’Her şey dahil’ ve rakı vurdu ’butik şarap’a yükleniyoruz
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 13, 2007 00:00
Güney bölgelerindeki turizm tesislerinde uygulanan her şey dahil sistemi ve rakıdaki çeşitliliğin şarap sektörünü olumsuz etkilediğini belirten Kavaklıdere Murahas Azası Ali Başman, seri üretimin yanı sıra butik üretime de ağırlık vermeye karar verdiklerini söyledi.
KAVAKLIDERE Şarapları Murahhas Azası Ali Başman, turizmde her şey dahil sistem, bunun getirdiği düşük kaliteli turist ve rakıda çeşitliliğin artmasının şarap sektörünü olumsuz etkilediğini bildirdi. Ali Başman, bu yıl yaz mevsimine erken girilmesi ve sıcakların yüksek seyretmesi nedeniyle bağ bozumuna iki hafta kadar erken girildiğini ve geçen haftadan itibaren şaraplık üzümleri almaya başladıklarını söyledi. Bu yıl şarapçılık sektörünün ekonomik durumunun diğer yıllara göre pek de parlak olmadığını ifade eden Başman, turizmin iyi gittiğini, fakat yüksek kaliteli turist sıkıntısının yaşandığını, bunun da şarap sektörünü olumsuz etkilediğini söyledi.
UCUZA RAĞBET: Başman, "Şarap satışlarında yaz aylarında güney bölgesi çok önemlidir. Her şey dahil sistem düşük kaliteli turist çekiyor ve her şey dahil sistemde ucuz şarap tüketiliyor. Her şey dahil olunca ve kalitesiz turist gelince oteller rekabet nedeniyle ucuz gıdaya ve ucuz şaraba yöneliyor. Şarap lüks bir tüketim olunca sektör olumsuz etkileniyor" diye konuştu. Şarap sektörünü olumsuz etkileyen diğer bir konunun da rakı olduğunu anlatan Başman, "Türkiye’de rakı üretimi çok gelişti, rakıda çeşide gidildi. Türk toplumu da rakıya ayrı bir önem verdiği için, rakı pazarında da yeni çeşitler çıktığı için, tüketici buna yöneldi. Böylece rakı satışları şarap satışlarının önüne geçti. Bilhassa rakı beyaz şarabın rakibi haline geldi. Bütün bunlar sektörümüzü çok olumsuz etkiledi" dedi.
BÜTİK ÜRETİM: Pazarda rakı ile yarışabilmek için kalite ve çeşitliliğin artırılması gerektiğine işaret eden Başman, bu çerçevede Kavaklıdere’nin Türkiye’nin değişik bölgelerinde, yüksek kaliteli üzüm çeşitleri üzerinde çalıştıklarını bildirdi. Değişik iklim özellikleri gösteren bölgelerde Anadolu ve Avrupa üzüm cinsleri yetiştirdiklerini anlatan Başman, her üzümün ayrı bir şarap ortaya çıkarttığını kaydetti. Başman, "İşte biz bu tatları yavaş yavaş çıkartmaya başlıyoruz. Biraz daha kaliteyi yönelik, Avrupa standartlarına yönelik ürün geliştireceğiz. Bu da bize hem iç pazarda, hem de ihracatta güç verecek" diye konuştu.
YÜZDE 20 İHRACAT: Türkiye’de üretilen şarabın ancak yüzde 20’sinin ihraç edildiğine işaret eden Başman, sektörün mutlaka yurtdışına açılması ve marka yaratılması gerektiğini kaydetti. Başman, "Anadolu’da şarap yüzyıllardır var, şarabın ana vatanı Anadolu. Fakat bunu değerlendirememişiz, bir Şili, Avustralya şarabı gibi bir marka, kalite ve tat maalesef oluşturamadık. Bu ancak bölgesel şarapçılık yaparak, kaliteyi yükselterek ve bunu sunarak olabilir" dedi. Kaliteyi artırmak için Kavaklıdere olarak seri üretimin yanı sıra "butik şarapçılığa" da ağırlık vereceklerini ifade eden Başman, şunları söyledi: "Milyon şişeli üretimin yanı sıra birkaç yüz şişeden oluşan, özel üzüm cinslerinden, özel şaraplar üreteceğiz. Bunların bağlarını diktik, Türkiye’nin yaklaşık 8 bölgesine ayrı ayrı bağlar oluşturduk. Her bölge için ayrı cinsler hazırladık. Ege bölgesinde diktiğimiz değişik üzüm cinslerinden deneme üretimleri yapacağız. Milyon şişelerden, butik üretime geçiyoruz. Butik Türkiye’de anlaşıldığı gibi küçük üretim değildir. Butik özene, bezene yapılan iş demektir."
’Sağlıklı’ diyelim rakıyla rekabet edelim
KAVAKLIDERE Şarapları Murahhas Azası Ali Başman, pazarda rakı ile rekabet edebilmek için şarabın tanıtımının "sağlıklı içki" olarak yapılması gerektiğini kaydetti. Ali Başman, şöyle konuştu: "İçki aslında bir kültür meselesi. Yüksek alkollü içkiler genelde yemekten önce veya sonra aperatif olarak alınır. Yemek esnasında genellikle düşük alkollü bir içki olarak şarap içilir. Fakat bu kültürü Türkiye’ye ne kadar getirebiliriz. Bizim yemek kültürümüz farklı, Türk mutfağında meze çok önemli. Meze denildiği zaman da rakı giriyor araya. Bu da bizim sektörü olumsuz etkiliyor."
UCUZA RAĞBET: Başman, "Şarap satışlarında yaz aylarında güney bölgesi çok önemlidir. Her şey dahil sistem düşük kaliteli turist çekiyor ve her şey dahil sistemde ucuz şarap tüketiliyor. Her şey dahil olunca ve kalitesiz turist gelince oteller rekabet nedeniyle ucuz gıdaya ve ucuz şaraba yöneliyor. Şarap lüks bir tüketim olunca sektör olumsuz etkileniyor" diye konuştu. Şarap sektörünü olumsuz etkileyen diğer bir konunun da rakı olduğunu anlatan Başman, "Türkiye’de rakı üretimi çok gelişti, rakıda çeşide gidildi. Türk toplumu da rakıya ayrı bir önem verdiği için, rakı pazarında da yeni çeşitler çıktığı için, tüketici buna yöneldi. Böylece rakı satışları şarap satışlarının önüne geçti. Bilhassa rakı beyaz şarabın rakibi haline geldi. Bütün bunlar sektörümüzü çok olumsuz etkiledi" dedi.
BÜTİK ÜRETİM: Pazarda rakı ile yarışabilmek için kalite ve çeşitliliğin artırılması gerektiğine işaret eden Başman, bu çerçevede Kavaklıdere’nin Türkiye’nin değişik bölgelerinde, yüksek kaliteli üzüm çeşitleri üzerinde çalıştıklarını bildirdi. Değişik iklim özellikleri gösteren bölgelerde Anadolu ve Avrupa üzüm cinsleri yetiştirdiklerini anlatan Başman, her üzümün ayrı bir şarap ortaya çıkarttığını kaydetti. Başman, "İşte biz bu tatları yavaş yavaş çıkartmaya başlıyoruz. Biraz daha kaliteyi yönelik, Avrupa standartlarına yönelik ürün geliştireceğiz. Bu da bize hem iç pazarda, hem de ihracatta güç verecek" diye konuştu.
YÜZDE 20 İHRACAT: Türkiye’de üretilen şarabın ancak yüzde 20’sinin ihraç edildiğine işaret eden Başman, sektörün mutlaka yurtdışına açılması ve marka yaratılması gerektiğini kaydetti. Başman, "Anadolu’da şarap yüzyıllardır var, şarabın ana vatanı Anadolu. Fakat bunu değerlendirememişiz, bir Şili, Avustralya şarabı gibi bir marka, kalite ve tat maalesef oluşturamadık. Bu ancak bölgesel şarapçılık yaparak, kaliteyi yükselterek ve bunu sunarak olabilir" dedi. Kaliteyi artırmak için Kavaklıdere olarak seri üretimin yanı sıra "butik şarapçılığa" da ağırlık vereceklerini ifade eden Başman, şunları söyledi: "Milyon şişeli üretimin yanı sıra birkaç yüz şişeden oluşan, özel üzüm cinslerinden, özel şaraplar üreteceğiz. Bunların bağlarını diktik, Türkiye’nin yaklaşık 8 bölgesine ayrı ayrı bağlar oluşturduk. Her bölge için ayrı cinsler hazırladık. Ege bölgesinde diktiğimiz değişik üzüm cinslerinden deneme üretimleri yapacağız. Milyon şişelerden, butik üretime geçiyoruz. Butik Türkiye’de anlaşıldığı gibi küçük üretim değildir. Butik özene, bezene yapılan iş demektir."
’Sağlıklı’ diyelim rakıyla rekabet edelim
KAVAKLIDERE Şarapları Murahhas Azası Ali Başman, pazarda rakı ile rekabet edebilmek için şarabın tanıtımının "sağlıklı içki" olarak yapılması gerektiğini kaydetti. Ali Başman, şöyle konuştu: "İçki aslında bir kültür meselesi. Yüksek alkollü içkiler genelde yemekten önce veya sonra aperatif olarak alınır. Yemek esnasında genellikle düşük alkollü bir içki olarak şarap içilir. Fakat bu kültürü Türkiye’ye ne kadar getirebiliriz. Bizim yemek kültürümüz farklı, Türk mutfağında meze çok önemli. Meze denildiği zaman da rakı giriyor araya. Bu da bizim sektörü olumsuz etkiliyor."