Güncelleme Tarihi:
Türkiye Ulusal Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği Yönetim Kurulu, 4-10 Nisan arasında kutlanan Dünya Alerji Haftası nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.
Alerjik hastalıkların çoğunlukla kronik hastalıklar olduğu, diğer kronik hastalıklardan farklı olarak daha az ölümcül seyrettiği belirtilen açıklamada, “Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de alerjik hastalıkların görülme sıklığı giderek artmaktadır. Veriler, toplumumuzda her 4 kişiden 1'inin alerjik hastalıklardan etkilendiğini göstermektedir” denildi.
Alerjik hastalıkların, hem genetik hem de çevresel faktörlerin ortaklaşa etkileşimi ile oluştuğu, bu hastalığın görülme sıklığındaki artışın, modern yaşamın getirdiği yeni alışkanlık ve tutumlar ile ilgili olduğu ifade edilen açıklamada, bu artışın özellikle çocukluk yaş grubunda daha belirgin olduğuna dikkat çekildi.
Astım, alerjik nezle, ürtiker (kurdeşen, dabaz), anafilaksi (allerjik şok), atopik dermatit (alerjik egzema), besin, ilaç, böcek alerjilerinin alerjik hastalıklar olduğu belirtilen açıklamada, şunlara işaret edildi:
“Alerjik hastalıkların tümü, yaşam kalitesine olan olumsuz etkileri ve sosyoekonomik yükleri nedeni ile önemli bir sağlık sorunu olarak kabul edilmektedir. Takip ve tedavilerinde, hekim ve hasta-aile eğitiminin önemi büyüktür. Bu grup hastalıklar çoğunlukla sağlık hizmet ve sistemlerinin yetersizliğine bağlı olarak, alternatif ve tamamlayıcı tedavilerin en fazla kullanıldığı alanlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır.”