Güncelleme Tarihi:
Tuba Ünsal fotoğrafları için tıklayınız
n Aynı anda birçok projede yer alıyorsunuz...
- "Çocuk" filminde oynuyorum. Yapımcısı Sinan Çetin, yönetmeni Onur Ünlü... Rol arkadaşım "Babam ve Oğlum"daki Ege Tanman. Çok keyifli gidiyor. "Çocuk"ta oynadığım Rüya, komik bir karakter, ama fantastik bir film. Zekice yazılmış bir proje. Onur Ünlü, sinemanın altın çocuğu olarak nitelendirilebilecek bir yönetmen. Murat Şeker’in yönettiği "Plajda" filmi de çok eğlenceli bir gençlik ve komedi filmi. "Suluboya" ise bir sene önce yaptığım bir projeydi. Bu çok önemli bir sanat filmi. Venedik’te geçen bu filmin enteresan bir hikayesi var. Aynı anda Fox’taki dizim "Yemin" devam ediyor. Yönetmenimiz Sadullah Celen, çok pratik ve çok yetenekli.
Oldukça huzurlusunuz. Sizdeki bu değişim nasıl gelişti?
- Ben artık büyüdüğümü ve genç kadınlığa doğru adımımı attığımı hissediyorum. Hayatta yalnız kalabilmeyi öğrendiğim bir dönemdeyim. Arkadaşlarımla güzel ve keyifli vakit geçiriyorum. Ayrıca iş anlamında da geleceğimle ilgili çok sağlam adımlar attım.
Umut Elçioğlu, Kenan Doğulu, Ozan Sevindik ile birlikte olduğunuz, Yalın’la tekrar barıştığınız yazıldı. Şimdi hayatınızda kim var?
- Ozan Sevindik kim? Tanımıyorum bile. Ben de dün internette gördüm. Bu kadar yoÄŸun çalışırken hakkımda neler yazılıyor! Tabii ki vakit bulduÄŸum zamanlar, küçük ve güzel flörtler var... Bu flörtlerin adına aÅŸk demek, biraz haksızlık gibi geliyor önceki iliÅŸkilere. Bu aÅŸka da haksızlık. Ben aşık olduÄŸum biri varsa, açıkça çıkıp söylüyorum. Bugüne kadar hiçbir ÅŸeyi saklayamadım. Evet uzun süredir hayatımda aÅŸk yok.Â
Bizim algılayamadığımız, sizin yüreğinizde ne var?
- İmajım kolay ilişki kurabilen, çok kolay aşık olabilen, gezip tozan, çok fazla sorumluluk sahibi olmayan bir genç kız. Ben aslında çok zor ilişki kurabilirim, çok zor aşık olabilirim, ilişkilerimde utangacımdır ve çok rahat değilimdir.
Aksel Goldenberg, Mustafa Sandal, Cem Cantaş, Yalın, Arben İçli, Kenan Doğulu... Yüreğinizdeki gerçekler nedir?
İlişkilerinin başlama ve bitme noktasını tetikleyen şeyler neler?
- O bir dönem, bir illüzyon. Aşkla ilgili aslolan karşındaki kişi değil, senin ona yüklediğin anlamdır. Hayatındaki o dönemle ve yaratmak istediğinle ilgilidir.
Bir ilişkiniz başlıyor, diğeri bitiyor...
- Hayır! Bittiği için diğeri başlama şansına sahip oluyor.
Karma’da bir felsefe vardır; tepkiselliği azalttığımız zaman gerçek içimizi dolduran, hayatta bize huzur veren enerji alanından, o güzel ışıkları manevi bedenimize alabiliyoruz. Ben proaktif kişiliğe bürünmeye çalışıyorum. Yani manevi huzuru yaşadığımız bir yaşam...
Sizi sosyetik mekanlarda eğlenirken görüyoruz. Diğer Tuba’nın sosyal yaşamı nasıldır?
- Örneğin setten çıkıp iki kız arkadaşımla birlikte Rock’n Coke’a gittim. Franz Ferdinand’ı izledim. En önde konseri izlerken bir anda arkadaşıma dönüp "Şu an genç olduğumu hissettim" dedim. Bütün gece boyunca zıp zıp zıpladım. Tromboline çıktım. İngiltere’deki Glastonbury Müzik Festvali’ne katılamadım ama Amsterdam’daki Sensation White Dance Party’ye gittim. Çok eğlenceliydi. Güzel, kaliteli müziğin olduğu yerlerde eğlenmeyi seviyorum. Üniversiteli Tuba’nın yaşadığı hayat da hoşuma gidiyor.
Sadelik arıyorum
İşin ne kadar şaşaalı ise, özel hayatında o kadar sadelik arıyorsun. Kitap okuyup kahve içmek beni gerçekten mutlu ediyor mesela. Ama Budha değilim, ermedim de... 26 yaşında bir gencim ve tabii ki eğleniyorum. Çocuk sahibi olmak da istiyorum. Bu isteğimi şu an oynadığım "Yemin" dizisinde tatmin ediyorum gerçi. Sette üç aylık bir bebeğim var; benim kucağımda huzurlu oluyor ve susuyor. Biraz daha büyük çocuk duygumu da "Çocuk" filmi setinde gideriyorum.
Aşk yaşamak isteyince hayali sevgilime yemekler yapıyorum
Angela Monet diyor ki "Müziği duyamayanlar dans edenlerin deli olduğunu düşünüyorlardı"... İçimde yaptığım kişisel yolculuğu göremeyen insanlar işte beni bir gölge olarak görebilirler, ama ben hepsinin çok ötesinde bir şeyler yaşıyorum. Aşk yaşamak istediğimde kendi kendime bir aşk yaratıyorum; hayali sevgilimle kavga ediyorum veya ona yemekler yapıyorum.