Güncelleme Tarihi:
Kemal Hamamcıoğlu’nun yazıp yönettiği ‘Baldan Karanlık’, Metin Akdülger’in olağanüstü tek kişilik performansıyla TOY İstanbul sahnesinde. Her şey, Hamamcıoğlu’nun bir yaz gecesi, sabaha karşı yolda yürürken bir dilenci ve köpeğinin yol kenarında yan yana uyumasına şahit olmasıyla başladı. Köpeğin sahibine sadece kuyruğu değiyordu. Uykusunda sahibine kuyruğuyla bağlanmıştı sanki. “Mutlu, mutsuz kuyrukları yazmasaydım uyuyamazdım” diyen Hamamcıoğlu, oyunun ‘onların’ çaresiz suskunluğundan doğduğunu söylüyor. Oyunu yazarken en çok onların ağzından konuşmakta zorlanmış. Bir de onlara dair her gün yeni bir şey öğrenmiş: “Tiyatronun otoparkında yıllardır duran iki köpek vardır. Maçka Küçükçiftlik Park’ın önünde yaşar, anne ve kızı on yıldır. Geçen hafta yavruya araba çarpmış. Annesi on gündür sırtını insanlara ve arabalara dönerek kızını bekliyor. En zoru, bir otopark evinken arabalara sırtını dönmek sanırım. Şimdi onlardan beklemeyi öğreniyorum. Anne yavrusuna kavuşsun diye onunla her gün, gün sayıyorum. Belediye’nin yavruyu getirmesini bekliyoruz... Beklemek çok zor!”
90 dakika boyunca sahnede bir köpeği canlandırırken izlediğimiz Akgülder için, oyunda onu en vuran cümle, “Karıncaların evi suyun altında kaldı” cümlesi. Ona hayatın ve evrenin ne kadar iç içe ve birbirine bağlı olduğunu hatırlattığı için... Hamamcıoğlu ve Akdülger’in oyuna gelen seyircilerden bir de ricası var. Mama... Uzaklara atılanlar, unutulanlar için. Bu oyuna gelirken mama getirir misiniz? Çünkü Hamamcıoğlu’nun dediği gibi, “Gücü güçsüz olanın sesi olmak zorundayız. Ormanlar, çöplükler oyuna gelen mamalarla kışın bir gecesi kadar doyacak olsa bile o gece güçlü bir gece olacak.”
Not: ‘Baldan Karanlık’, her cumartesi 20.30’da TOY İstanbul’da. Biletler biletix ve her gün 13.00’ten itibaren açık olan TOY İstanbul gişelerinde.