Güncelleme Tarihi:
- Müzik hayatımı borçluyum dediğiniz sanatçı kimdir?
- Öncelikle bu duyguları, genleri aracılığıyla bana aşılayan ve beni 11 yaşımda konservatuvara yazdıran sanatçı babam İsa Koç, eserlerini dinleyerek büyüdüğüm ve sanatsal anlamda gelişmeme neden olmalarından dolayı Orhan Gencebay, Edip Akbayram ve Zülfü Livaneli’ye borçluyum.
- Yeni şarkı yazarken ya da albüme hazırlanırken nelerden ilham alırsınız?
- İlham alabileceğiniz etkilenebileceğiniz o kadar çok şey var ki; baklava çaldıkları için hapis yatan çocuklar, yürüyüş yaptıklarında tazyikli su yiyen Tekel işçileri... Ama deprem ya da doğal bir afette de anında bir araya gelerek toplumsal dayanışmanın en güzel örneğini veren güzel ülkemin güzel insanları... Sazı bu resimlere bakarak çalabiliyorum.
- Peki, ‘Renkli - Türkçe’ albümünü yaparken nelerden etkilendiniz?
- ‘Renkli – Türkçe’ albümüm aslında kendiliğinden oluştu. Çünkü artık farklı bir şey yapmam gerekiyor diye düşünüyordum. Bu sırada plak şirketimin de önerisiyle, daha önce televizyon programıma konuk aldığım sanatçı arkadaşlarıma eşlik ederek oluşturduğumuz bir proje...
- Albümünüzdeki repertuvarınızı nasıl oluşturdunuz?
- Öncelikle birlikte düet yapacağım sanatçıya ve tabii ki benim bağlamama uygun olan eserlerin seçilmesi en önemli unsurdu. Ama şimdi dinlediğimde şarkıların yorumlandığı sanatçı ile çok iyi örtüştüğünü görüyorum.
SUS SÖYLEME BENİ ÇOK HEYECANLANDIRDI
- Düet yapacağınız isimleri nasıl seçtiniz?
- Bir şekilde daha önce çalıştığımız ve anlaşabileceğim sanatçılar olmasına özen gösterdim. Çünkü burada müziği beraber paylaşmak, birinin öne çıkmaması gerekiyordu. Komplekssiz bir çalışma diyebilirim bu açıdan baktığımda.
- Ekip bir araya geldiğinde nasıl bir çalışma yöntemi izlediniz?
- Aslında sanatçı arkadaşlarımızın yoğunluğundan dolayı çok fazla prova yapma şansımız olmadı. Hatta şarkıların tonlarını bile kafamdan belirledim, çünkü zaten yıllardır birlikte çalıştığım arkadaşlarım olduğu için şarkının neresinde nefes alacaklarını bile biliyordum.
- Albümün kayıt aşamalarını anlatabilir misiniz? Hiç zorluk yaşadınız mı?
- Yukarıda saydığım nedenlerden dolayı müzikal olarak bir sorun yaşamadım. Ancak günümüzün en büyük sorunu, zaman sorunu yaşadığımı söyleyebilirim.
- Albümde size en çok keyif veren düet hangisi?
- Hepsinden ayrı zevk aldım ama, Gripin’le yaptığımız ‘Sus Söyleme’ beni çok heyecanlandırdı. Çünkü yıllarca birlikte çalıştığım büyük usta Zülfü Livaneli’nin bestelediği şarkı ilk defa rock tınılarıyla buluşuyordu. Ve sonuç çok güzeldi bize göre.
- Birlikte çalışmayı en çok istediğiniz sanatçı kimdir?
- Ülkemizde neredeyse herkesle konser verdim, albümlerinde yer aldım. Ama ülkemiz dışında kültür olarak bize hiç de uzak olmayan Yunan müzisyen ve şarkıcıların dışında bağlamamı gösterebileceğim tüm dünya sanatçıları... Farklı bir şey diyorsanız Fazıl Say’la ortak bir projede yer almak isterim.
- Müzikte en büyük hayaliniz nedir?
- Hep kendi istediğim müziği yaptığım için hayallerimi de gerçekleştirdiğimi düşünüyorum.
PARADOKS’TA ALDIĞIM RİSK SANAT HAYATIMI BİTİREBİLİRDİ
- Tarzınızın dışına çıkıp hâlâ köklerinizi koruyabiliyorsunuz. Bunu başarmak için bir sanatçı neler yapmalı?
- Öncelikle kendi kültürünüzü tanıyıp, ona saygı duymanız gerekir. Bu ülke çok önemli ozan, şair, ressam ve kahramanları yetiştirdi. Buradan yola çıkarsanız gerisi çok kolay diye düşünüyorum.
- Kariyerinizin en zorlu süreci/anı neydi?
- 7 Karanfil, Yediveren/Anadolu, Yol Türküleri gibi sazı çok zorlamayan, çok satmış, benimsenmiş albümlerimden sonra yaptığım ve “Bağlama böyle çalınır mı?” dedirtip şaşkınlık yaratan ‘Paradoks’ albümümde aldığım risk, sanat hayatımı bitirebilirdi. O güne kadar duyduğuyla yetinen müzikseverler bağlamanın çok farklı kullanıldığı bu albümü baş tacı edince çok rahatlamıştım.
- Bundan sonraki projeleriniz nedir? Neler planlıyorsunuz?
- Şimdi konserler ve TV programlarına koştururken bir yandan da bir sonraki albümüme hazırlanıyorum ve eşimin, kızımın şikayet ettiği gibi kendime hiç zaman ayırmıyorum.
- Sonraki albüm nasıl olacak peki?
- Sinan Çetin’in yazıp yönettiği ‘Mutlu Ol, Bu Bir Emirdir’ adlı kısa filmde, klasik Batı müziği eserlerini sadece bağlamamla canlı olarak icra etmiştim. Performans çok ses getirince dinleyenlerimden bu eserleri albüm yapmam konusunda çok istek aldım. Ardından Klasik Türk Müziği bestecilerinin Dede Efendi, Itri gibi üstatların eserlerinin yer aldığı bir albüm çalışması hazırlamaya koyuldum.
Ahmet Koç, Renkli - Türkçe albümünde düet yaptığı tüm sanatçılarla 6 Haziran’da Jolly Joker İstanbul sahnesinde olacak. Biletler 28-55 lira, Biletix’te.