Hayatımda aşk yok!

ASUMAN KRAUSE FOTOĞRAFLARI �

*  Hikayen Almanya’da başlıyor, biliyoruz. Ama Almanya’dan niye geldin, bu kısmı bilmiyoruz...     �

- Ben gelmedim, annem kesin dönüş yaptı. Babam Alman. Annem ayrılmaya karar veriyor, sonra da Türkiye’ye dönüyor. Ben yeni doğmuşum. Ablam var, Jasmin. O da 6 yaşında. Mahkeme ona “Kiminle kalmak istersin” diye soruyor, ‘babamla’ deyince onunla kalıyor. Ben annemle Türkiye’ye dönüyorum. Sonra babam geliyor anneme, “ıki kardeşi ayırmayalım, Asu’yu bana ver” diyor. O zaman ilkokul 1’e gidiyorum. Ben de ağlıyorum “ablamı özledim” diye, annem karşı çıkamıyor. Almanya’ya dönüyorum, 17 yaşıma kadar kalıyorum.

*  17 yaşında neden döndün peki, güzellik yarışması için mi?  �

- Yok canım. Annem geldi yine, “Yeter bu kadar, dönüyoruz” dedi pat diye. Beni, ablamı, onun çocuklarını falan herkesi topladı apar topar...

*  Ablanın çocukları mı?  �

- Evet. Ablam 17 yaşında hamile kaldı. Haber geldiğinde üç aylık hamileydi. Annem bunun üzerine “Tamam, doğur ben bakarım ama okuluna devam edeceksin” dedi. Ablam yumruğu masaya vurdu “Ben onu çok seviyorum” diye. Neyse uzun hikaye... Annem gelip bizi alana kadar üç bebek oldu. Yani annemin bizi alma sebebi bu. Sonradan uyandığım şey, annem “Orada 17 yaşında bir kız daha var, o da aynı hatayı yapar mı?” diye korktu...

*  Güzellik yarışmasına girmeye nasıl karar verdin?

- E biraz gazla... Ankara’da havayolunda çalışıyordum. Benim için “Bu kız güzellik yarışmasına girsin” diyorlardı. Ama arada şöyle şeyler de duyuyordum: “Olur mu canım, orada tanıdık olması lazım. Olmadan kazanamaz.” Yapılamaz deniyor ya, Allah! Nasıl yapılamaz! Kimseye haber vermeden girdim yarışmaya...

MISS URUGUAY’I AĞLATMIŞTIM

*  Sonrası nasıl gelişti?

- Önce havayolundaki işime devam ettim. O işi seviyordum. Ama sonra aksatmaya başladım. Zaten kainat güzellik yarışmasına gidecektim bir ay sonra.

*  Kainat güzellik yarışması nasıl geçti?

- Kainat sempati güzeli seçildim. Miss Congeniality. Anons ederken en iyi karakter, en iyi arkadaş, en çekici dediler. Birçok şeyi barındırıyor. Ama burada sempati dendi. Ödül de aldım. Sahnede de altımda Miss Turkey yazdı. Durdum bayağı orada. Dedim ki burada durayım, bu şans bir daha geçmez ele...

*  Güzeller estetikli olabilir mi tartışması var ya, sen ne düşünüyorsun bu konuda?

- Ben güzellik yarışmasına girdiğimde bu konuya çok dikkat ediliyordu. Fakat sonra kainat güzellik yarışmasına gittiğimde, hepsinin yapılı olduğunu gördüm! Oraya gidince, “Bizimkiler niye böyle doğal, doğal tutturdular ki” diye şaşırdım. Hatta bir kızı ağlattım, Miss Uruguay’dı sanırım.

*  Nasıl?

- Kız “ben estetikliyim” diye bağırıyor, her şey yapılı! Ben kıza üç dakikada bir “burnun mu yapılı, dişlerin mi yapılı” diyorum. Kız sonunda “Ben bunları istiyor muyum sanıyorsun?” dedi. Meğer menajeri yaptırtmış! Sonra çok üzüldüm. Oralarda güzelini seçene kadar öncesini çok çalışıyorlar. Bayağı bir kamp var. Fabrika gibi.

SEVMEYEN DE VAR BAĞRINA BASAN DA

*  “Wipe Out” devam ediyor. Arjantin nasıl geçiyor? Memnunsun galiba...

- Format çok güzel bir kere. Ama bir de metinler falan ekleniyor ya, muhteşem oluyor. ınsan kendi yarışmasını seyredip yerlere yatar mı? Ben yatıyorum. Ben yapmasaydım, bu yarışmayı yapmaya can atardım.

*  Açıkçası sempatikliğin numaraymış gibi algılanıyordu eskiden ama “Wipe Out”la sanki gerçek seninle tanıştık!

- Beni tanıyanlar için hiç değişmeyen Asuman oldum. ızleyicilerdense beni doğal bulup bağrına basanlar da vardı sevmeyenler de. Ama hiç rol yapmadım. “Wipe Out”ta da bana “kendin ol” dediler, bu da avantajım oldu.

*  Peki o oyunları sen de oynadın mı hiç?

- İlk sezon Arjantin çıkmazını oynadım, çok eğlendim.

*  Tango yaptın mı orada?

- Yapamadım. Arada bizim kameramana diyordum “tango yapalım mı” diye, “Ben bilmiyorum ki” diyordu... Ben bizim halay gibi herkes bilir sanıyorum ama öyle bir şey yokmuş.

*  Yarışma bir sezon daha devam edecek, değil mi?

- Evet. Müthiş başvuru var.

PLATONİK AŞKIM VAR

*  Peki aşk meşk?

- Aşk yok!

*  Yok?

- Yok.

*  O zaman şöyle sorayım; aklında kalan bir aşkın var mı? Mesela platonik bir aşk gibi?

- Platonik aşkım var. O aşkı yaşıyorum içimde. Ama çok uzakta... Colin Farrell’a çok aşığım. Başka böyle aşklarım da var. Ama en yoğunu bu! Hatta geçen gün şunu düşündüm; nerede görebilirim acaba? Setine mi gitsem? Onu görmenin yollarını arıyorum. Ayy evli miydi yaa?

*  “Bunu yaşamasaydım” dediğin bir aşkın oldu mu?

- Aaaa... Oldu.. Hatta çok oldu.

*  Hayal kırıklığı mı yoksa uygun mu değildiniz?

- Annem, “Sen beğenmekle acıma duygusunu karıştırıyorsun” der. Önce “ben duygularımı bilmez miyim” diyorsun. Sonra fark ediyorsun ki doğru... Birçok etken var. Bir hata yapıyorsun. O zamanlama, ruh halin... Birbirine paralel gidiyor. Hayat da sana hata yaptırıyor. ıki iyi insan bir araya gelince bu iyi ilişki demek değil.

İŞLER CİDDİLEŞİNCE KAÇANLARDANIM

*  “Ben bu adamla evlenirim” deyip hayal kırıklığına uğradığın biri oldu mu?

- Ben işler biraz ciddileşince kaçanlardanım. Bilinç altında korku var galiba. Evlenirsek, sonra ya boşanırsam? Benim çocuğum da sıkıntı yaşar mı? Var böyle arızalarım... Ben muhteşem büyüdüm, arızalı büyümedim. Ama ablamın bir cümlesi bilinç altıma yerleşti. Önce bir Türk’le, sonra bir Alman’la evlendi. Dedi ki; “Keşke daha önce bir Alman’la evlenseydim”. Ben Türk’le evlenince sıcak aile oluyor sandım. O lafın altında çok detay var...

EN ABUK İŞ TEKLİFİ BORU DÖŞEME YARIŞI

*  Aldığın en abuk iş teklifi neydi?

- Bir boru döşeme yarışmasına gittim. En abuğu budur. Ne diye çağırdılar bilmiyorum. Hakemlik yapmıştım.

*  Ahlaksız teklif aldın mı?

- Benim başıma gelmedi hiç.

KENDİMİ BEĞENİYORUM

*  Erkekler seni hem seksi, hem sempatik hem de güzel buluyor. Bunları iç içe geçirebilmenin nedeni ne?

- Bilmiyorum. Bunu böyle harmanlamaya çalışmıyorum. Galiba doğallıktan.

*  Kendini beğenir misin?

- Beğenirim... Bunun sebebi de kendimle barışık olmam.