Güncelleme Tarihi:
Ünlü şefler böceklerle ilgilenmeye başladı; akademik çalışmalar yapılıyor; besin değerleri dana ve tavuk etiyle karşılaştırılıyor. Zaten dünya üzerinde halihazırda iki milyar insan böcek yiyor. Bizden duymuş olmayın ama siz de yılda bir kilo tüketiyorsunuz. Şimdiden alışın; “neyin tadı neye benziyor” öğrenmek gerek.
Karınca: Dünyanın önde gelen şeflerinden Rene Redzepi’ye göre karıncaların tadı ‘kurutulmuş limon kabuğu’ gibi.
Arı larvası: Tatlı mayonez üretmek için yumurta yerine kullanılabiliyor. Kahvaltıda granolayla beraber de gidiyor. Tayland’da halkın baştacı. Alerjik olabilir, dikkat.
Un kurdu: Bir tavada zeytinyağı ya da tereyağla beraber çevrildiğinde patlamış mısır tadı veriyor. Un kurtları ABD’de marketlerde de bulunuyor. A ve B vitaminleri açısından zengin. BM raporuna katkıda bulunan isimlerden Hollandalı entomolog Arnold van Huis (‘The Insect Cookbook: Food for a Sustainable Planet – Böcek Yemekleri Kitabı: Sürdürülebilir Bir Gezegen için Yiyecek’ isimli kitabı bu sene yayımlandı) “İnsanlara un kurdundan imal edilmiş köfteler yedirdik; ne tattıklarını bilmiyorlardı; böcek yediklerini anlamadıkları gibi normal köfteye de tercih ettiler” diyor.
Çekirge: Meksika’da ‘chapuline’ diye biliniyor. Oaxaca eyaletinde temizlenip; biraz zeytinyağı, sarımsak, limon ve tuz ekleyerek yeniyor (2013’teki ‘böcek yemeye çağıran’ BM Raporu’ndan.) Fermente edilmiş versiyonu güçlü bir balık sosunu andırıyor (güve larvasının tadı da aynı.
Cırcırböceği: Nispeten küçük olanlar, ufak, gevrek, çikolatalı kurabiyelerin içinde tüketilebiliyor.
Agav tırtılı: Meksika’nın birçok bölgesinde popüler. Özellikle yerel içki mezcal’in içinde değerlendiriliyor.
İpekböceği: Yağ ve protein deposu. Kalsiyum, magnezyum ve B vitamini açısından zengin. Yemesi zor, herkese göre değil.
Ağustosböceği: Dünyanın birçok bölgesinde temel besin maddelerinden. Protein açısından dana eti ve tavuktan daha zengin. Bataklık bölgelerde yaşadığından yakalaması da kolay.
Dev su böceği: Neredeyse bütün Güneydoğu Asya’da bu böceklerden çorba yapılıyor. Kremsi orta kısmı çırpılmış yumurta gibi, geriye kalanı süngersi.
Karınca yumurtası: Meksika havyarı olarak da biliniyor. Çoğunlukla taco malzemesi olarak kullanılıyor.
Witchetty: Avustralya’da yaşayan Aborijinler’in favorilerinden. Tadı, çiğken bademe, pişince tavuğa benziyor.
Orakböceği: Bir çeşit ağustosböceği. En az onun kadar besleyici. Koza halindeyken tüketiliyor. Bir dönem bu topraklarda da bolca yenmiş. Aristo’nun sevdiği biliniyor.
Bambu kurdu: Tayland, Burma ve Vietnam civarında yetişiyor. Tadı patates cipsine benziyor.
Termit: Kenya’da çörek ve kraker içinde tüketiliyor.
MEKSİKA'DA BÖCEKLER GELENEKSEL "TACO"YA DA EKLENİYOR
Uzmanların anlattığına göre ağustosböceği ve akreplerin besin değeri birbirine yakın. Ama akrepleri yakalaması zahmetli olduğundan ağustosböceğinin pazarı daha geniş.
Böcekler arasında, onları pek tüketmeyenlerin damağına en yakın olanı un kurdu kabul ediliyor. Köftesinin tadı geleneksele yakın; yeşil soğanla birlikte kişe de katılıyor.
Dünyanın en iyi şefi kabul edilen, Kopenhag’taki NOMA’nın kurucusu (bu sene yeniden dünyanın en iyi restoranı seçildi) Danimarkalı Rene Redzepi böcek mutfağına en yakın duran yıldız şeflerden. Londra’daki bir yemek şovunda ekşi kremayla canlı karınca servis edince gündeme oturmuştu.
Ağustosböcekleriyle, 2 kg yem karşılığında 1 kg protein üretiliyor. Sığırlarda aynı oranda protein için 10 kg yem gerekiyor. Açlık tehlikesine dikkat çeken BM raporunun özellikle üzerinde durduğu konu da bu. Dünyada üretilen tahılı insandan çok, yem niyetine hayvanlar yiyor. BM artan nüfusu da dikkate alarak bu durumun sürdürülebilir olmadığını savunuyor.
Böcek mutfağının bir yararı da atmosfere yaptığı katkı. Geleneksel et üretimine oranla, böceklerdeki sera gazı yüz kat daha düşük.
TÜRKİYE'DE AĞUSTOSBÖCEĞİ VE KARINCA
Böceklerin mutfağa yapacağı olası katkı Türkiye’de pek gündeme gelmiyor. Bu konu üzerine çalışan ender kurumlardan biri Gaziantep Üniversitesi. Üniversitenin mühendislik fakültesi dekanı Mustafa Bayram, kendiliğinden böceklenen gıdaların atılmayıp besin olarak değerlendirilmesi imkânları üzerinde çalıştıklarını anlatıyor: “Bu uzun erimli bir proje ama dünyada bir ilk olacak. Böceklendiği düşünülüp atılan tonlarca gıdanın yeniden kazanılmasını amaçlıyoruz. Bu şekilde değerlenen gıdada karbonhidratın yanı sıra protein de bulunuyor yani daha da besleyici. Türkiye henüz böcek mutfağına hazır değil. Damak sıkıntısının yanında kültürel sorunlar da var. İnsanlar ‘haram mı helal mi’ diye merak ediyor. Bir gün niyet eden olursa Türkiye, karınca, çekirge, ağustosböceği ve bazı ağaç kurtları üretimi açısından verimli olur.”
BİR KİLO BÖCEK YENİYOR
Sürpriz gibi gelebilir ama bugün tükettiğiniz birçok hazır gıda ürününde ve sebze-meyvede belli oranlarda böcek var. Sebebi basit: Böcekler bütün gıdaları düşük oranlarda da olsa istila ediyor. Bu tür böcekler sağlık riski oluşturmuyor. Örneğin ABD Gıda ve İlaç Dairesi FDA’nın bu böcekler için koyduğu sınır estetik sebeplerden (gıdanın içindeki böceğin görülmemesi) kaynaklanıyor. Gelişmiş toplumlarda yaşayan her insanın bu şekilde en az bir kilo böcek tükettiği tahmin ediliyor.