Güncelleme Tarihi:
Ayrımcılığa dikkat çekiyor
Ayrımcılığa dikkat çekiyorTürkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, Virginia Woolf’un ‘Kendine Ait Bir Oda’ kitabını öneriyor. Bu eser kadınların edebi üretimde karşılaştığı engellere ve ayrımcılığa dikkat çekiyor. Ayrıca Duygu Asena’nın ‘Kadının Adı Yok’ kitabını ve Sara Ahmed’in ‘Feminist Bir Yaşam Sürmek’ adlı eserini de tavsiye ediyor.
Başucu romanı
Ressam Kezban Arca Batıbeki, Sevgi Soysal’ın ‘Tante Rosa’ kitabını uzun yıllar başucu kitabı olarak kullandığını söylüyor. Sevim Burak’ın ‘Yanık Saraylar’ adlı eserini 2006’da sergilediği ilk fotoğraflarına adını verecek kadar çok sevdiğini anlatıyor. Son olarak da Suat Derviş’in ‘Fosforlu Cevriye’ romanını tavsiye ediyor. Güncel sorunları ele alıyorYazar Ebru Nihan Celkan, Fatmagül Berktay’ın ‘Tarihin Cinsiyeti’ kitabının favorisi olduğunu söylüyor. Ayşe Gül Altınay’ın derlediği ‘Vatan, Millet, Kadınlar’ için de “Toplumsal cinsiyetin milliyetçi pratiklerdeki rolünü merkeze alarak kapsamlı bir perspektif sunuyor” yorumunu yapıyor. Gülnur Savran Acar’ın ‘Beden, Emek, Tarih’ adlı kitabının da feminist teorinin güncel sorunlarını derinlemesine ele alan bir eser olduğunu belirtiyor.
Erkekler okumalı
Hülya Gülbahar, bell hooks’un ‘Feminizm Herkes İçindir’ kitabını öneriyor. Feminizmin ırk, sınıf ve etnik köken bağlamında ele alınması gerektiğini anlatıyor. Yine bell hooks’un ‘Değişme İsteği-Erkekler, Erkeklik ve Sevgi’ adlı eserini de özellikle erkeklere tavsiye ediyor. Gülbahar’ın önerdiği bir diğer kitapsa Silvia Federici’nin ‘Tenin Sınırlarının Ötesinde’.
Güçlü bir eleştiri
Müge İplikçi özellikle Fatmagül Berktay’ın ‘Tek Tanrılı Dinler Karşısında Kadın’ isimli eserini öneriyor. Margaret Atwood’un ‘Damızlık Kızın Öyküsü’ isimli distopik romanını da ataerkil toplumu sorgulayan güçlü bir feminist eleştiri olması açısından tavsiye ediyor. Serpil Çakır’ın ‘Osmanlı Kadın Hareketi’ kitabınınsa tarihsel bir perspektif sunduğunu söylüyor.
‘Kadın doğulmaz, kadın olunur’
Şükran Moral da kadın hareketi ve toplumsal cinsiyet konularına değinen üç önemli eserden bahsediyor. İlki Simon de Beauvoir’ın ‘İkinci Cins’ adlı kitabı. Moral’a göre bu eser ‘kadın doğulmaz, kadın olunur’ tezini savunuyor. İkinci önerisi Halide Edib Adıvar’ın ‘Vurun Kahpeye’ kitabı ve üçüncüsü de Virginia Woolf’un ‘Orlando’ isimli eseri.
‘Kız neşesi’ kavramı
Aslı Perker ise Mary Shelley’nin ‘Frankenstein’ını tavsiye ediyor ve Shelley’yi sadece bu ünlü eserin yaratıcısı olarak değil, önemli bir feminist yazar olarak görmemiz gerektiğini vurguluyor. Ayrıca Buket Uzuner’in ‘Su, Hava, Toprak, Ateş’ adlı dörtlemesini hatırlatıyor. Uzuner’in kitaplarının kadın gücünün önemli bir ifadesi olduğunu ve eserlerinde sık sık vurguladığı ‘kız neşesi’ kavramını kendisinde de gördüğünü anlatıyor.