Herkes uyanırken ne söylediğini merak ediyor

Güncelleme Tarihi:

Herkes uyanırken ne söylediğini merak ediyor
Oluşturulma Tarihi: Kasım 15, 2009 00:00

Çoğu kişi ameliyata girerken operasyonun kendisinden çok, yapılacak anesteziden korkar. Aslında korkan sadece hastalar değil. Anestezi uzmanları da “korkan hasta”dan korkuyor. Çünkü masada kalma korkusuyla salgılanan hormonlar anestezik ilaçların da etkisiyle ciddi sorunlar çıkarabiliyor.

Haberin Devamı

Antalya’da yapılan Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği 43’üncü Ulusal Kongresi’nin Başkanlığını yapan Prof. Dr. Ülkü Aypar’a göre, bu korkunun azaltılmasında ilk adım, hastaların cerrahlarını gördüğü gibi anestezistlerini de tanıması.

HASTA ÖNCEDEN ANESTEZİ DOKTORUNU DA TANIMALI
Ameliyata girecek herkesin cerrahını tanımasının yanı sıra anestezi doktorunu da görmesi gerek. Ameliyatı programlı hastaların bir gün önce anestezi doktoru tarafından da muayene edilmesi gerekiyor. İskelet sistemi anomalisi olup olmadığı, başı, çene oranı, boyun uzunluğu, ağız yapısı, önemli bir hastalık geçirip geçirmediği, kullandığı ilaçlar gibi detaylar anestezi için çok önemli.
KORKAN HASTADAN   BİZ DE KORKUYORUZ
Türkiye’deki anestezi öncülerinden Sadi Sun, “Anesteziden korkan hastadan kork” derdi. Korkmamız için birçok neden var. Çünkü hastanın sağlık ve ameliyat konusundaki endişeleri, sonucun belirsizliği, ev ve yakınlarından uzaklaşma, ameliyat sonrasında ağrı korkusu olur. Ameliyat sırasında ağrı duyma, tam uyumadan ameliyatın başlaması, uyurken istemediği şeyleri söyleyebileceği, masada kalma korkusu ise anesteziye yönelik endişeler. Bu korkular, stres hormonları adrenalinin ve kortizolün salgılanmasını artırır. Bu iki hormonun etkisiyle kalbin kasılma gücü, mide salgısı, nabız hızı, beden ısısı, solunum hızı artar. Bu korkuların giderilmesi bazı istenmeyen olayların önlenmesinde etkili olur.
RİSK YOK DEMEK YANLIŞ
Doktorun, hastanın korkularını gidermesi, güvenini kazanması önemli elbette. Ancak yapılacak işlemi anlatırken anestezinin hiçbir şekilde risksiz olduğunu söylemesi doğru değil. Anestezi de yüksek risk taşıyan olaylardan biri. Öbür tarafa götürüp getirmek bir anlamda bizim elimizde. Yaşamla ölüm arasındaki ince çizgideyiz, her an öbür tarafa geçebilir. Eğitim almış, hastasına özenli yaklaşan bir anestezi doktoru hastanın kendini emniyette hissetmesini sağlar. Tıpkı bir pilot gibi...
BAĞIRAN, AĞLAYAN OLABİLİYOR
Hasta doktoruna güvenirse, huzurluysa, ruh sağlığı iyiyse huzurlu uyanıyor. Buna mukabil çok korkan, psikotik durumu bozuk, psikolojisi normal olmayan kişiler, kronik alkol alanlar, bazı ilaçları kullanan psikiyatrik vakalar uyanırken çok ajite olabiliyor. Çevreye aşırı bağırır çağırır, ağlar, bazen bilinçaltındakileri ifade eder. Hatta bazıları deliryum dediğimiz tabloya girer. Oryantasyon kaybı olur, dikkat ve belleği bozulabilir...
BİLİNÇALTI ORTAYA ÇIKABİLİR
Hastayı uyutmak için damardan verdiğimiz ilaçlar, santral sinir sistemini baskılayarak beyindeki merkezlerde çok güzel bir uyku hali oluşturur. Bu ilaçların verildiği sırada narkoanaliz dediğimiz, bilinçaltını ortaya çıkarma şeklinde konuşturma seansları yapılabilir. Aynı James Bond filmlerindeki gibi... Hastalar en yakınlarına bile itiraf edemediklerinin duyulmasından çekiniyorlar.
OLAN BİTENİ DUYANLAR VAR
Bazı ameliyatlardan sonra hastalar anestezi sırasında uyandıklarını, bu sırada ağrı duymasalar bile konuşulan şeyleri duyduklarını, bazen görüntü olarak algıladıklarını bazen de boğazlarında büyük bir patates varmış hissine kapıldıklarını ifade ediyorlar. Buna anestezi sırasında farkındalık diyoruz. Ağrı duyduğunu ifade eden çok az. Genelde duyduğu, gördüğü, vücudunu hareket ettiremediği, bağırmak isteyip bağıramadığını söylüyorlar. Hatta ABD’de ameliyat sırasında kendiyle ilgili söylenenleri duyup dava açanlar oluyor.

Haberin Devamı

MUTLAKA UZMAN ANESTEZİST YAPSIN

Haberin Devamı

Türkiye’de 2971 anestezi uzmanı var. 1400 kadarı Sağlık Bakanlığı, özel ve üniversite hastanelerinde görev yapıyor. Bu sayı yeterli değil ama sadece iki yıl eğitim alan tekniker veya hemşireler tarafından anestezi verilmesine kesinlikle karşıyım. Zaten yasak. Bu ancak, 6 sene tıp fakültesinden sonra en az 4 bazen de 5 senelik bir eğitim alan hekimler tarafından yapılmalı. Hastalara önerim, acil müdahaleler dışında, ameliyat olurken anestezistin bulunduğu yeri seçmeleri.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!