Güncelleme Tarihi:
Oyunculuk uzun yıllar devam edeceğin bir kariyer yolu olarak yerleşti mi hayatına?
- Oyunculuk çok keyifli. O beni bırakmazsa ben elimden geldiğince kendimi geliştirip bu yolda devam etmek istiyorum. Bu konuda yeteneğim olduğunu da söylüyorlar ama bu iş kendime bir şeyler katıp devam edebilirsem keyif verir. Şimdi, her hareketimde bir adım daha attığımı hissediyorum. İzlerken de kendimde bunu görüyorum. Ama hani tıkandığım bir yer olursa, rezil etmem kendimi.
Peki oyunculuğunla ilgili olarak kapısını çalıp fikir danıştığın biri var mı?
- Bir süredir Ümit Çırak’tan oyunculuk dersleri alıyorum. Onun dışında İpek Bilgin ve kızı Çağ Çalışkur bu anlamda benim için önemli isimler. “Ezel”in seti de zaten okul gibi. Setteki diğer oyuncu arkadaşlarım çok profesyoneller. Onları izlerken duyguya nasıl giriyorlar, ne yapıyorlar, oynarken ne kadar yükseliyorlar ya da mimiklerini ne kadar kullanıyorlar; bunlara dikkat ediyorum. Bu işin matematiğini gözlemleyerek de çözüyorum.
“Ezel” nasıl gidiyor?
- Yoğun ama çok keyifli. Ekibimiz çok güzel, maşallah diyeyim. “Ezel” bitmesin istiyorum. Bu ekibin güzelliği, profesyonelliği, senaryosu; bunlar bulunmaz nimet. Bir de ilk işim olduğunu düşünürsek bu proje benim için rüya gibi bir deneyim.
İYİMSER VE BİRAZ SAFIM
Şebnem de dizide artık daha bir ön planda sanki...
- Evet. Dizi başladığı zaman Ezel’e kahve getir, çay götür işlerine bakıyordum. (Gülüyor) Şimdi daha fazla rolüm var ve olumlu yorumlar da alınca kendimle gurur duyuyorum. Kendimi “Doğru yoldasın, devam et” diye cesaretlendiriyorum.
Şebnem karakteriyle aranızda nasıl bir ilişki var?
- Şebnem’le dişi olmamızın dışında hiçbir ortak noktamız yok. Beklentileri, yaptıkları, hedefleri benimkilerle hiç bağdaşmıyor.
Sen kendini nasıl tanımlarsın?
- Hareket etmeyi seven, yerinde duramayan, bir şeyler yaratmaya bayılan biriyim. Onun dışında iyimser, biraz saf... Yani bilmiyorum, böyle kendimi tarif ederken megaloman gibi hissediyorum. Olumsuz bir yönümü görmüyorum zaten. Olumsuz olduğunu hissettiğim şeyleri düzeltmeye çalışan biriyim. İyi bir kızım ben işte! (Gülüyor)
Hareketi gerçekten seven birisin, Becel reklamlarındaki o halin rol değil belli ki. Gerçekten her yere yürüyerek mi gidiyorsun?
- Fırsat fırsattır; hareket edebildiğim kadar ediyorum. Kendime hedefler belirliyorum. Mesela vaktim varsa, o gün beni bağlayan veya kısıtlayan bir şey de yoksa, en uzak yere bile yürüyerek gitmeye çalışıyorum.
ERKEĞİM, VARLIĞIMA MUHTAÇ OLMALI
Romantik biri misin?
- Bir yanım romantik ama bir yanım da çok mantıklı. Kendimi çok çabuk uyandırırım hayalden. Aşık olup ayakların yerden kesilme hali yok bende. Belki bir gün olur ama şu an için zaten öyle bir şeye inancım da yok.
Aşka mı inancın yok?
- Her şeyi unutup birine aşık olmak bana göre mi, öyle bir şey yaşar mıyım bilemiyorum. İnsanların anlattığı, tarif ettiği aşkı ben daha yaşamadım.
Bir erkekte seni neler etkiler?
- Güçlü bir karakteri olmasını isterim, en çok ona önem veririm. Ufak şeylere takılıp kompleksler yaratan bir adamla hiçbir şekilde yapamam. Özgüveni olmalı. Olmazsa da ben yardımcı olurum. (Gülüyor) Onun dışında benim varlığıma da muhtaç olmalı; bunu hissetmeliyim. Bir de erkeğin benden daha güçlü olması gerektiğini düşünüyorum. Omzuna yaslanıp derdimi anlattığımda bana destek olacak birisi olmalı...
TEKNOLOJİNİN ESİRİ DEĞİLİM
Teknolojiyle aran nasıl?
- Teknoloji benim için bir maşa. Bir Twitter hesabım var; orada tam formumdayım! Onun dışında teknolojinin esiri değilim. Kolaylık sağladığı kesin ama bence birçok insanın emeğini de hiçe sayıyor.
Ne gibi mesela?
- Mesela metroda jeton satarak para kazanma fırsatına muhtaç insanlar var ama biz jetonu makinelerden alıyoruz. Teknoloji artık her şeyin çok fazla içine giriyor. İnsanlar teknoloji yüzünden hareket etmek nedir bilmez olmuş. Her şey ayağının altında! Eve telefonla ya da bilgisayardan siparişle yemek söyleyenler var. Ben ise gidip almayı tercih edenlerdenim.
YALNIZ KALMAK İSTEMEM
Gelecek planların arasında aile kurmak da var mı?
- Tabii ki. Yalnız kalmak istemem.
Peki ya çocuk?
- Ara ara düşünüyorum da, çok zor... Çocuk sahibi olmak çok güzel ama her şeyiyle dört dörtlük birisi olmam gerekir. Çocuk dediğim zaman Bade durur; çocuk devam eder. Kendimi daha yeni keşfediyorum ben.
“Bade durur; çocuk devam eder” dedin. Nasıl bir durmaktan bahsediyorsun?
- Yani çocuk olduğunda ben kendimi unuturum. Benim için çocuk işi bırakmak olmamalı, çünkü çocuğun bakımı için bir yandan çalışmalıyım. Bir de şu var: Şu anda yaptığım işle çocuk bir arada gidecek bir şey değil. Zamanı var, epey bir zamanı var. Daha ben çocuğum, değil mi?
OBEZİTEDE 1. SIRADAYIZ
Becel’in marka yüzü olan Bade İşçil, Dünya Kadınlar Günü öncesinde tüm kadınları sağlıkları için ‘hareket etmeye’ çağırdı. Geçtiğimiz pazar günü Antalya’da düzenlenen 6. Runtalya Maratonu’nda 10 km. yürüyen güzel oyuncu, “Türkiye’de her 100 kadından yaklaşık 32’si şişman. Obezite konusunda Avrupa ülkeleri arasında birinci sıradayız. Kadınlarımızı özellikle kalp sağlıklarını korumaları için hareket etmeye davet ediyorum. Daha çok hareket ederek, dengeli beslenerek ve stresi azaltarak daha sağlıklı bir hayat yaşayabilirler” dedi.