Ayşe Şule BİLGİÇ
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 26, 2006 00:00
Motosikletler ile gerçek motosiklet sevdalısı arasında her zaman özel bir bağ vardır. Hele bu sevdalı kendi motoruna kavuştuğunda artık onların arasında kolay kolay kimselerin bozamayacağı bir duygusallık hasıl olur. Hatırlıyorum ki ilk motorumu aldığımda, binmediğim zamanlarda bile saatlerce motorumun yanında durup ona bakıyordum.
Üzerine konan bir toza bile tahammülüm yoktu. Hala da çok sevmem kirli motorları, gelin siz de sevmeyin.
MOTOSİKLETLER DE KÜSER
Çünkü ilgi gösterilmeyen motorlar küser. Ona ruhsuz, metal bir külçe muamelesi yaptığınız an büyük bir hatanın içinde olduğunuzu unutmayın. Sizi kilometrelerce, sağlıklı ve konforlu bir şekilde sırtında taşıyacak olan motosikletinizi zaman zaman, hatta mümkünse her fırsatta şımartmakta, onun gerekli bakımlarını yapıp, silip parlatmakta sayısız fayda var. Peki bir motosiklet nasıl şımartılır?
Öncelikle motosikletinize bu şımartma işlemi için en az 3 saatinizi ayırın. Bu sizin için de gerçek bir rehabilitasyon olacaktır. Bu 3 saatlik şımartma seansı başlamadan önce de bir ön hazırlık yapmanız ve kullanacağınız ekipmanları temin etmeniz ya da hazırlamanız gerekir. Peki nedir bu şımartma ekipmanları? En basit hali ile şunları sayabilirim.
1) Tercihen bolca akan hortum ile kullanabileceğimiz şebeke suyu, olmazsa birkaç kova su.
2) Motosikletinize layık gördüğünüz mis kokulu genel kaporta temizlik şampuanı(bu motosikletler için özel üretilen şampuanlardan olabileceği gibi, yumuşak bir sıvı sabun ya da bildiğimiz insan şampuanı da iş görür)
3) Küçük bir fırça(diş fırçası uygundur)
4) Köpürtmek için irice bir sünger parçası,
5) Kurulama bezleri (Tercihen bol miktarda)
6) Plastik yüzeyler için parlatıcı
7) Pasta cila
8) Egzoz temizleme kimyasalı (Pek çok markanın mevcut)
9) Gaz yağı
10) Motosikletin altına girebilecek alçaklıkta bir legen
11) Zincir yağı
12) Bir boş kova
Bu ekipmanları siz kendi zevkinize ve keyfinize göre geliştirebilir ve bu şımartma seansını kendinize özel bir hale getirebilirsiniz. Bence bir sakıncası yok yani.
Peki ne yapacağız bu malzemeleri? Öncelikle şımartılacak motosiklet hareket alanı uygun düz bir zemine alınır. Tercihen pembeleşinceye kadar, orta ateşte, ay ne diyorum ben ya, tercihen orta sehpaya alınır. Orta sehpanız yoksa eziyet bol demektir. Orta sehpada ’aman allahım sahibim beni şımartacak sanırım’ diye yüreği güp güp atan ve yanakları bir güzel pembeleşen motosikletinizi ilk iş biraz ıslatmak olacaktır. Islanan motosikletimizi kovaya koyduğumuz yarım su ve şampuan karışımı ile, sünger yardımıyla köpürtüp, kaba kirlerin, pis ve pasakların yere süzülmesi bir güzel izlenir. Duru su ile köpükten arındırılıp kurulama bezleri ile her yeri mıncıklanan şanslı motosiklet için şimdi hassas bölgelere dokunma, ayrıntı ile uğraşma vakti gelmiştir. Bu esnada nacizane tavsiyem telefonlarınızı kapatın. Ve motosikletinizle aranızdaki duygusal kıpraşımları hissetmeye ve bu anın tadını çıkarmaya çalışın.
ZİNCİR ÖNEMLİ: Motosikletin kaba temizliği bittikten sonra ilk iş zincir belasına çeki düzen vermekte. Bela dediğime bakmayın, konu motosiklet olunca buna da tatlı bela diyebiliriz. Şimdi ekipmanlarımızı dizdiğimiz tarafa doğru, leğen, gaz yağı, diş fırçası, zincir yağı bir adım öne çıksın diye bağırmamız gerekiyor. Öne çıkan bu malzemeyi nasıl kullanacağız? Önce küçük leğenimizi zincirin altına gelecek şekilde yerleştiriyoruz. Gaz yağı ve fırçayı elimize alıp fırçayı gaz yağına batırmak ve zincirin üzerindeki tortulaşmış yağları sökmek için var gücümüzle çabalıyoruz. Akan yağlar ise önceden akıl edip aşağıya yerleştirdiğimiz leğene aktığı için çevre ile de hala dost olduğumuzu söyleyebilirim. Bu arada gaz yağı yerine piyasada satılan zincir temizleme ürünlerini de kullanabilirsiniz. Bence deneyin hangisi hoşunuza giderse zincir şımartma işlemini onunla yaparsınız. Temizlenen zinciri zincir yağımız ile bir güzel de yağladığımızda bu işlem de gerçekleşmiş demektir. Bu arada ortalama her 200-300km.de bir zinciri yağlamak zincirin ömrünü uzatmak için önemlidir, unutmayın.
ZİNCİR YAĞLAYICI SİSTEM: Eğer şu periyodik olarak zincir yağlama işi canınızı sıkıyorsa Loobman adlı bu sistemi yarım saatinizi ayırıp motosikletinize monte edebilirsiniz. Her motosiklete uygulanabilen bu basit sistemi her yağ ile kullanabiliyorsunuz. Yapılan bir araştırmaya göre normal yöntemlerle ömrü 18 bin mil olan zincir bu sistemle her gün kendiliğinden yağlanarak 27 bin mil kullanılmış. Ayrıntılı bilgiyi www.chainoiler.co.uk sitesinde bulabilirsiniz.
EGSOZLAR PIRIL PIRIL: Egsoz motosikletin en eski görünen parçasıdır her zaman. Buram buram yanan zavallıcık ne yapsın, doğal olarak sararıp soluyor. Ancak onu da parlatmak, pırıl pırıl tutmak imkansız değil. Piyasada özel egzos temizlemek ve parlatmak için satılan ürünler hiç de fena sonuç vermiyor. Bakın fotoğrafta bir örneği de var.
ZAFER TURU: Üstünden yük kalkmış gibi hafifleyen, kendini aktif dinamik ve heyecanlı hisseden motosikletinizle, kask takıp, mont ve diğer ekipmanlarınızı da giymek koşulu ile küçük bir tur atmak gerekir. Yok yok yanlış anlamayın daha işimiz bitmedi. Çok küçük bir turdan bahsediyorum, şöyle bir dönüp gelmek bahsettiğim. Sebep mi? Kuruladığınız sandığınız ama her yerine su girdiği ve hareket etmediği sürece çıkamayı düşünmeyen yerlerdeki suları da çıkarabilmek ve yıkama işlemi sırasında sağlıksız bir durumun ortaya çıkıp çıkmadığını anlamak için. Bunu yaparken genel düşünce ’aman bi dönüp gelicem ne kaskı ne montu yahu?’ dur da o yüzden kaskınızı ve montunuzu giymek sureti ile dedim. Bu turun adına Zafer turu diyorum ben. Vibrasyon ile motorun gözle göremediğimiz yerlerindeki sular da kendini dışarı atıktan sonra, olay mahaline geri dönüldüğünde kaporta da az önce özene bezene sildiğiniz pek çok yerde lekeler göreceksiniz. Kuru bir bezle bu lekeleri de kuruladıktan sonra ince işçiliğe, pasta cila işlemine ve plastik yerlerin parlatılması işlerine dalabilirsiniz. Lastikler için önemle söylemek istediğim şey lastikleri parlatayım, ışıl ışıl olsun derken, lastiğin yerle temas eden yüzeylerine de bu parlatıcılardan süreyim demeyin, hatta yanaklarını parlatırken alta doğru akmasına izin vermeyin, çünkü bunu atlarsanız bu şımarma esnasında fazla şımarttığınız lastikler yerle tutunma işlevini gerçekleştirmeyecek ve ilk zafer turunuzda muhtemelen kendiniz yerde bulacaksınız demektir.
Benim bu anlattığım şımartma işlemini istediğiniz kadar teferruatlandırabilir, kişiselleştirebilirsiniz. Unutmamak gereken en önemli şey; her motosikletin bu şımartılmayı hak ediyor olması. Motosikletinizi şımartın!
Avrupalı minikler Türkiye’deydi
Avrupa Motokros Şampiyonası’nın 5. Ayak’ı,23 Temmuz 2006 Pazar günü Hezarfen Havaalanı’nda start aldı. İlk 4 Ayak’ı Romanya, Slovenya, Hollanda ve Bulgaristan’da gerçekleşen Şampiyona’nın 5. Ayak’ı olan Türkiye ayağını miniklerin birbirinden güzel görüntülerine sahne oldu. 16 ülkeden toplam 47 yarışçının, 65 cc ve 80 cc olmak üzere 2 farklı kategoride mücadele ettiği Avrupa Motokros Şampiyonası’nda Türkiye’yi; Ata Nurcan, Marco Wick, (80 cc) ve Harun Çabuk (65 cc), yiğit Kızıl, Onay Kut Güzel temsil ettiler.
Türkiye Motosiklet Federasyonu’nun düzenlediği yarışta, 65 cc’de 8 - 11 yaş, 80 cc’de 11 - 15 yaş sınırı var. Ülkemiz adına katılan 4 Türk yarışmacının da ilk üç dereceye giremediği yarışta 65cc’de birincilik Rusya’nın, 80cc’de İtalya’nın oldu.