Güncelleme Tarihi:
* Bu ikili nasıl doğdu?
ZAFER ALGÖZ: Film setlerinde Can espri olsun diye hep Cem’e(Yılmaz) muhalefet yapar, başka proje ve fikirler ortaya atar, 30 saniye sonra vazgeçerdi. Cem de bize “Artık kendi filminizi falan yapın, görmek istiyorum” derdi. Ardından Kafa dergisi kuruldu, orada Can’la birlikte ilk yazarlarından olduk. Film setlerinde, senaryo aşamalarında hep beraber çalıştık. Can kitap çıkardı, benim de anılarımı yazmam için cesaret verdi. Bu arada Kafa dergisinin ekibiyle söyleşi ve panellere gitmeye başladık.
* Söyleşilerden mi yola çıktınız?
ZAFER ALGÖZ: Evet. Baktık, iki saat içinde insanlara bir sürü şey anlatıp onları güldürüyoruz. Bunları konsept haline getirmeye karar verdik. Elimizdeki kuvvetli hikâyelerle kendi kafamızda bir çatı kurduk. Şimdi ‘Burda Olan Burda Kalır’ gösterisinde anılarımızı anlatıyoruz. Laf lafı açıyor.
* Turneniz neden sadece Anadolu’da? İstanbul’da neden şov yapmıyorsunuz?
CAN YILMAZ: Biraz daha pişmek istiyoruz. Ayrıca İstanbul’da Cem (Yılmaz), Ozan (Güven), Özkan (Uğur) ve Mazhar (Alanson) izlemeye gelebilir. İzleyici olarak oturanlar bizden daha popüler olursa da keyfimiz kaçar.
* Cem Yılmaz’a rakip olur musunuz?
CAN YILMAZ: Olmaz. Farklı kulvarlardayız. Bir kere biz iki kişiyiz. Yevmiye bölüşüyoruz!
* Yine de sizi kıyaslayanlar olur.
ZAFER ALGÖZ: En büyük handikapımız, Türkiye’de stand-up denince akla Cem Yılmaz’ın gelmesi.Dünyada örneği olmayan bir tarz... Bizim onunla yarışacak halimiz yok ama kendimize göre güvendiğimiz hikâyelerimiz var.
* Peki sizden yeni bir Zeki-Metin çıkar mı?
CAN YILMAZ: Onlar 20’li yaşlarda bu işe başlamış. Biz 50’li yaşlardayız. Kariyer planlaması yapacak, “Gümbür gümbür geliyoruz” diyeceğimiz yaşı geçtik. Yani kimsenin “Eyvah geliyorlar” gibi endişesi olmasın. Tek derdimiz kendi aramızda yaptığımız eğlenceli muhabbetleri insanlarla paylaşmak.
* İmza günleri, setler, ofis şimdi stand-up... Hep birliktesiniz, hiç sıkılmıyor musunuz?
CAN YILMAZ: Bazen sıkılıyoruz ama burada söylemek istemiyorum. Cem’le de (Yılmaz) ilgili bunu soruyorlar. Nasıl sıkılayım, adam benim kardeşim. Birlikte çalışıyoruz, geliyor dükkânına beni görüyor.
* Sizi bir arada gördüğüne sevinenler kadar “Neden hep aynı adamlar birlikte” diye yakınanlar da oluyor...
ZAFER ALGÖZ: E Barcelona da hep aynı kadroyla oynuyor, sadece o gruba takviyeler alıyor. “Biz Barcelona’yız” demiyoruz ama bizim yaptığımız iş de böyle.
* Eleştiriyi seviyor muyuz?
ZAFER ALGÖZ: Bir film yapıyoruz, 12 saniyelik teaser sonrası “Hiç özenilmemiş, kostümler es geçilmiş” diye yorum yapıyorlar. Film çıkınca aynı saldırı devam ediyor. Ne zaman vizyondan çekilip televizyonda gösteriliyor, sosyal medyadan “Abi ne güzel filmmiş” diye mesajlar geliyor.
* Neden böyle?
ZAFER ALGÖZ: Kıskançlıktan. Bizim insanımızda hangi branşta olursa olsun, biri çok başarılıysa onun başarısını geçecek bir şey yapmak yerine tam tersine aşağıya doğru çekme güdüsü var. Çok tuhaf bir duygu.
* Siz birbirinizi eleştirir misiniz?
CAN YILMAZ: Fena! Mesela Cem Yılmaz’ın bir gösterisi öncesi kuliste, benim için “Çin malı Cem Yılmaz” esprisi yaptık. Sonra Cem sahnede bunu söyledi. 15 sene oldu kurtulamadık. Biz güldük geçtik. Bizim haricimizdeki insanlar bu Can’ı sinirlendirir diye düşünüyor.
* Ne kadar yetenekli olsanız da günün sonunda Türkiye’nin en büyük komedyeni abiniz ve kıyaslanıyorsunuz. Zor mudur Cem Yılmaz’ın abisi olmak?
CAN YILMAZ: Ben kitap yazmasam, sahneye çıkmasam, radyo programı yapmasam da bu benim Cem’in abisi olmamı değiştirmez. İmza toplayın, beni attırın o zaman Cem Yılmaz’ın abiliğinden! Kıyaslanma korkusuyla hayat geçmez ki! Ne yapalım?
İyi insanlar azalmadı, gizleniyor
CAN YILMAZ (solda) : Yüzler gülmüyor. Birine “Günaydın” diyorsun cevap vermiyor. Neşe yok. Eskilerde belki birçok şey eksikti ama insanlar güler yüzlüydü. Fırında ekmek kuyruğunda beklerdik ama komşularımızla gülerdik, eğlenirdik. Her türlü yokluğa rağmen şu döngüyü neşeli geçirelim diyen bir kalabalık vardı. Şimdi o heyecanı kaybetmişiz. O insanlara özlem duyuyorum. Azalmadı, gizleniyorlar. Çünkü günümüzde iyi insansan sana “Aptalın teki” diyorlar.