Hipertansiyon hastaları ilaçtan kaçıyor

Hipertansiyonun genetik geçiÅŸli bir hastalık olduÄŸu biliniyor. Birinci dereceden yakınları hipertansiyon hastası olanların risk altında olduÄŸu kesin. Ancak 25’li yaÅŸlardan itibaren tansiyonun ve kolestrolün ölçülmesi, tuz, sigara, alkol, stres, yüksek kalorili beslenmeden uzak durulması, egzersizin ihmal edilmemesi genetik dezavantaja raÄŸmen hastalığın ortaya çıkmasını engelleyebiliyor. Hastalık tanısından sonra kontrol altına alınmasında temel kural da düzenli ilaç kullanılması.Kontrol edilmeyen hipertansiyonun hasarları ne olabilir? Genellikle hiçbir belirti vermeyen hipertansiyon kontrol altına alınmadığında damar tıkanmasına baÄŸlı kalp ve beyin enfarktüsü, kalp büyümesi, böbrek yetersizliÄŸi, göziçi kanamalarına baÄŸlı körlüklere yol açabiliyor. Düzenli ilaç kullanımıyla hastalar 90’lı yaÅŸlarına kadar bile yaşıyabiliyorlar. Damarlar korunduÄŸu sürece, hastalığın hasar yapması önleniyor.Hipertansiyon hastalarının düzenli ilaç kullanması bütün dünyada sorun. Hastalar neden ilaçtan kaçıyor?Dünyanın her yerinde, hipertansiyonlu hastaların ilaç kullanmaya karşı direnci var. ÖrneÄŸin Ä°ngiltere’de hipertansiyon hastalarının sadece yüzde 6’sı tedavi altında. ABD’de bu oran yüzde 25 kadar. Türkiye ise yüzde 10-15. Ä°laç korkusu, tedavi ÅŸansını zora sokuyor. Halbuki düzenli ilaç kullanan, 25-30 yıllık binlerce hipertansiyon hastası var. Hastalar ‘’karaciÄŸer, böbreklerimi bozar’’, erkekler ise ‘’seksimi bozar (iktidarsızlık yapar)’’ diye ilaç almıyorlar. Bazı hipertansiyonlular limon, baÅŸa buz koyma, sarmısak veya sarmısak haplarıyla hastalığı tedavi etmeye çalışıyor.Tıbbi tedaviye ne kadar erken baÅŸlanır ve damarlar koruma altına alınırsa, harabiyet o kadar iyi önlenir. Tansiyonunu sarmısak hapı ile tedavi etmeye karkışan ve felç olan çok hastamız oldu. Ayrıca unutulmamalı ki ilaçlar hastalığı kontrol etmeye yarıyor. Tamamen tedavi etmiyor. Tansiyon normal deÄŸerlere düşse de ilaçların bırakılmaması gerekiyor. Düşük tansiyon da önemsenmeli mi? Hangi durumlarda dikkatli olmalı?Hipertansiyon genetik geçiÅŸli yani kuÅŸaktan kuÅŸaÄŸa taşınıyor. Genetik yatkınlık önemli bir faktör olsa da baÅŸka etkenler de tetikleyici. 20’li yaÅŸlardan itibaren kolestrolde yükselme eÄŸilimi ileriki yıllarda ortaya çıkacak hastalık için önemli bir haberci. Stres, sıcak veya soÄŸuk hava, sigara ve alkol kullanımı da önemli tetikleyiciler. Migren olanların da hipertansiyon hastalığına aday olduÄŸu kabul ediliyor. Stresle ilgisi var mı?Stresle adrenalin hormonu salgılanıyor bu da tansiyonu yükseltiyor. Sıcak ve soÄŸuk etkisi de biliniyor. Isı kaybını önlemek için damarlar kasılıyor. Bu kasma stres etkisi yapıyor. Sıcakta ısı kaybını önlemek için damarlar gevÅŸiyor. Terle su kaybı oluyor. Kimi hastalarda sıcak, kiminde soÄŸuk, kiminde stres ve aşırı yorgunluk tetikleyici etki yapıyor. Hipertansiyon ile yine genetik olan diyabet arasında da yakın iliÅŸki var. Bu yüzden ailesinde hipertansiyon hastalığı bulunanların kalori kısıtlaması yapmaları, tatlı, sigara ve alkolden kaçınmaları gerekiyor. Ä°deal tansiyon nedir?Bugün ideal kabul edilen kan basıncı 120-80 mmHg. Herhangi bir kiÅŸide kan basıncı uyku sırasında düşük, sinirli ya da heyacanlıyken yüksektir. Genellikle de normalin üst sınırı olarak kabul edilen deÄŸer 140-90 mmHg. Kanı kalpten dokulara taşıyan damar kan basıncı devamlı olarak 140-90 mmHg üzerinde seyrediyorsa hipertansiyondan bahsedilir. Hazırlayan: Mesude ERÅžANÂ