Güncelleme Tarihi:
Son yıllarda moda dünyası hiç olmadığı kadar sürdürülebilirlik konuşuyor. Zira Earth.org’un raporuna göre her yıl
92 milyon ton tekstil atığı oluşuyor ve bir önlem alınmazsa 2030’a kadar yalnızca tekstil ve moda endüstrisinin oluşturduğu karbon emisyonunun iki katına çıkacağı öngörülüyor. Bu nedenle birçok moda markası uzun bir süredir bu konuda çözüm arayışı içinde. Ancak hiç azımsanamayacak bir kısmıysa bu kavramı yalnızca bir pazarlama hamlesi olarak kullanıyor. Bir taraftan da döngüsel modanın bir parçası olan ikinci el pazarı tüm dünyada atağa geçti. Özellikle Z Kuşağı’nın tavrını gösteren anketler, tüketim alışkanlıklarında sürdürülebilirliğin önemli bir yer tuttuğunu söylüyor. Ama anketlerle gerçekler pek uyumlu değil.
HIZLI MODA HIZLANIYOR
Önemli moda otoritelerden biri sayılan ‘Business of Fashion’ (BOF) gerçekleri önümüze seren bir makale yayımladı. Özellikle ‘black friday’ çılgınlığıyla birlikte artan tüketimin ve hızlı modanın daha da hızlanmasının; söylenenlerle eylemlerin uyuşmadığını kanıtlar nitelikte olduğunu yazdı. Bain&Company ve McKinsey gibi araştırma şirketleri anket üstüne anket
yapıyor ve çıkan sonuçlarda tüketiciler büyük oranda sürdürülebilir ürünler alma eğiliminde olduklarını söylüyor. Ancak bir taraftan da hızlı moda sistemlerinin hızını kat kat aşan Shein gibi markalar uygun fiyatlara sattığı sentetik ve kısa ömürlü parçalarla pazar payını katbekat arttırıyor.
BOF’nin iddiasına göre anketler esnasında hem basit soruların sorulmasından hem de kişilerin sürdürülebilirlikle alakalı sorulara yanlış cevaplar vermelerinden kaynaklanıyor. Yani kişiler eylemleri o yönde olmasa da öyleymiş gibi davranıyorlar.
Bir taraftan da işin ekonomik boyutu var. Sürdürülebilirlik konusunu en çok önemsediğini söyleyen nesil; Z Kuşağı... Ama bir taraftan hızlı moda markalarını en çok satın alanlar da onlar. Bir ikinci el satış platformu olan ve her sene ikinci el ve döngüsel moda konusunda detaylı raporlar yayımlayan ThredUp’ın 2022 yılı raporuna göre üniversite öğrencilerinin yüzde 72’si hızlı moda markalarından alışveriş yapmayı tercih ediyor ve bu ekonomik nedenlere bağlanıyor.
Global bir denetim ve danışmanlık firması olan Deloitte’un moda ve ayakkabı bölümü yöneticisi Karla Martin ise aynı fiyatta yan yana iki ürün konulsa, seçimlerin sürdürülebilir olandan yana yapılacağını iddia ediyor.
Kendimi sorguladım ve sürdürülebilirliğe dikkat ettiğim kanısına vardım. Siz de kendinize dürüst olun bakalım, alışveriş alışkanlıklarınızda sürdürülebilirlik sizin için nasıl bir yer tutuyor?
NEDİR BU ‘BRACKETİNG’?
E-ticaret sitelerinin iade sürecini ücretsiz kılması ve kolaylaştırması iadeleri farklı bir boyuta taşıdı. İnternetten alışveriş yapan tüketicilerin hiç azımsanamayacak bir bölümü “Nasılsa iade ederim” düşüncesiyle bir üründen birden fazla bedende ve renkte sipariş ederek kalanı iade ediyor. ‘Bracketing’ (birden fazla renkte ve bedende sipariş verilerek, toplu iade yapılması) adını alan bu sistemse sektörde ciddi bir sürdürülebilirlik sorunu yaratıyor. Tedarik zinciri, kargo, ulaşımda yaratılan ekstra maliyet ve karbon ayak izi bir yana, iade edilen ürünleri tekrar satışa sokmayan birçok marka da var. Moda markaları bu süreci en aza indirmenin yollarını arıyor ve yapay zekânın çözüm olabileceğini düşünüyor. Örneğin, bazı gözlük markaları yapay zekâ aracılığıyla gözlük modellerini deneme imkânı sunuyor.
DOĞA DOSTU SEÇİMLER
Tasarımcı tüm tasarımlarını sürdürülebilirlik anlayışıyla yapıyor. Arzu Kaprol, 5.750 lira
Atık kumaşlardan üretilmiş bir çanta. Mah-Roc, 850 lira
İkinci el ürünler satın alarak sürdürülebilirliği destekleyebilirsiniz. Pop+Sandy x Modaloop, 525 lira
Etik üretim sürdürülebilir modanın bir parçası. WWF Market, 1.399 lira