Güncelleme Tarihi:
* Sanat akımları ve sanatçıları, hatta bu akımlar ve sanatçılarının birbiriyle olan ilişkisini Sanat Tarihi Haritası’nda çizdiniz. Bu harita hangi ihtiyaçtan doğdu?
- Altınbaş Üniversitesi’nde öğrencilerime sanat tarihi anlatırken, sanatı bir bütün olarak ve tüm yan etkileşim ilişkileriyle algılamalarını istedim. Harita, onların gözü önünde, her hafta ilerledi. Bu çalışmayı her insana, sanatsevere, sanat tarihçisi veya küratöre yarayabileceğini fark ederek geliştirdim. Ekim ayında başladım, tam altı ay sürdü. Haritaya ayırdığım zamanda, 25 büyük boy Baykam resmi bitirebilirdim.
* Bilim insanları, şairler, iz bırakmış kadınlar, teknolojik gelişmeler, Sarı Ceketliler hatta Gezi’den dahi bahsediyorsunuz haritada...
- Rönesans, izlenimcilik ve kübizm, en büyük fay hatları. Haritaya önce onları yerleştirdim. Sonra dönem üzerinden bağlantıları kurmaya başladım. En kritik konulardan biri, her dönem için o yılları etkileyen siyasi olaylar, yazarlar, filozoflar ve bilim insanları. Soluna Batı dünyasından, sağına da Batılı olmayan dünyadan disiplin ve isimleri yerleştirdim. Dolayısıyla solda 1789 Devrimi, fotoğrafın icadı, Marx, Einstein, Sartre, Coppola, Steve Jobs, iPhone, Brexit ve Sarı Ceketliler varken, sağda Kanuni, Bolivar, Gorky, Atatürk, Lenin, Gandhi, Mao, Pablo Neruda, Yaşar Kemal ve Putin gibi isimler yer alıyor.
* Sonra da birbirleriyle ilişkileri...
Evet, sanatçılar kimlerden etkilenmiş veya kimleri etkisi altına almış, bu ilişkiler ağı ortaya çıktı. Edith Piaf veya Nâzım Hikmet’in, Brigitte Bardot’nun Türkan Şoray’ın, Marilyn Monroe’nun Cindy Crawford’un, dönemlerinin ruhunu ve estetiğini etkilemedikleri düşünülebilir mi?
* Sizi şaşırtan bir ayrıntı oldu mu?
- Birbirinden yüzyıllarca uzak akım ve sanatçıların aynı yörünge veya akım otobanı üzerinde bulunduğunu görmek bana çok ilginç geldi. Mesela ‘pop art’ deyince, insanların aklına hemen Andy Warhol geliyor. Halbuki Warhol’a, Sengai’den Fransız Vallotton ve Serusier’ye, onlardan Amerikalı Stuart Davis’e, oradan da Rauschenberg ve Larry Rivers sonrası döneme geçerek ancak varıyoruz.
- Sanat tarihi, aynen bilim tarihi gibi, tüm dünyanın gidişatını etkileyen, dünyaya rengini, ses tonunu veren en önemli faktörlerden biri. Hitler ‘Modern Sanat’ı ‘dejenere sanat’ olarak teşhir ederken, Avrupa’yı ondan kurtarmak için Normandiya çıkarmasını yapan ABD, tam tersine modern sanatına sahip çıkarak kendi soyut dışavurumcu ekolünü yarattı. Dünya sanat merkezini de Paris’ten New York’a taşıdı. Bunu haritada net olarak takip edebiliyorsunuz.
* Nasıl edinebiliriz?
- Haritanın orta ve büyük boy olmak üzere satışları başladı. Piramid Sanat’tan, web sitesi üzerinden veya telefonla sipariş verilebiliyor. Ayrıca haritayı alanlar, bir QR code okutarak Türkçe veya İngilizce olarak, haritayı anlattığım yarım saatlik bir video izleyebiliyor.
* Bu videoda sanatın gittikçe uluslararası bir hal aldığını anlatıyorsunuz.
- Batı sanat ortamı, uzun yıllar yalnız kendi sanatçıları üzerine bir tarih yazmayı yeğledi. Bu önyargı ve kültürel emperyalizm 1980’lere kadar sürdü. Yeni dışavurumculuktan sonra, dünyada çağdaş sanat ortamı giderek daha uluslararasılaşmaya başladı. Eskisi gibi birbirinden çok farklı yeni akımlar yerine ‘bienal sanatı’, ‘fuar sanatı’, ‘gösteri sanatı’, ‘daha fazla post-modern sanat’ gibi ayrımlara gidildi.
* Neredeyse 40 yıldır, günde 18-20 saat çalıştığınız bir temponuz var. “Uyurken dahi üretiyorum çünkü harika rüyalar görüyorum” diyorsunuz. Zihniniz yorulmuyor mu?
- Size itiraf edeyim, bu rakamlar doğru ama son günlerde, an geliyor 25 saat uyumak istiyorum! Dün akşam üç saat uyudum. O kadar dayanıklılığıma rağmen, bana bile yetmiyor. Ama inandığınız yolda yürüdüğünüz zaman hedefleriniz ve projeleriniz üste çıkıyor, bir süre sonra yorgunluğu unutuyorsunuz. “Yine bütün gece uyumadan kaça kadar çalışabilirim” diye hesaba giriyorsunuz. Herkese saate bakmadan ve sıkılmadan çalışacakları bir iş hayatı dilerim!
Batılı ya da Doğulu sanatçılar kimlerden etkilenmiş veya kimleri etkisi altına almış, bu ilişkiler ağı ortaya çıktı.