Her yıl bin kişi boğuluyor

Güncelleme Tarihi:

Her yıl bin kişi boğuluyor
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 20, 2009 11:11

Avrupa Acil Tıp Birliği Başkan Vekili Dr. Ülkümen Rodoplu, Türkiye'de deniz, göl, gölet, kanal, baraj gölü ve evlerdeki küvetlerde her yıl ortalama bin kişinin boğularak yaşamını yitirdiğini söyledi.

Dr. Rodoplu, havaların ısınmasıyla birlikte, Türkiye'de suda boğulmalarda belirgin artış görüldüğünü ifade etti.

Suda boğulmanın çoğunlukla 5-32 yaş arasında görüldüğünü belirten Rodoplu, Türkiye'de boğulmanın en sık görülen beşinci ölüm sebebi olduğunu kaydetti.

Acil servislere 10 yıl içerisinde yapılan başvuruların rakamsal istatistiklerini incelediğini anlatan Dr. Rodoplu, yaptığı bu incelemede Türkiye'de yılda ortalama bin kişinin boğularak yaşamını yitirdiğini tespit ettiğini dile getirdi.

Dr. Rodoplu, Türkiye'de deniz, göl, gölet, kanal, baraj gölü ve evdeki küvette boğulmanın, Avrupa ülkeleri arasında en fazla Türkiye'de görüldüğüne işaret ederek, “Türkiye'de ayrıca kova ve küvette sıkça çocuk ve bebek ölümleri de yaşanmaktadır. Suda boğulmanın en sık görüldüğü yaş grubu, 1 yaşın altındaki çocuklar ve ergenlik çağındaki gençlerdir” dedi.

HAVUZLARA DİKKAT

Son yıllarda büyük şehirler ile tatil yörelerinde özellikle siteler, oteller, apart, bahçeli ev sahipleri ve belediyelerin çok sayıda spor ve dinlenme havuzu yaptığını, buralarda kazayla oluşan ölüm olaylarında artışlar tespit edildiğini anlatan Dr. Ülkümen Rodoplu, şu bilgiyi verdi:
“Havuz kazalarına karşı yeterli tedbirler alınmadığını görüyoruz. Yasal boşluk vardır. Havuz kenarlarında düşme sonucu kırık, çıkık, burkulma ve kafa travması sonucu olumsuzluklar yaşanıyor. Özellikle erişkin yaş grubunda, havuz kenarında güneşlenirken, kalp krizi, ani kalp durması, solunum yetmezliğine sıkça rastlanıyor. Havuzlar toplu yaşam alanları olduğu için, meydana gelebilecek kazalar ve acil hastalıklar için ilk yardım temel yaşam desteği bilen profesyonel can kurtaranlar istihdam edilmelidir. Havuzların kenarları kaymayan malzeme ile donatılmalıdır. Havuz derinliği ne olursa olsun balıklama atlama engellenmelidir. Bu atlayış türü boyun ve kafa travmalarına neden oluyor. Havuz kenarlarına uyarıcı zorunlu levhalar konmalıdır. Kesi, kırık, çıkık, burkulma gibi durumlarda ambulans olay yerine gelenek kadar hasta veya yaralıya ilk müdahaleyi yapacak bir revir alanı yapılması lazım. Tabip odaları ile iş birliğiyle büyük havuzlarda hekim istihdamı sağlanmalıdır.”

SUDA BOĞULANA YAPILMASI GEREKEN İLK MÜDAHALE

Dr. Rodoplu, suda boğulma olayında sağlık ekipleri gelene kadar yapılması gerekenleri şöyle açıkladı:

“112 ambulansın acilen aranması lazım. Çevre güvenliği için meraklı insanların bölgeden uzaklaştırılarak, hasta veya yaralının rahatlaması için alan açılmalıdır. Yangın ve patlama riski varsa öncelikle ona karşı tedbir alınmalıdır. Suda boğulmuş kişinin yanına gelip, eğilip seslenerek ona hafif dokunarak şuurunun açık olup olmadığına bakılmalı. Hareket etmiyorsa, sırt üstü yatırın, sol elinizi alnına, sağ elinizin parmak uçlarını çene kemiğinde olacak şekilde başını geriye doğru çekin. Bu şekilde hava yolu açılır ve hastanın beynine oksijen gider. Bu pozisyonu koruyarak başınızı hastanın yüzüne doğru yaklaştırın. Göğsüne bakın, bu esnada kulağınızla nefes alıp almadığını dinlersiniz. Yüzünüzün bir kısmıyla nefes sıcaklığını hissedersiniz. Üç duyuyu kullanarak nefes alıp almadığını anlayabilirsiniz. Şayet nefes almıyorsa burnunu kapatıp, ağzınızla hastaya iki dolu nefes verin. Biz, buna yaşam kurtarıcı, hayat öpücüğü diyoruz. Boğulma anında en yakınındakiler bu yöntemi mutlak uygulamalıdır.”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!