HOŞLANDIĞIMI BELLİ EDERİM AMA...

Güncelleme Tarihi:

HOŞLANDIĞIMI BELLİ EDERİM AMA...
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 01, 2013 17:19

Enerjik, pozitif ve eğlenceli... Atiye’yle ilk kez karşılaşanların onu böyle tanımlaması mümkün.

Haberin Devamı

Sahne şovlarındaki hareketliliğini günlük hayatında da hissettiriyor. Üstelik şu sıralar gözleri bir başka parlıyor. Genç şarkıcı, bu enerjinin sebebini İstanbul Life’a açıkladı: “Tuna Kiremitçi’nin ‘Bu İşte Bir Yalnızlık Var’ kitabından uyarlanacak filmde ben de rol alacağım.” İşte Atiye cephesinde son durumlar...

Son albümünüz “Soygun Var”, müzik kariyeriniz için ne ifade ediyor?
- “Soygun Var” bugüne kadar yaptığım en iyi albüm. Sözleri, altyapısı, besteleri, her şeyiyle beni anlatan bir çalışma oldu. Zaman geçtikçe kendini daha fazla tanır, keşfeder ya insan, işte o anlamda bu albümde Atiye’den daha çok şey var. Sözleri babamla birlikte yazıyoruz. Aranjeye de katkım oldu. Her anlamda içime en çok sinen albüm...

Babayla söz yazmak nasıl hissettiriyor?
- Çok güzel bir duygu. Çünkü beni en iyi bilen insanlardan. Babam amatörce şiirler yazar, ben de onları şarkıya dönüştürüyorum. Bu da albüme samimiyet katıyor. Babam çok eğlenceli biridir ama duygusal tarafı da var. Zaten ortası yok, ya çok eğlenceli sözler yazıyor ya da tamamen romantik...

Eğlenceli yanınızı babanızdan almışsınız diyebiliriz o zaman...
- Evet, Almanya’da, Bremen’e yakın bir köyde büyüdüm. Kalabalık bir aileydik, evimiz hiç boş kalmazdı. Annem de eğlencelidir, parti düzenlemeyi çok sever. Her hafta sonu bir parti olurdu, danslar eder, şarkılar söyler, çok eğlenirdik.

AİLEM ORGANİK TARIM İŞİNE GİRMEMİ İSTİYORDU
17 yaşında müziğe başlamak avantaj mı dezavantaj mı oldu?
- Avantajları daha çok olmuştur ama dezavantajları da var. Mesela içimde bir müzik vardı ama bunu istediğim gibi hayata dönüştürecek bir ekibim yoktu. Her şeyi tek başıma yapmak zorundaydım. Doğru ekip olmayınca her şey istediğin gibi olmuyor. Bir de insan ne yapmak istediğini zamanla daha iyi keşfediyor.

Sadece şarkı söylemiyor, sahne şovlarıyla görsellik de sunuyorsunuz. Dansla nasıl tanıştınız?
- Çocukken annemin düzenlediği partilerde dans edip şarkı söylüyordum. Annem sonra beni bale okuluna yazdırdı. Piyano çalıyordum. Şan dersi de almak istedim ama ailem çok sıcak bakmadı. Şarkıcılık konusunda yetenekli olacağımı düşünmediler sanırım (gülüyor). Organik tarım üzerine aile şirketimiz var, belki de beni orada görmek istemişlerdir, bilemiyorum. Ama yaşadıklarımı şarkıyla anlatmanın beni çok rahatlattığını keşfettim. İlk yazdığım şarkı “Don’t Think”tir. Profesyonel anlamda müzik kariyerim de bu şarkıyla başladı.

İleride bir dans okulu açmayı düşünüyor musunuz?
- Çok isterim. Keşke gençlerin dans alanında kendilerini geliştirebilecekleri daha fazla okul olsa. Almanya’da misal, 25 euro’ya istediğin kursa gidebiliyorsun, burada ise ücretler yüksek. Oysa dans herkesin yapabileceği bir şey. Ve sahne şovları onsuz olmuyor. Sektörün iyi dansçılara çok ihtiyacı var.

İdolünüz olan isimler var mı?
- En iyi sahne şovunu yapan Madonna. Michael Jackson’ın dans ve şarkılarına da bayılırdım. Ama vokal anlamında Beyonce en üst sırada; hem çok iyi şarkı söylüyor hem de dans edebiliyor.

HOŞLANDIĞIMI BELLİ EDERİM AMA PEŞİNDEN KOŞMAM
“Soygun Var”ın klibinde kalp hırsızını canlandırıyorsunuz. Gerçek hayatta nasıl bir aşıksınız?

- Hoşlandığımı belli ederim ama kimsenin peşinden koşmam. Net bir insanım. Karşımdakinin de öyle olmasını isterim. Maçolarla da hiç işim olmaz!

Önümüzdeki günlerde sizi farklı bir projede görebilecek miyiz?
- Evet, ilk filmimin çekimlerine bu ay başlıyoruz. Tuna Kiremitçi’nin “Bu İşte Bir Yalnızlık Var” kitabı filme uyarlanıyor. Engin Altan Düzyatan ve Özgü Namal’ın başrollerini paylaştığı filmde, Atiye olarak kendimi oynayacağım. Gençlik dizileri için de başrol teklifleri geliyor ama konserlerin yoğunluğundan ötürü dizi çok zor. Müzikal olabilir. Film projelerine daha sıcak bakıyorum.

ACIYI SEVMEYEN BENİM YEMEKLERİMİ YİYEMEZ
Bir gününüz nasıl geçiyor?

- Vaktimin çoğunu piyano başında geçiriyorum. Beni dinlendiriyor, meditasyon yapmış gibi oluyorum. Film seyretmekten de çok keyif alıyorum, ciddi bir film arşivim var. Kardiyo ve yoga ağırlıklı spor yapıyorum, annemle squash oynarız. At binmekten çok hoşlanırım. Yemek yapmak en büyük zevkim. Bir yanım Antakyalı olduğundan hep acılı yemekler yapıyorum. Acıyı sevmeyen benim yemeklerimi yiyemez.

En iyi yaptığınız yemek hangisi?
- Özel soslu bir makarnam var, tarifi bana ait. Onu yapmayı da yemeyi de çok severim. Ama tek başımayken yemek yapmam. Sevdiklerim için yapmak daha zevkli.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!