nasıl üye olunuyor?
Üye olmak isteyenler birçok farklı yayınevinin yer aldığı listeden belirledikleri iki kitabı satın alarak kitaplığa götürüyorlar. Böylece üyelikleri başlamış oluyor. Kitap ödünç alanlardan ücret talep edilmiyor ama üye olabilmek için Kadıköy’ün güzide semti Moda’da işiniz, okulunuz veya ikametgâhınız olması gerekiyor. Tabii dileyen herkes girip kitap okuyabiliyor veya düzenlenen bir etkinlik varsa buna katılabiliyor. Kitaplar bir aylık süreyle, bir defada maksimum iki kitap olmak üzere ödünç alınabiliyor.
Kitaplık alanı olarak seçilen Kadıköy Belediyesi Moda Gönüllü Evi’nde yazar-çizer buluşmaları, ebeveyn sohbetleri, okuma atölyeleri, kitap kulübü buluşmaları gibi etkinlikler düzenleniyor. Her mahalleye bir kitaplığın kurulabileceği fikrini yaymak, yardımlaşarak bunun mümkün olduğunu göstermek istiyorlar. Yazar Hafize Güner kitaplıkla ilgili şunları söylüyor: “Madem bizim yaşadığımız yerde bir çocuk kitaplığı yok o halde biz kurarız diye düşündük. Edebiyat evimize kadar girebilen, bize yeni dünyaların kapılarını aralayan, başka hiçbir araca
ihtiyaç duymaksızın kendimizi geliştirmemize yardımcı olan bir sanat. Üye olmak isteyenlerin kitap alacağı listeyi belirlerken tek kriterimiz ‘iyi kitap’ olmasıydı.”
‘Okuma kültürü önemli’
Pek çok yayınevinden çağdaş bir seçki oluşturduklarını belirten Güner, uygun kitabı seçmenin dışında çocuğa kitap okuma kültürü kazandırabilmenin de çok önemli olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Ülkemizde çocukların geleceği düşünülürken daha çok akademik başarıya odaklanılıyor. Yaratıcılık, hayal gücü ve entelektüel gelişim göz ardı ediliyor. Çocuk büyüyüp okul çağına gelince okuma alışkanlığını kazandırmak adına zaman kaybedilmiş oluyor. Sonra da edebiyat bir eğitim aracı olarak görülüyor. Biz sanatçıların bireysel çabaları bu noktada çok önemli.”