‘Evladım, üşümesin o çocuk!’
Güncelleme Tarihi:
Bizim ülkede annelere, tanıdığı ya da tanımadığı herkes yerli yersiz söz söylemeye ya da soru sormaya bayılıyor niyeyse. Biz de bu hafta bu sözlerin ağızdan çıkıp nerelere vardığını, evladına iyi bakabilmek için dişini tırnağına takmış annelere neler hissettirdiğini konuştuk.
Melis: Gizem, geçen gün başıma ne geldi... Bayram kutlaması için görüntülü aradığımız bir akrabamız çocukları görünce “Ay Melis, bunlar ne kadar kilo almış! Sen güya bilinçli annesin, obez olurlar, yedirme bu kadar” dedi. O günden beri vicdan azabı çekiyorum.
Gizem: Yedirme kızım sen de bu kadar! Bir de o Deniz’in üstü hep ince... Anneleri olarak kesin hasta olsunlar istiyorsun! Şaka bir yana, insan hem sinirleniyor hem ciddiye almaması gerektiğini biliyor hem de bir yandan içinden çıkamadığı bir vicdan azabıyla baş etmeye çalışıyor. Anlıyorum seni.
Melis: ‘Çocukla Hayat’ Instagram hesabımızdan annelere sordum “Size söylenen en saçma sözler nelerdi” diye. Aralarında “Bu çocuk neden kızıl” sorusu vardı, inanamadım!
Gizem: Bir okurumuzun bebeği de 7 aylıkmış, geçmeyen lohusa sendromunun sebebini etrafında ona saçma sapan laflar söyleyen insanların yarattığı gerginlik olarak anlatmış. Herkesin en sık duyduğu, anneyi çileden çıkaran laflar şunlarmış:
“Bu çocuk aç.”
“İyi emdi mi?”
“Çikolata yemeyen çocuk mu olur?”
“Yanında yatırma, alışır.”
“Kucağına alma, alışır.”
“Üşür o çocuk, hasta olur.”
“Azıcık kız gibi giydir.”
“Şimdikiler çocuk mu büyütüyor; bezi, maması her şeyi hazır.”
“Mama sandalyesine çok para vermeyin, nasılsa oturmayacak.”
“Ne zaman kardeş yapacaksın?”
Tanıyan tanımayan herkes bir şey söyleme peşinde... Şu konuya açıklık getirmek isterim ki, yeni doğan çocuk üşümez efendim! Aksine kat kat giydirdikleri için fenalık geçirip ağlıyor.
Melis: Hay ağzını öpeyim. Keşke benim Memo polar battaniye içinde ağlama krizi geçirirken biri de annemle kayınvalidemi buna ikna edebilseydi!
Gizem: Lorin doğduğunda eve gelen bebek hemşiresi, kışın 26 derece olan evimiz için “Burası bebek için çok sıcak, 22 derece ideal, özellikle emzirirken üstünde bir kat zıbın olması yeterli” diyerek soymuştu çocuğu. Tabii annemler hemen “Aa olur mu, kuş kanadından yel kapar o, daha minicik” diye itiraz etti. Hemşire “Yeni doğan bebeklerin nabzı çok yüksek olur. Siz hızlı bir tempoda koştuğunuz zaman üşüyor musunuz” dedi... İçimden “Oh be, evimize bilim ışığında aydınlanma geldi” demiştim. Bütün kış çıplak ayak gezdi Lorin, bugüne kadar da hiç hastalanmadı!
Melis: Bir de direkt anneye yönelik söylemler var; “Doğum kilolarını veremiyorsun galiba” gibi. Zaten psikolog Şükran Başarır diyor ki: “Bebekli ve hamile kadın, kamu malı gibi bizde.”
Gizem: Çok doğru. Ben hamileyken her gören karnıma dokunurdu. Ben “Aay canım” deyip senin memelerine dokunuyor muyum! Herkesin mantıklı-mantıksız çocuk büyütme hakkında bir fikri var.
Melis: Hepsini sordum Şükran Başarır’a, söylediklerini aynen aşağıda iletiyorum... Lütfen bırakın, her anne çocuğuyla bildiği gibi ilişki kursun.
ANNELERİ DAHA FAZLA KAYGILANDIRMAYIN, YATIŞTIRIN
Şükran Başarır, psikolog
- Kaygı-evham bulaşıcıdır. Yeni anne olmuş bir kadının daha fazla kaygıya değil yatıştırılmaya ve desteklenmeye ihtiyacı vardır.
- Yeni bebeği olmuş bir anne bir sorusu varsa zaten istediği kişiye sorar. Aksi takdirde onun alanına o istemeden müdahale etmiş olunur, bu da kimseye iyi gelmez.
- Annenin kaygılarının çeşitli şekillerde bebeğe de geçeceğini düşünerek annelere karşı daha pozitif, sorgulamayan, yargılamayan, destekleyici bir dil kullanmaya özen gösterelim.