Hurmayla açın, çorbayla devam edin, güllaçla kapatın

Güncelleme Tarihi:

Hurmayla açın, çorbayla devam edin, güllaçla kapatın
Oluşturulma Tarihi: Eylül 29, 2006 00:00

Ramazan sofralarının ayrı bir güzelliği ve anlamı var. Günümüzün hızlı temposunda, unuttuğumuz geleneksel adet ve tatları hatırlamak için iyi bir fırsat. Bakkallar, manavlar, pazar tezgahları, alışveriş merkezleri insanla dolu. Lezzet işinden anlayanlar, normalde günlük alışverişinizi nereden yapıyorsanız, ramazan alışverişini de oradan yapın diyor.

Çünkü sizi tanıyan, alıştığınız esnafın hayal kırıklığına uğratma olasılığı hiç bilmediklerinize göre daha az. Buna rağmen iftariyelik konusunda her ilde popüler olan adresler var. Ramazan arifesinde herkes buralara akın ediyor, İstanbul’un Mısır Çarşısı gibi. Gurmelere sorduk; ramazan alışverişi nasıl yapılmalı, iftar sofrasında hangi yemekler bulunmalı, sahurda ne yenmeli diye. İşte püf noktaları.

İşe mutlaka ihtiyaç listesi yapmakla başlamak gerekiyor. Karnınız aç, yorgun, uykusuz ve moraliniz bozuk iken alışveriş yapmayın. Cüzdanınıza fazla para almayın. Kredi kartı ile alışverişlerde, ekstreleri yine sizin ödeyeceğinizi aklınızdan çıkartmayın. İhtiyaç listesi dışında gördüğünüz gıdalara fazla bakmayın. İki ayrı firmanın ürettiği ürünleri karşılaştırırken sadece fiyata değil gramaja veya adede de bakın. Düşük fiyat eksiklikten kaynaklanıyor olabilir. Promosyonlu ürünleri inceleyin.

Ramazan yemekleri bilindiği gibi iftar ve sahur olmak üzere 2 öğün. Orucun açıldığı iftar sofrasının baş konuğu ise iftariyelikler. Orucunuzu zeytin, hurma, peynir gibi hazmı kolay iftariyeliklerle açın. Ana yemeğe 1-2 saat sonra geçin.

Sahur sofranızda mutlaka hoşaf bulunsun. Pilav, makarna, börek gibi besleyici ve tok tutan yemeklere özellikle yer verin. İşin temeli ne iftarda, ne de sahurda birdenbire ve çok fazla yemek yememek. Bir anda yenilen fazla yemek, midede gerginliğe ardından tansiyon yükselmesine ve nörolojik hormonların hızlı salgılanmasına yol açıyor. Yemekler çok yağlı, çok tuzlu ve aşırı tatlı olmamalı. Zeytin, hurma, çorba, sebze yemeği, meyve ve sütlü tatlı ideal. Ağır tatlılar, pastırma, sucuk gibi gıdalar günün yarısını aç geçirmiş bünyeye ağır geliyor. Mümkün olduğu kadar çok su tüketin. Yanı sıra meyve suyu, ayran gibi diğer sıvı içeceklerden de için.

SAHRAP SOYSAL

Mutlaka sahura kalkın

On bir ayın sultanı ramazan, başlı başına bir dünyadır. İftarı, sahuru, eş dostla birlikte yaşanan ramazan davetleri, değişen sofra düzeni, önce gözleri, sonra mideleri doyuran yemek çeşitleri, bismillahlar eşliğinde ağza atılan bir zeytin tanesi ya da bir yudum su ile açılan oruçlar, bardak bardak içilen çaylar, ailecek gidilen teravih namazları, pide kuyrukları, hali vakti yerinde olanların yaptığı erzak yardımları ile bambaşkadır. İftar alışverişlerinin vazgeçilmezleri de pide, hurma, zeytin, güllaç, pastırma, reçel ve peynirdir. Bunlar her zaman satın aldığımız yerlerden alınmalıdır. Ramazanda iftar sofrasında dikkat etmemiz gereken hususlar ise; fazla yememek, yemekleri mümkün olduğunca yavaş çiğnemek, sofradaki yemek çeşidini çok fazlalaştırmamak, mutlaka sahura kalkmaktır. Ertesi gün susamamak için sahur sofrasında pek tuz kullanılmamalıdır. Tok tutması için sahurda börek, makarna ve pide gibi yiyecekler tercih edilmeli ve bunların yanında uyku getirdiği için yoğurt yenmeli.

ENGİN AKIN

Semt pazarlarını gezin

İftariyelik alışverişini nereden yaparsanız yapın, mutlaka tadarak alın. Peynir ve zeytin çeşitleri için semt pazarları da gezilmeli. İftar sofrasında yemek çeşitleri için en iyi rehber mevsim olmalı. Zeytinyağlılara genelde kışın rağbet edilmez. Sebzeler etli ya da çorba ve salata şeklinde verilebilir. Ama börek, pilav, erişte gibi tokluk veren çeşitler olmadan iftar sofrası kurulmaz. Bu yemekler ile şerbet ya da hoşaf iyi gider. Bu ayrıca bir ramazan sofrası geleneğidir. Aç mideyi rahatlatır, lezzeti de tatmin edicidir. Sofrada tatlı tuzlu dengesini sağlar. İftarda çeşit zenginliği önlenemiyorsa porsiyonlar küçük tutulmalı. Ayrıca yemeklerin de hafif olmaları önemli. Bu yağ miktarı az tutularak sağlanabilir. Fırında veya güveçte pişirilen yemekler hafif olur. Yoğurtlu çorbalar midevidirler, mayhoş tatları iç açar. Suluca yenen çorbalar tercih edilmeli ki, hem mideyi yumuşatsın hem de diğer yemeklere yer kalsın.

DENİZ GÜRSOY

İftarda gösterişten uzak durun

İftariyelikler kuruyemişçi veya şarküterilerden, yemeklikler marketlerden ve manavlardan satın alınmalı. İftar sofraları gösterişten uzak olmalı. Çorba ile başlayıp etli ana yemekle devam etmeli. Mevsim salatası, bir çeşit zeytinyağlı tabağı, pilav, makarna veya börek serpiştirilmiş olarak komposto sofradan eksik edilmemeli. Kapanış geleneksel olarak baklava veya güllaç ile olmalı. Sahurda hazırlanması kolay, yenilmesi çabuk ve hazmı zor olmayan yemekler bulunmalı. İftar yemeğinden artan pilav, makarna ve böreklerin çay, şerbet ve ayran ile atıştırılması olabilir.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!