Oyuncu Emre Kıvılcım bilinmeyenlerini anlattı: Veda Mektubu değil veda mesajı yazdım!

Güncelleme Tarihi:

Oyuncu Emre Kıvılcım bilinmeyenlerini anlattı: Veda Mektubu değil veda mesajı yazdım
Oluşturulma Tarihi: Nisan 15, 2023 07:00

Kimya mühendisliği yaparken bir yandan oyunculuk eğitimi aldı. İlk filminin setine, işyerinden yıllık izin kullanarak gitti. “Oyunculuk için verdiğim mücadeleyi kendim biliyorum. Ama hiçbir zaman pes etmedim” diyor. Sonra birbirini takip eden işleriyle şöhreti ülke sınırlarını aştı. Şimdi Kanal D’de yayımlanan ‘Veda Mektubu’yla karşımızda. Emre Kıvılcım’la buluştuk, hikâyesini, hayatını, tanınır olmakla ilgili yaşadıklarını konuştuk. Kıvılcım ahlaksız teklifler aldığını söylüyor: “En masumu evlenme teklifi, öyle söyleyeyim.”

Haberin Devamı

Emre Kıvılcım ‘Veda Mektubu’nda canlandırdığı Mehmet karakterine benziyor; “Ben de olgunumdur, sakin bir hayatım var, planlı yaşamayı severim” diyor. Ama bunların yanında oldukça kibar, sıcak, güler yüzlü ve heyecanlı biri. Kendisi “Benim için aslolan
performans” dese de yeteneğinin yanı sıra ekranın aradığı esmerlik, düzgün fizik gibi kriterleri de tam anlamıyla karşılıyor. Başlıyoruz onu yakından tanımaya...

Fotoğraflar: Muhsİn Akgün/MASTÜDYO

Seni magazinde pek görmedik ama çok hayranın var. Endonezya’da bile bir markanın yüzü olmuşsun...

İlk oynadığım ‘Elif’ dizisi yaklaşık 45 ülkeye satıldı. Başarılı bir şekilde 3 sene sürdü. Gösterildiği ülkeler içinde, Endonezya’da çok öne çıktı. Gidene kadar ben de bu kadar yankı uyandıracağını düşünmemiştim ama orada bir izdihamla karşılaştım. Endonezya’nın bende ayrı bir yeri var.

Haberin Devamı

Sence dizilerimizin yurtdışında bu kadar sevilme sebebi ne?

Daha hayattan konular işleniyor ve kültürümüz insanların dikkatini çekiyor. Kendilerinden çok şey buluyorlar bence. Türkiye gerçekten sektörel olarak dünyada yeri olan bir ülke.

Oyuncu Emre Kıvılcım bilinmeyenlerini anlattı: Veda Mektubu değil veda mesajı yazdım

İş konusunda hassasımdır

Kadın izleyiciler sana bayılıyor. Sen jön müsün?

Jön ne demek?

Yakışıklı erkek başrol oyuncusu diye tabir edebiliriz...

Klasik olacak belki ama sadece tamamen fiziksel özellikleriyle var olan bir başrol oyuncusu olmak istemem. Bazı karakter oyuncuları o kadar iyi performans sergiliyor ki başrollerden daha çok yankı uyandırabiliyorlar.
O yüzden aslolan benim için her zaman performans. Umarım hep kendini geliştirebilen bir oyuncu olurum.

Sence kariyerinin ne kadarı yetenek, ne kadarı dış görünüş?

Oyunculuk mesleği de hayatın kendisi gibi. Yaşamımızda hangi özelliklerimiz ne kadar etkiliyse sektörde de onların öne çıktığını görüyoruz. Tabii söz her zaman seyircinin.

Şimdi seni Kanal D’de yayımlanan ‘Veda Mektubu’nda, Mehmet karakterinde izliyoruz. Mehmet mantık adamı. Sana ne kadar benziyor?

Haberin Devamı

Mehmet olgun, planlı yaşamayı seven, hayatına çok duygusal değil, mantıksal kararlar vererek devam eden, işkolik bir karakter. Ayrıca sevdiği insan için her şeyden vazgeçmeyi göze alabilecek ve yeri geldiğinde onu kendinden bile koruyacak biri. Yapımcımızla konuştuğumda Mehmet’e kendimi çok benzettiğimi söylemiştim. Oynadıkça örtüşen noktalar buldum.

Ne gibi özellikleri sana benziyor?

Ben de olgunumdur, sakin bir hayatım var, planlı yaşamayı severim. İş konusunda çok hassasımdır, onun dışındaki mevzularda aşırı duygusal davranan biri olmadığımı düşünüyorum. Sevdiğim kişinin mutluluğu benim de her zaman önceliğim olmuştur. Ama dizide Mehmet’in hayatı planladığı gibi gitmiyor ve duyguların öne çıkmasıyla anı yaşamaya, kendini plansız bir şekilde zamanın akışına bırakmaya başlıyor. 

Haberin Devamı

Aşkın için sen de böyle mücadele eder misin?

Tabii ederim, Malatyalıyız (gülüyor).

Hiç öyle bir aşk yaşadın mı?

Çok mücadele etmem gereken durum olmadı. Zamana bırakınca ilerledi. Tabii karşındakinin mutluluğu için bazen çabalaman gerekiyor. Âşık oldum ama kimsenin peşinden koşmadım.

Peşinden koşacağın birisini istiyor musun hayatta?

Şu anda hayatımda biri var zaten, o yüzden hayır.

Veda mesajı yazdım

Canlandırdığın karakter aşkı uğruna ailesini karşısına alıyor. Sen bu kadar cesur olabilir misin?

Mehmet aslında ailesine rest çekip gidemiyor da. Sanırım ailemi karşıma almam ama sevgimden de vazgeçmem. İkisini ortak bir noktada buluşturmak için mücadele ederdim.

Haberin Devamı

Hiç ailenin karşı çıktığı bir ilişkin oldu mu?

Yok, zaten ailemin genelde geç haberi olur. Annem genelde her şeyi bilir.En son babam duyar olayları. Ciddiye binince ona söylerim.

Dizinin odağında bir veda mektubu var. Böyle bir ayrılık yaşadın mı?

Ben veda mektubu değil de veda mesajı yazdım. Uzun süreli ilişkilerim oldu. Ayrılınca “Hadi görüşürüz” deyip gitmiyorsun. Karşılıklı bir açıklama gerekiyor. Bunu ayrıldıktan sonra yapacaksan arayarak olmuyor, mesaj yoluyla yapıyorsun. Benim de uzun uzun açıklamaların yazıldığı mesajlarım olmuştur.

Oyuncu Emre Kıvılcım bilinmeyenlerini anlattı: Veda Mektubu değil veda mesajı yazdım

 Kıskançlık biraz var

Bir süredir oyuncu Yulduz Rajabova ile birliktesiniz. İsmi telaffuz etmek zor olmuyor mu?

Haberin Devamı

Özbekistanlı, adı da Özbekçede yıldız anlamına geliyor. O yüzden ben de Yıldız diyorum.

Bir dizi setinde başladı ilişkiniz değil mi?

Evet, şimdiki projeden önce Türkiye-Özbekistan ortak yapımı, Celalettin Harzemşah’ın hayatını anlatan bir iş çektik. Oradaki partnerimdi.

İlk görüşte aşk mıydı?

Tabii ki ilk görüşte etkileşim vardı. Dizi çekimleri için Türkiye’ye gelmişti. Pandemi başladı ve 7-8 ay burada kaldı. O dönemde birbirimizi tanıdıkça serüvenimiz başladı.

Romantik misindir?

Çok romantik değil ama komiğim. Şakalaşmayı severim, sevgilimle hem arkadaş hem sevgili olurum. Birbirimizin ihtiyacı neyse onu karşılarız yani.

Yulduz Hanım Özbekistan’da yaşıyor. Mesafenin aşka etkisi ne oluyor?

Zor bir süreç. Ama sevince bunların üstesinden geliyorsun. O yüzden zamanı geldiğinde yaşanabilecek durumlara kucak açmış bir şekilde bekliyorsun.

İkiniz de oyuncusunuz. Ama arada kültür farkı da var. Kıskançlıklar yaşanıyor mu? Mesela ilk bölümde senin baklavaları falan gördük...

Kıskançlık biraz var (gülüyor).  Özbekistan’da dizilerde öpüşme sahneleri ya da üstsüz sahneler yok. Onun da çok alışık olmadığı bir sistem. Aslında alışma aşamasında şu an. Şaka bir yana, Yulduz da oyuncu olduğu için buraları kolay aşıyoruz.

İlk adımı hep kadınlar attı

Hep yakışıklı ve ilgi gören biri miydin?

Ben yakışıklı mıyım? Teşekkür ederim. Üniversitede dikkat çekiyordum sanırım. Şimdi aklıma geldi de bazen arkadaşlarım arkamdan yürürlerdi; “Bilerek senin arkanda yürüyoruz, bizi ancak öyle fark ederler” falan diyorlardı (gülüyor). O zamanlar çok da farkında değildim yani bunun. Oyunculuğa da yakışıklı olduğum için başlamadım tabii.

Çapkın ya da flörtöz bir tarafın var mı?

Flörtöz değilim, çapkın hiç değilim. Zaten flörtöz olmak için fazla düzümdür. Hayatımda kimse olmasa da birisinden etkilensem bile utanıp hiç konuşamadığım yıllarım oldu. Örneğin lisedeyken birini sevmiştim. Hiç konuşamadan geçti, bitti.

Aa, gerçekten mi?

Evet, maalesef 3-4 sene boyunca hiç konuşmamıştık, ben çok utangaç olduğum için. Sonraki ilişkilerimde de genelde ilk adımı hep kadınlar attı.

Bu kadar utangaç biri için zor bir meslek seçmişsin...

Kamera olmadığı zaman, dışarıda bir fotoğraf çekimi yapılıyorken bile biraz çekiniyorum aslında. Ama kamera, ekip, set olunca evimde gibi hissediyorum kendimi ve rahatlıyorum. Bu şekilde utangaçlığımı da aşıyorum.

Sosyal medyada çok takipçin var. Ahlaksız teklifler geliyor mu?

Geliyor tabii.

1’den 10’a kadar derecelendirsen. Ne seviyede?

8-9’lar (gülüyor).

Neler geliyor?

En masumu evlenme teklifi, öyle söyleyeyim yani.

Sosyal medyadan biriyle tanışıp birlikte olur musun?

Yok.

Oyuncu Emre Kıvılcım bilinmeyenlerini anlattı: Veda Mektubu değil veda mesajı yazdım

Nurgül Yeşilçay, Rabia Soytürk (üstte, sağda), Selim Bayraktar ve Bennu Yıldırımlar’ın rol aldığı ‘Veda Mektubu’ pazartesi 20.00’de Kanal D’de.

Yıllık iznimi alıp sete çıktım

Malatyalısın... Ailen orada mı? Yaşanan deprem felaketi sizi nasıl etkiledi?

Ailem İstanbul’da oturuyor, 10 yaşımdayken taşındık Malatya’dan İstanbul’a. Ailemin bir kısmı hâlâ Malatya’da. Depremden dolayı biz de çok zor bir süreç yaşadık. Bir kaybımız olmadı ama aileden kimse evine giremiyor hâlâ. Psikolojik açıdan büyük sıkıntı atlattılar, evleri ağır hasarlı olanlar da var.

Çok geçmiş olsun. Peki anne-baba mesleği neydi?

Babam emekli, annem ev hanımı. Üç kardeşiz. İkiz kardeşim var. Avustralya, Sidney’de yaşıyor. O da erkek.

Benziyor mu sana?

Çift yumurta ikiziyiz. Fiziksel olarak benzemiyoruz ama ses tonu, hareketler, mimikler aynı.

İkizlerde birinin canı acıdığında diğeri de hisseder falan derler. Öyle mi gerçekten?

Yok, o tek yumurta ikizlerinde ama ikiz olmak farklı gerçekten. Normal kardeş gibi değil. Adeta onun için yaşıyorsun, her başarında ona nasıl faydalı olabilirim diye düşünüyorsun. Çok acayip.

Aslında kimya mühendisisin. Oyunculuk nereden çıktı?

Üniversite yıllarında başladım. Sonra mesleğimi yaparken oyunculuk eğitimi aldım. Yani menajersiz girdim bu işe.

İşyerinde yıllık izin kullanıp ilk filminde oynamaya gitmişsin. Doğru mu?

Evet, gerçekten öyle oldu. Benim çalışmadan oyunculuk kovalayabilecek durumum yoktu. Hayatıma devam etmek için para kazanmam gerekiyordu. Her gün işten çıkardım, akşam Cihangir’e kursa giderdim. O şekilde devam ederken bir gün film teklifi geldi. Yıllık iznimi alıp ilk kez sete çıktım.

Şirkettekilerin haberi var mıydı filmde oynayacağından?

Onlara “Malatya’ya gidiyorum” dedim. Film yayımlandığında da şirketten ayrılmıştım. Hemen ardından yeni bir proje geldi. Ben en dipten, tek başıma başladım. O yüzden yaptığım her iş benim için anlamlı ve hayatımda bir yere sahip oldu.

İş güvenliği uzmanlığı üzerine de yüksek lisans yapmışsın ardından. Ama hepsini bırakıp oyunculuğu seçmişsin. Ailen ne tepki verdi?

Ailelerin yüzde 80’i çocuğunun garanti bir işi olsun istiyor... Çocuklarının iyiliği adına risk alsın istemiyorlar. Ama genelde üniversiteye gittikten sonra tek başına karar vermeye başlıyorsun, hayatın değişiyor. Bana da “Emin misin” dediler. Çünkü oyunculuk büyük bir bilinmezlik, çok acımasız bir sektör gibi görünüyor dışarıdan. Ben rahatsız edici boyutta olaylar yaşamadım.

Hayallerinizden vazgeçmeyin

“Oyunculuk için verdiğim mücadeleyi kendim biliyorum. Sıkıntılar yaşadığım dönemler oldu. Ama hiçbir zaman pes etmedim. Bu mesleğe yeni başlayacak olanlara ‘Hayallerinizden asla vazgeçmeyin, herkesin bir zamanı var, ümitsizliğe kapılmayın’ diyebilirim.”

BAKMADAN GEÇME!