Hiçbir zaman şarkıcı olmayacağım

Güncelleme Tarihi:

Hiçbir zaman şarkıcı olmayacağım
Oluşturulma Tarihi: Kasım 13, 2011 00:00

Hüsnü Şenlendirici, altı yıl aradan sonra ikinci solo albümünü çıkardı.

Haberin Devamı

Ünlü klarnetçi, sevilen eserleri çaldığı “Hüsn-ü Hicaz” adlı çalışmada kendine ait bir şarkıya da yer verdi.

Solo albüm çıkarmayalı ne kadar oldu?
- Altı sene... Solo albümün zamanı geldi de geçiyordu. Aslında mayıs ayında çıkarmayı planlıyordum bu albümü ama ekime yetiştirebildik.

Müzik konusunda bir kısıtlamanız var mı?
- Belirli bir tarzım yok, rock da çalarım arabesk de. Ama kime çaldığıma dikkat ediyorum tabii. Bazen de aranjör ya da albüm yönetmeni arkadaşlarımı kıramıyorum, rica ettiklerinde gidip çalıyorum.

Bu sayede adınız ‘yardımsever sanatçı’ya çıktı...
- Ben zaten stüdyo müzisyeniyim. Tanınmamış isimlerle de çalışıyorum. Sonradan albüm haberleri geliyor işte “Hüsnü Şenlendirici albüme destek verdi” falan diye. O yüzden dikkat etmeye başladım artık.

Bu albümde size ait olan bir şarkı var. Neden sadece bir tane?
- Diğer şarkılarımı çok çalmıştım. Dinleyicilerime yeni bir şey sunmak için diğerlerini tekrar çalmadım.

Albümdeki şarkıları nasıl seçtiniz?
- Bu albüme çalmayı sevdiğim şarkıları koydum ve hiçbir müzik türü ayırt etmedim. Bestelerin hepsi değerli müzisyenlere ait zaten; Orhan Gencebay, Muharrem Ertaş, Adnan Ergil, Göksel Baktagir, Attila Özdemiroğlu, Aziza Mustafa Zadeh, Hasan Işakkut... Güzel bir repertuvar oldu.

KİMSEYİ KENDİME RAKİP GÖRMÜYORUM

Türkiye’de enstrümantal albümler pek ilgi görmese de sizin albümler iyi satıyor...
- Ben şarkıları çalıyormuş gibi değil, söylüyormuş gibi yorumluyorum.

Siz kendinizi diğer klarnet sanatçıları arasında nerede görüyorsunuz?
- Ben kimseyi kendime rakip görmüyorum. Bu sözüm yanlış anlaşılmasın; benim kimseyle rekabetim yok. Ben sadece kendimle rekabet ediyorum. Herkes kendine göre üfler...

Biz sizin sesinizi duymak da istiyoruz, şarkı söylemeyi düşünmüyor musunuz?
- Konserlerde canım isteyince söylüyorum. Evde de bir piyanom var, arkadaşlarım geldiğinde bazen oturuyorum başına, çalıp söylüyorum. Tamamen keyfime göre yani. Hiçbir zaman şarkıcı olmayacağım.

Müzik dışında farklı alanlardan teklif alıyor musunuz?
- Dizide oynamıştım bir ara, yine oyunculuk teklifleri geliyor. Ben klarnetime ve duruşuma zarar getirmeyecek her şeye açığım. Ama müzik ilk tercihim tabii...

Bunların dışında yapmak istediğiniz bir şey var mı?
- Bir karavan alıp müzisyenlerin olduğu yerlere gitmek, dağlar, ormanlar görmek istiyorum.

OĞLUM KLARNETE  BAŞLADI, OKULU ASTI

Çocuklarınızla aranız nasıl?
- Ergin’le çok iyi anlaşıyoruz, bende kalıyor çoğu zaman. Naz’la aramızdaki aşk ise anlatılmaz. Çok güzel bir şey baba olmak. Bir de ben erken yaşta baba oldum, Ergin geldiğinde 18 yaşındaydım.

Ergin sizin yolunuzdan yürüyor, değil mi?
- Evet, o da klarnet çalıyor ama bu bir taraftan da dezavantaj, çünkü okulu astı. Ben de okuyamadım... Benimle vakit geçirmesi çok önemli onun için, müzikal açıdan besleniyor. Benim ondan istediğim iki şey var, biri armoni dersi alması. Ben tam armoni öğrenmeye başlarken konservatuvardan atıldım, daha da öğrenemedim. Onun öğrenmesini istiyorum. Diğeri de İngilizce öğrenmesi. 

Boş zamanınız olmadı mı hiç İngilizce öğrenmek için?
- Boş zamanım var da üşeniyorum... Aslında istiyorum öğrenmeyi. Mesela yurtdışına konser vermeye gidiyorum, kendimi ifade edemiyorum. Kendimi ancak müzikle ifade edebiliyorum ama sahnede insanlara bir şeyler de söylemek istiyorum...

Haberin Devamı

HÜZNÜ SESLENDİRİCİ

Haberin Devamı

Klarnetin bu hüznünü nereye kadar yaşayacağız? Bize biraz umut lazım...
- Ama benim klarnetimde umut da var. En azından yer yer var... Bir internet sitesinde benim için ‘Hüznü Seslendirici’ yazmışlardı. Ama o aslında insanların kendi içindeki hüzün...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!