Demet Şener:İkimiz de çok rahat takılabilirdik ama bir aile olmak istedik

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Aralık 14, 2019 08:00

1995’te Türkiye güzeli seçildiğinden beri hayatımızda. Altı ay önce de yaşadığı evlilikle yeniden magazinin gündemine oturdu, “2019 yılı hayatımda yepyeni bir sayfa açtı. Tertemiz, aşk dolu, hayata çok güzel bakan...” diye anlatıyor yaşadıklarını. Neden apar topar evlendiğine konu gelince, “İkimizin de amacı bu olunca daha fazla beklemek istemedik. Çok rahat takılabilirdik, üzerimizde baskı yoktu. Tamamen kendi isteğimizle koşarak evlendik” diyor. Demet Şener şimdi kendi kurduğu, yeni bir kadın giyim markasıyla karşımıza çıkmaya hazır. Onunla buluştuk. Evliliğini, aşkı, yeni hayatını ve yeni markasını konuştuk.

Haberin Devamı

Altı ay önce ani bir kararla evlendiniz. Nasıl gidiyor evlilik?
- 2019 yılı hayatımda yepyeni bir sayfa açtı. Tertemiz, aşk dolu, hayata çok güzel bakan bir yıldı. Tabii bu iki insanın birbirine desteği, aşkı, sevgisi ve saygısıyla olan bir şey. Güzel gidiyor, geçinip gidiyoruz.
◊ Çok âşık mısınız?
- Evet, ikimiz de çok şükür, çok âşık olmadan böyle bir karar veremezdik. Biz gözümüz kapalı, sadece birbirimizle olmak, beraber yaş almak, yaşamak istedik ve bunun için evlilik kararı aldık.
◊ Aşk bir insanı nasıl değiştiriyor?
- İşte bak, karşındayım. Aşk yeniden doğuş gibi. Hayata daha pırıl pırıl, ümitle ve aşkla bakıyorsun.
◊ Hayata aşkla bakmak nasıl oluyor?
- Baktığınız her yer, hava bile güzel geliyor. Cenk benim kendi değerimi fark etmemi sağladı.
İş dışındaki zamanlarda koşarak birbirimize gidiyoruz
◊ Nasıl tanıştınız?
- Bir arkadaşımız vasıtasıyla. Ben Cenk’i tanımıyordum ama o tabii beni tanıyordu. Bir arkadaşımız bizi bir araya getirdi ve ilişkimiz başladı. Her şey çok hızlı gelişti. Kader, kısmet ikimizi buluşturdu.
◊ İlk görüşte aşk mıydı yani?
- Bir kahve içtik ve birbirimizden çok etkilendik. Sonra numaralarımızı aldık, buluşmalarımız devam etti.
◊ İlk adımı kim attı?
- Tabii ki o! Zaten benimle tanışmak istediği için geldi.
◊ Neydi Cenk Bey’de sizi çeken?
- Bir insanı tanıdıkça seversiniz ama aşk bir etkileşim, aura ve çekimdir. Anlatmak pek mümkün değil.
◊ Ona olan aşkınızı en kısa nasıl özetlersiniz?
- Yeniden doğmak gibi... Yeni bir heyecan, güven... Onda bulduğum çok şey var.
◊ Evlenme teklifini nasıl aldınız?
- Oralara girmeyelim.
◊ Peki, o zaman neden apar topar evlendiniz?
- İkimizin de amacı bu olunca daha fazla beklemek istemedik. Bir aile olmak istedik. Cenk beni eve bırakırken gerçekten üzülüyorduk. Birbirimizle nasıl daha fazla zaman geçirebiliriz diye düşünüyorduk ve ömrümüzün geri kalanında da beraber olmak istedik.
◊ Bu kadar hızlı evlenmenizin etrafa gösteriş amaçlı olduğunu söyleyenler oldu. Ne diyorsunuz?
- Evlilik çok ciddi ve saygı duyulması gereken bir müessese. Biri gerçekten sevmişse ve ömür boyu onunla olmak, aile kurmak istiyorsa evleniyor. Yoksa ikimiz de çok rahat takılabilirdik, üzerimizde bir baskı yoktu. Tamamen kendi isteğimizle koşarak evlendik.
◊ Sizi yeni bir evliliğe nasıl ikna etti?
- Kadın hissediyor, bu erkek beni sahiplenip ömür boyu sevecek diye düşünüyorsun. Cenk beni buna inandırdı.

Demet Şener:İkimiz de çok rahat takılabilirdik ama bir aile olmak istedik

Cenk’e en saf halimi açtım,
o da bana öyle
◊ Evlenip yüzükleri taktıktan sonra da aşkın ateşi devam ediyor mu?
- Tabii canım. Bizim evliliğimiz daha çok yeni. Umarım öyle de kalacak. Gerçek aşklar zaten öyle kalıyor. Bir de romantizm, illa mum ışığında yemek yemek değil. Cenk düşünceli bir erkek, sevgisini güzel gösteriyor. İş dışındaki zamanlarda koşarak birbirimize gidiyoruz. Hep birlikte vakit geçiriyoruz.
◊ Fotoğraflarınızda sürekli el elesiniz... Bu kadar ilgi gerçek mi?
- Cenk “ben buradayım, senin yanındayım” diyor ve hepsi çok gerçek.
◊ Birbirinizin telefonuna nasıl kayıtlısınız?
- O benim telefonumda aşkım diye kayıtlı. (Cenk Küpeli sözü devralıyor, “Demet benim telefonumda ‘Karım’ diye kayıtlı, yanında da bir kalp emojisi var” diyor.)
◊ Aranızdaki sekiz yaş fark çok konuşuldu. Bu konuda tereddüt ettiniz mi?
- Hiç öyle biri değilim, öyle bir tereddütle aşk da yaşanmaz zaten. Kendimi çok saf açarım. Cenk’e de en saf halimi açtım, o da bana öyle.
◊ Peki, bu fark sorun yaratıyor mu?
- Hiç sorun değil. Bunları aramızda konuşmuyoruz bile. Dünyada bir sürü örnekleri var.
◊ Çocuklarınız sizinle mi yaşıyor?
- Evet.
◊ Cenk Bey’le araları nasıl?
- İlişkileri çok güzel. Cenk kendini güzel konumlandırdı, çocuklar da onu anladı. Bir aile olarak yedi gün 24 saat aynı evin içindeyiz. Mutlu ve huzurlu olunmasa bu dışarıya yansır.
◊ Yeni bir çocuk istiyor musunuz?
- Kısmet.
◊ Çocuk büyütmek zor. İki çocuk sonrası yine cesaretiniz var mı?
- Ben ona çok âşığım, ne olacak ki? Hiç öyle şeylerden korkmam. Hem üçüncü daha rahat olur. O her şeyi hak eden biri.
◊ Cenk Bey size de bir soru sorayım, siz ne iş yapıyorsunuz?
- Cenk Küpeli: Özel okullarımız, yurtdışında şirketimiz var, inşaat yapıyoruz.
Demet Şener:İkimiz de çok rahat takılabilirdik ama bir aile olmak istedik

Kalıcı, kemikleşmiş tarzımı kadınlarla buluşturacağım
Demet Hanım, kendi markanızı kurma fikri nasıl çıktı?
- 1995’te Türkiye Güzeli seçildim. O dönem yoğun modellik yaptım. Birçok markaya katkı sağladım. Belli bir birikimim oldu. Şimdi de neden benim bir markam olmasın diye düşündüm. Aynı zamanda moda artık çok hızlı tüketiliyor, fast food gibi. Ben kendi, kalıcı, kemikleşmiş, zamansız tarzımı ve stilimi kadınlarla buluşturmak, belli bir kaliteyi, uygun şekilde insanlara sunmak istedim.
◊ Adı ne?
- Patent süreci devam ediyor, o yüzden sürpriz olsun. Ama Türkçe bir isim ve 2020 başlarında çıkacak.
◊ Markanın her şeyinden siz mi sorumlusunuz?
- Üç aydır yedi kişilik bir ekiple çalışıyoruz. Ama tasarımlardan kalıp ve kullanılan kumaşlara kadar her şeyiyle ben ilgileniyorum. Önce internette satılacak sonra alışveriş merkezlerinde... Amacım yurtdışına açılıp bir Türk markasını temsil etmek.
◊ Sizin markanızı diğerlerinden farkı ne?
- Giyenlerin kişiliğinin önüne geçmeyecek, zamansız, bir kadının dolabında olması gereken kıyafetler. ‘Demet’in tarzı. Günümüzde kadınlar hem anne, hem çalışıyor, hem seyahat ediyor, iyi bir eş olmaya çabalıyor, güzel görünmek istiyor. Bütün bu anlarda ihtiyacı karşılayabilecek tasarımlar olacak.
Sektör değişti modeller artık
dizilerde oynuyor
◊ “Hem anne, hem çalışıyor, hem iyi bir eş olmaya çabalıyor” derken kendinizi anlattınız sanki. Böyle yaşamak zor değil mi?
- Tüm bunları saydığımda kendimi de buluyorum. Her şey olmak isteyen ve her şeyi başarıyla yapmak isteyen bir kadınım. İyi bir anne, eş toplumda güzel bir şekilde varolmak istiyorum. Böyle yaşamak eğer hayatınızı doğru planlarsanız tam aksine güzel. Hareket, hareketi getiriyor. İnsan vücudu zihnin oyunlarına o kadar açık ki. O yüzden zihni bu şekilde yönlendirmeli.
◊ 18 yaşından beri hayatımızdasınız. İnsanların gözü önünde büyüdünüz. Hiç böyle bir meslek seçtiğiniz için pişman oldunuz mu?
- Çok severek yaptım. Özellikle modelliği... Seyahat edip dünyayı görmek açısından bir genç kızın yapacağı en güzel mesleklerden. Genç yaşta bir dünya insanı oluyorsunuz. Mesela 19 yaşımda Moğalistan’a çekime gittim. Çin ve Tokyo’da defileye çıktım.
◊ Zorlukları var mıydı?
- Tabii vardı. Setlerden, çekimlerden kendi kişisel bakımıma zaman ayıramadığım oluyordu. O yıllarda günde üç defileye çıkardık.
◊ O dönemin popstarları sizdiniz. Neden şimdi modeller bu kadar popüler değil?
- Sektör değişti. Modeller dizilerde oynamaya başladı. E iki moda haftası yapılıyor, birkaç çekim oluyor. Nasıl para kazanacaklar?
Omurgam
çok esnek
◊ 15 yıldır yoğun bir şekilde yoga da yapıyorsunuz. Yoganın hayatınıza etkileri ne oldu?
- Muazzam. Eğitimlerden geçip hocalık sertifikamı aldım. Hayatta her şey denge. O dengeyi kurabildiğiniz de, kendi içinize dönüp kıymet verdiğinizde mutlu oluyorsunuz. Bana yoga hocam ilk başladığımda “Omurgan ne kadar esnek olursa hayata o kadar esnek bakarsın” demişti.
◊ Şimdi omurganız esnek mi?
- Çoook. Anda olmayı öğrendim.
◊ Ne oluyor anda olunca?
- Hayatla didişmemeyi kavrıyorsun. Hayatı akışına bırakıyorum. Gelen her şeyi güzellikle karşılıyor, bir yandan gardımı alıyorum. Bunu da agresiflikle ve stresle yapmıyorum.

Haberin Devamı

Cenk jilet gibi giyinir

Demet Şener:İkimiz de çok rahat takılabilirdik ama bir aile olmak istedik

* Çok logolu şeyleri sevmiyorum. Ceketler, ipek gömlekler, elbiseler giyiyorum. Takım elbiseler hoşuma gider. Cenk’inki kadar takım elbisem var. Ayakkabı en büyük tutkum. Topuklu ayakkabı dışında, spor ayakkabı ve tayt çılgınlığım var.
* Her yerde boydan boya dolaplarımız var. Kullanmadığımız şeyleri vermeyi seviyoruz. İki sezon giymediğim kıyafetleri mutlaka paylaşıyorum. Yer açıldıkça da yenileri geliyor.
* Cenk’in modayla arası iyi. Jilet gibi giyinir. Bütün gömlekleri özel dikilir. Birlikte alışverişe çıkmayı severiz. Ama ben giydirmiyorum, kendi zevkine göre seçiyor. Çok zevkli giyinip kendine özen gösteriyor. Bu da hoşuma gidiyor.

 



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!