Bu hafta görmeniz gereken beş sergi

Güncelleme Tarihi:

Bu hafta görmeniz gereken beş sergi
Oluşturulma Tarihi: Eylül 29, 2017 10:12

15. İstanbul Bienali’nin de etkisiyle sergi sezonu hızlı başladı. Pek çok galeri, bienal döneminde en güzel sergileriyle izleyici karşısına çıktı. Bu hafta devam edenlerden beşini seçtik.

Haberin Devamı

Günümüz insanına dair

Karaköy’deki yeni mekânına taşınan Sanatorium, açılış sergisinde Kemal Özen’i konuk ediyor. ‘Yapay Cehennemler’ başlıklı sergi, sanatçının tuval üzerine çalıştığı yağlıboya ve akrilik resimlerinin, karakalem desenleriyle birlikte daha önceki sergilerinde görmediğimiz heykel ve yerleştirmelerini bir araya getiriyor. Çalışmalarında, uygarlığın yarattığı yapay cehennemleri görünür kılma çabasına giriştiğini belirten Özer, “Mutlak mutluluğun hiçbir zaman var olmadığı gezegenimizde, trajikomik hale gelen durumları, normalleştirdiğimiz berbat olaylarla harmanlayarak resim aracılığıyla, bir kez daha kendimize, kendimizi hatırlatmaya çalışıyorum. Günümüz insanını, karanlık bir filtreden geçirerek yüzeye yeniden işliyorum’’ diyor. 14 Ekim’e dek sürecek.

Haberin Devamı

Bu hafta görmeniz gereken beş sergi

KEMAL ÖZEN, ‘YAPAY CEHENNEMLER’ / SANATORIUM

Hafızayı harekete geçiren resimler

'Hatırlayışta Tekeşlilik’ sergisinde Gökçen Cabadan, geleneksel resim sunumu ve algısıyla hesaplaşıyor. Kimi zaman Cabadan’ın şahsi çevresinden esin alarak, kimi zamansa buluntu imgelerden yola çıkarak resmedilmiş eserler, sembolist bir gelenekten medet uman örtülü bir dil ile izleyicinin kendi gerçekliğini ve hafızasını harekete geçirmeyi hedefliyor. 7 Ekim’de sona erecek.

Bu hafta görmeniz gereken beş sergi

GÖKÇEN CABADAN, ‘HATIRLAYIŞTA TEKEŞLİLİK’ / ÖKTEM & AYKUT GALERİ

Bienale komşu

Ankara’nın ilk özel çağdaş sanat müzesi Müze Evliyagil, açılış sergisinin ardından ilk kapsamlı sergisine ‘ev’ sahipliği yapıyor. 15. İstanbul Bienali’nin ‘komşu’ etkinliği ‘Ev’, Derya Yücel küratörlüğünde 38 sanatçının ‘koleksiyon dışı’ işlerini bir araya getiriyor. Sergi, aralarında Erdağ Aksel, Yüksel Arslan, Hera Büyüktaşçıyan, İpek Duben, Ahmet Duru, Nezaket Ekici, İnci Furni, Leyla Gediz, Şifa Girinci, Deniz Gül, Hakan Gürsoytrak, Gözde İlkin, Ahmet Doğu İpek, Komet, Nuri Kuzucan, İrfan Önürmen, Ferhat Özgür, Necla Rüzgar, Çağrı Saray, Erinç Seymen, Yaşam Şaşmazer, Cengiz Tekin, Hale Tenger, Canan Tolon, Eşref Üren, Nil Yalter’in de olduğu farklı jenerasyon ve sanatsal pratiğe sahip sanatçıların üretimlerini ev kavramı etrafında yeniden yorumluyor. 4 Şubat’a kadar açık kalacak.

Haberin Devamı

Bu hafta görmeniz gereken beş sergi

‘EV’, MÜZE EVLİYAGİL

İçinden İstanbul geçen sergi

ok renkli, coşkulu resimleriyle tanınan Alman sanatçı Franz Ackermann, içinden İstanbul geçen bir sergiyle karşımızda. ‘Haydi gel!/ Come on!’ başlıklı sergi sanatçının son üç yılda seyahat edip uzun vakit geçirdiği şehirlerden manzaraları bir araya getiriyor. Miami, İstanbul ve Mumbai gibi dünyanın farklı yerlerine uzanan seyahatleri ve şehirlerin geçirdiği dramatik değişimleri inceleyerek zihinsel deneyimini küçük suluboyalara, büyük ebatta yağlıboya resimlere ve devasa duvar resimlerine dönüştüren Ackermann’ın resimlerinde insan yer almıyor. Zira Ackermann, resmettiği şehirleri tamamlamaları için izleyiciyi sergiye, onun temel bir unsuru olarak davet ediyor. 15 Ekim’e kadar açık.

Haberin Devamı

Bu hafta görmeniz gereken beş sergi

FRANZ ACKERMANN, ‘HAYDİ GEL!’ / DİRİMART DOLAPDERE

Sıradan ‘an’ları yüceltiyor

Kinetik (hareketli) heykellerinde mekanik kurgunun ötesinde öznenin ruh halini sorgulayan Server Demirtaş, ‘Hayal Makinesi’ isimli sergisinde izleyiciyi mekân, hareket, sonsuzluk ve durağanlık gibi kavramlar üzerine düşünmeye davet ediyor. Demirtaş’ın iki yıldır üzerinde çalıştığı ‘At’ isimli hiperrealist heykelinin de yer alacağı sergide sanatçı, klasik heykel formunun dışına çıkarak yarattığı kurguların tekrarı ile günlük hayatlarımızdaki sıradan ‘an’ları yüceltiyor. Çağdaş yaşamın ritmi içinde sıradanlaşan insani duygular, Demirtaş’ın mekanik heykellerinde adeta ağır çekime alınarak etkileyici bir gerçeklikle izleyiciye aktarılırken makine estetiği ile kavramsal sorgulamaları bir araya getiriyor. Server Demirtaş’ın heykellerinin oluşum aşamasında kullandığı bisiklet freni, otomobil cam sileceği benzeri hazır malzemeler, girift ve sanatçıya özgü bir mühendislikle bir araya gelerek hareketi sağlıyor. Demirtaş’ın her yapıtı için ayrı kurguladığı koreografi ve kinetik akışkanlık sonucu yarattığı insani hareketler, kablolar ile örülü saf mekanik görselliğe tezat oluşturarak izleyiciyi görülenin ötesinde bir düşünce ve farkındalığa sevk ediyor. 22 Ekim’e kadar görülebilir.

Haberin Devamı

Bu hafta görmeniz gereken beş sergi

SERVER DEMİRTAŞ, ‘HAYAL MAKİNESİ’ / BOZLU ART PROJECT

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!