Hızlı, sağlıklı ve ucuz yemek bal gibi de olur
Güncelleme Tarihi:
Yeşim ÇOBANKENT
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 15, 2010 00:00
Yarın sokağınızın köşesinde bir Bread’s’ tabelası görürseniz sakın şaşırmayın. Pıtrak gibi çoğalan bu restoran zincirinin yeni bir şubesi her an sizin mahallenizde de açılabilir. İki ay gibi kısa bir sürede İstanbul’da 30 restorana ulaşan bu zincirde yemekler fabrikada pişip restoranlara gönderiliyor
Başar Ermiş’in (42) hızla büyüyen restoran zinciri Bread’s’in CEO’su olduğuna bakmayın. İşe en dipten, bulaşıkçılıktan başladı. 1985’te Londra’da dil öğrenirken bir yandan da para kazanması gerekiyordu çünkü. İngiltere’de ve Amerika’da öğrenciliğe devam etti, hatta 10 yıl yaşadı. Hayatı boyunca yeme-içme ve ağırlama sektörlerinde çalıştı. Fast food’lardan şık restoranlara, catering şirketlerinden beş yıldızlı otellere kadar pek çok yerde ter döktü.
1997’de Maslak’ta et restoranı konseptiyle açılan dünyaca ünlü restoran Hippopotamus’un yöneticiliğini yaptı, kendi deyimiyle “eti 44 parçaya bölmeyi” öğrendi. 2000’li yılların başında da Vogue restorana geçti. O zamanlar ortada henüz Doors Group yoktu ve kuruluşuna önayak olanlardan biri de oydu. Gruptan 2009’da ayrıldığında kartvizitinde ‘yatırımdan sorumlu genel müdür’ yazıyordu.
Başar Ermiş’in ortağı Aytun Sefa Akay’sa (49) otel yöneticiliği okumak için gittiği Amerika’da 25 yıl yaşadı. İkisi birbirlerini çocukluklarından beri tanıyor. Birlikte iş yapmak ve yemek zinciri kurmak da yedi yıllık hayalleriydi. New York’ta benzin istasyonları olan Akay’ı Türkiye’ye dönmeye ikna edecek kadar büyük ve güçlü bir hayaldi bu üstelik...
Kuracakları işin detaylarını iki yıl kadar önce ince ince planladılar. Nihayet bu ay ilk adımı atarak Bread’s’i kurdular. Bread’s; ortaklardan Akay’ın hafif Amerikan aksanı karışmış diliyle kısaca ‘işim, aşım, ekmeğim’ demek.
Amaçları ‘fast casual dining’ konseptini hayata geçirmekti. Yani temiz, şık, sağlıklı ve havadar ama hesaplı bir restoran zinciri kurmak. Gelenler fast food restoranlardan daha kaliteli yemek ve servis hizmeti alırken, iyi restoranlardakinin altında rakamlar ödeyecekti.
YEME-İÇMENİN İKEA’SI
Bu fikri hayata geçirdikleri zamandan beri ‘iyi ye, iyi yaşa’ sloganıyla İstanbul’da hızla büyüyor Bread’s. 9 milyon dolarlık bir projeyken kısa sürede 12-13 milyon dolarlık bir iş hacmine ulaştılar. Hedefleri ‘sağlıklı ve kaliteli yemek pahalıdır’ denklemini bozmak. Mönüleri zengin, servisleri hızlı ve fiyatları da uygun sayılır. Türk ve dünya mutfağından 70’den fazla lezzeti kendileri üretiyor. Tahıllı, panini ve ciabatta ekmeklerinden hazırlanan soğuk ve sıcak sandviçlerden zevkinize göre şekillendirilen salatalara, özel soslu makarna çeşitlerinden pizza ve mantıya kadar ne ararsanız var mönülerinde.
Ortaklar, “Hızlı, sağlıklı ve ucuz yemek bal gibi de olur. Bizi yemeğin IKEA’sı gibi düşünün. İsim hakkını verdiğimiz restoranların A’dan Z’ye her şeyinin sorumluluğunu üstleniyoruz. Çok daha büyük paralara ve uzun sürede açacakları restoranlar kolayca kuruluyor bu sayede. Normalde yaklaşık 1 milyon dolara açılacak bir mekanı 200-250 bin dolara mal ediyoruz. 50 kişi çalıştıracakları bir işletmeyi 10 kişiyle döndürmenin yollarını gösteriyoruz. Mekanı ve bölgeyi seçiyor, dekore ediyor ve personeli eğitiyoruz. Restoran destek ekibimizi gönderiyoruz. Mönüyü belirledikten sonra da Ataşehir’de bulunan fabrikamızda pişiriyoruz. Bu yemekler sabah dörtten itibaren restoranlarımıza yollanıyor. Onlara, sadece bu yemekleri servis yapmak kalıyor, yanlış yapma ihtimalleri neredeyse yok. Denenmiş bir formülü ve iş modelini uyguluyoruz. Anlayacağınız; sadece unu, şekeri ve yağı vermekle kalmıyoruz. Helvayı da biz yapıyoruz” diyor.
Restoranların isim hakkını almak ve zincirin bir halkası olmak için internet sitesinden her gün ortalama 70 kişi başvuruyor. 15-20 kişinin de şahsen görüşmek istediğini hesap edin... Aralarında mali müşavirlerden mühendislere kadar her meslekten insan var.
YİYECEK-İÇECEK SEKTÖRÜNE İSTANBUL MARKASI
Peki neden artık herkes yeme-içme işine girmek istiyor? “Bir kere bu işte sıcak para var. İnsanları eğlendiriyor, ağırlıyor; sosyalleşiyor ve karşılığında da para kazanıyorsunuz. Ama kesinlikle göründüğünden çok daha zor bir iş. Bir kalite standardını tutturmak ve onu korumak zorundasınız” yanıtını veriyor ortaklar...
Bu arada Arnavutköy, Ataköy, Avcılar, Bahçelievler, Balmumcu, Beylikdüzü, Caddebostan, Çekmeköy, Cihangir, Eltes Gold Dudullu, Göktürk, Göztepe, Kadıköy, Kartal, Kavacık, Kızıltoprak, Levent, Maltepe, Mecidiyeköy, Pendik, Sahrayıcedid, Tarabya, Ümraniye, Zeytinburnu restoranlarına yakında açılacak Ataşehir, Altunizade, Büyükçekmece, Eminönü, Etiler, Florya, Karaköy, Nişantaşı, Şişli ve Suadiye Bread’s’ler eklenecek.
Bu kadar hızlı bir büyümeye İstanbul enünde sonunda dar gelir elbette. Yakın bir zamanda Ankara, İzmir, Bursa ve Eskişehir gibi şehirlere de yayılmak istiyorlar. Elbette işleri iyi giden girişimcilerin çoğu gibi dünyaya açılma hayali var sırada da: “Amerika biraz zor ama Avrupa, Rusya ya da Ortadoğu’da Bread’s şubeleri neden olmasın? Türk mutfak kültürünün önünü açmak istiyoruz. Bizdeki yeme-içme ve misafir ağırlama zevki, görgüsü başka nerede var ki?”
FABRİKANIN YEMEKLERİ GERÇEKTEN UCUZ MU
* Kahvaltı 9.90, tam buğday ekmeği 2.90, ayçiçekli çavdar ekmeği 3.90, kuru meyveli arpa salatası 4.90, penne arabiatta 8.90, kepekli sebzeli pizza 9.90, karışık pizza 12.90, New York cheescake 5.49, sıkma portakal suyu 4 ve çay 1 lira. Simit, poğaça ve kruvasanlar 95 kuruş.
* 180 çeşit ekmek ve pasta var.
* Diyet yapanlar ve sporcular için ‘fit box’, öğrenciler için de ‘lunch box’ beslenme çantaları hazırlayarak kişiye özel seçenekler sunuyorlar.
* 5 bin metrekarelik merkez mutfakta 60 personel 24 saat hizmet veriyor. Kategorilere bölünmüş bu kocaman mutfakta ürünler Şef Murat Aslan yönetiminde hazırlanarak günlük olarak restoranlara ulaştırılıyor. Hijyenik koşullarda pişmiş ya da yarı pişmiş olarak gönderiliyor. Merkez mutfak sayesinde restoranlarda standart lezzet sağlanıyor.
* Sebzeler mevsiminde seçiliyor ve ekmekler günlük olarak üretiliyor. Ürünlerinde sıvı yağ ve deniz tuzu kullanılıyor. Entegre olmamış malzemeler kullanmaya dikkat ediliyor. Yedi tahıllı ekmek, arpa unlu ekmek ve kepekli pizza gibi alternatifler sunuluyor. Ayrıca rafine edilmemiş şeker, organik meyve konsantresi ve tam tahıllardan üretilmiş sağlıklı tatlıları dikkat çekiyor.
* Doğal ve yöresel ürünler kullanılmaya özen gösteriliyor. Organik ürün ve makrobiyotik beslenme danışmanı Figen Mertol danışmanlığındaki bir ekip dünya trendlerini ve lezzetlerini Anadolu’da yetişen ya da üretilen ürünlerle hazırlama kaygısıyla Türkiye’yi dolaşıyor.
* En çok mantı Ümraniye şubesinde, kepekli diyet ürünlerse Levent’te satılıyor.
* Restoranlardaki servis kalitesi için bünyesinde bir eğitim kurumu geliştirdi: Bread’s Akademi. Burada profesyonel eğitmenlerin teorik ve pratik eğitimleriyle kalifiye servis personeli yetiştiriliyor.
* 145 kişilik bir kadroyla geliştirilen Bread’s, Istanbul Gourment Group (IGG) bünyesinde hizmet veren bir yiyecek-içecek ve danışmanlık firması.
* Restoranların yanı sıra 444 81 82 numaralı çağrı merkezi aracılığıyla da sipariş verilebiliyor. www.breads.com.tr
1997’de Maslak’ta et restoranı konseptiyle açılan dünyaca ünlü restoran Hippopotamus’un yöneticiliğini yaptı, kendi deyimiyle “eti 44 parçaya bölmeyi” öğrendi. 2000’li yılların başında da Vogue restorana geçti. O zamanlar ortada henüz Doors Group yoktu ve kuruluşuna önayak olanlardan biri de oydu. Gruptan 2009’da ayrıldığında kartvizitinde ‘yatırımdan sorumlu genel müdür’ yazıyordu.
Başar Ermiş’in ortağı Aytun Sefa Akay’sa (49) otel yöneticiliği okumak için gittiği Amerika’da 25 yıl yaşadı. İkisi birbirlerini çocukluklarından beri tanıyor. Birlikte iş yapmak ve yemek zinciri kurmak da yedi yıllık hayalleriydi. New York’ta benzin istasyonları olan Akay’ı Türkiye’ye dönmeye ikna edecek kadar büyük ve güçlü bir hayaldi bu üstelik...
Kuracakları işin detaylarını iki yıl kadar önce ince ince planladılar. Nihayet bu ay ilk adımı atarak Bread’s’i kurdular. Bread’s; ortaklardan Akay’ın hafif Amerikan aksanı karışmış diliyle kısaca ‘işim, aşım, ekmeğim’ demek.
Amaçları ‘fast casual dining’ konseptini hayata geçirmekti. Yani temiz, şık, sağlıklı ve havadar ama hesaplı bir restoran zinciri kurmak. Gelenler fast food restoranlardan daha kaliteli yemek ve servis hizmeti alırken, iyi restoranlardakinin altında rakamlar ödeyecekti.
YEME-İÇMENİN İKEA’SI
Bu fikri hayata geçirdikleri zamandan beri ‘iyi ye, iyi yaşa’ sloganıyla İstanbul’da hızla büyüyor Bread’s. 9 milyon dolarlık bir projeyken kısa sürede 12-13 milyon dolarlık bir iş hacmine ulaştılar. Hedefleri ‘sağlıklı ve kaliteli yemek pahalıdır’ denklemini bozmak. Mönüleri zengin, servisleri hızlı ve fiyatları da uygun sayılır. Türk ve dünya mutfağından 70’den fazla lezzeti kendileri üretiyor. Tahıllı, panini ve ciabatta ekmeklerinden hazırlanan soğuk ve sıcak sandviçlerden zevkinize göre şekillendirilen salatalara, özel soslu makarna çeşitlerinden pizza ve mantıya kadar ne ararsanız var mönülerinde.
Ortaklar, “Hızlı, sağlıklı ve ucuz yemek bal gibi de olur. Bizi yemeğin IKEA’sı gibi düşünün. İsim hakkını verdiğimiz restoranların A’dan Z’ye her şeyinin sorumluluğunu üstleniyoruz. Çok daha büyük paralara ve uzun sürede açacakları restoranlar kolayca kuruluyor bu sayede. Normalde yaklaşık 1 milyon dolara açılacak bir mekanı 200-250 bin dolara mal ediyoruz. 50 kişi çalıştıracakları bir işletmeyi 10 kişiyle döndürmenin yollarını gösteriyoruz. Mekanı ve bölgeyi seçiyor, dekore ediyor ve personeli eğitiyoruz. Restoran destek ekibimizi gönderiyoruz. Mönüyü belirledikten sonra da Ataşehir’de bulunan fabrikamızda pişiriyoruz. Bu yemekler sabah dörtten itibaren restoranlarımıza yollanıyor. Onlara, sadece bu yemekleri servis yapmak kalıyor, yanlış yapma ihtimalleri neredeyse yok. Denenmiş bir formülü ve iş modelini uyguluyoruz. Anlayacağınız; sadece unu, şekeri ve yağı vermekle kalmıyoruz. Helvayı da biz yapıyoruz” diyor.
Restoranların isim hakkını almak ve zincirin bir halkası olmak için internet sitesinden her gün ortalama 70 kişi başvuruyor. 15-20 kişinin de şahsen görüşmek istediğini hesap edin... Aralarında mali müşavirlerden mühendislere kadar her meslekten insan var.
YİYECEK-İÇECEK SEKTÖRÜNE İSTANBUL MARKASI
Peki neden artık herkes yeme-içme işine girmek istiyor? “Bir kere bu işte sıcak para var. İnsanları eğlendiriyor, ağırlıyor; sosyalleşiyor ve karşılığında da para kazanıyorsunuz. Ama kesinlikle göründüğünden çok daha zor bir iş. Bir kalite standardını tutturmak ve onu korumak zorundasınız” yanıtını veriyor ortaklar...
Bu arada Arnavutköy, Ataköy, Avcılar, Bahçelievler, Balmumcu, Beylikdüzü, Caddebostan, Çekmeköy, Cihangir, Eltes Gold Dudullu, Göktürk, Göztepe, Kadıköy, Kartal, Kavacık, Kızıltoprak, Levent, Maltepe, Mecidiyeköy, Pendik, Sahrayıcedid, Tarabya, Ümraniye, Zeytinburnu restoranlarına yakında açılacak Ataşehir, Altunizade, Büyükçekmece, Eminönü, Etiler, Florya, Karaköy, Nişantaşı, Şişli ve Suadiye Bread’s’ler eklenecek.
Bu kadar hızlı bir büyümeye İstanbul enünde sonunda dar gelir elbette. Yakın bir zamanda Ankara, İzmir, Bursa ve Eskişehir gibi şehirlere de yayılmak istiyorlar. Elbette işleri iyi giden girişimcilerin çoğu gibi dünyaya açılma hayali var sırada da: “Amerika biraz zor ama Avrupa, Rusya ya da Ortadoğu’da Bread’s şubeleri neden olmasın? Türk mutfak kültürünün önünü açmak istiyoruz. Bizdeki yeme-içme ve misafir ağırlama zevki, görgüsü başka nerede var ki?”
FABRİKANIN YEMEKLERİ GERÇEKTEN UCUZ MU
* Kahvaltı 9.90, tam buğday ekmeği 2.90, ayçiçekli çavdar ekmeği 3.90, kuru meyveli arpa salatası 4.90, penne arabiatta 8.90, kepekli sebzeli pizza 9.90, karışık pizza 12.90, New York cheescake 5.49, sıkma portakal suyu 4 ve çay 1 lira. Simit, poğaça ve kruvasanlar 95 kuruş.
* 180 çeşit ekmek ve pasta var.
* Diyet yapanlar ve sporcular için ‘fit box’, öğrenciler için de ‘lunch box’ beslenme çantaları hazırlayarak kişiye özel seçenekler sunuyorlar.
* 5 bin metrekarelik merkez mutfakta 60 personel 24 saat hizmet veriyor. Kategorilere bölünmüş bu kocaman mutfakta ürünler Şef Murat Aslan yönetiminde hazırlanarak günlük olarak restoranlara ulaştırılıyor. Hijyenik koşullarda pişmiş ya da yarı pişmiş olarak gönderiliyor. Merkez mutfak sayesinde restoranlarda standart lezzet sağlanıyor.
* Sebzeler mevsiminde seçiliyor ve ekmekler günlük olarak üretiliyor. Ürünlerinde sıvı yağ ve deniz tuzu kullanılıyor. Entegre olmamış malzemeler kullanmaya dikkat ediliyor. Yedi tahıllı ekmek, arpa unlu ekmek ve kepekli pizza gibi alternatifler sunuluyor. Ayrıca rafine edilmemiş şeker, organik meyve konsantresi ve tam tahıllardan üretilmiş sağlıklı tatlıları dikkat çekiyor.
* Doğal ve yöresel ürünler kullanılmaya özen gösteriliyor. Organik ürün ve makrobiyotik beslenme danışmanı Figen Mertol danışmanlığındaki bir ekip dünya trendlerini ve lezzetlerini Anadolu’da yetişen ya da üretilen ürünlerle hazırlama kaygısıyla Türkiye’yi dolaşıyor.
* En çok mantı Ümraniye şubesinde, kepekli diyet ürünlerse Levent’te satılıyor.
* Restoranlardaki servis kalitesi için bünyesinde bir eğitim kurumu geliştirdi: Bread’s Akademi. Burada profesyonel eğitmenlerin teorik ve pratik eğitimleriyle kalifiye servis personeli yetiştiriliyor.
* 145 kişilik bir kadroyla geliştirilen Bread’s, Istanbul Gourment Group (IGG) bünyesinde hizmet veren bir yiyecek-içecek ve danışmanlık firması.
* Restoranların yanı sıra 444 81 82 numaralı çağrı merkezi aracılığıyla da sipariş verilebiliyor. www.breads.com.tr