Hayatım ralli gibi

Çetinkaya, bu projeyle birlikte aldığı oyunculuk teklifi sayısında patlama yaşasa da pistlerdeki otokontrolünü devreye sokuyor ve “Oyunculuğu oyunculara bırakmak lazım” diyor.  �

Siz bir koltuğa kaç karpuz sığdırıyorsunuz Allah aşkına?    �

- Kasımdan nisan başına kadar yarışıyoruz, sonra ralliler tatile giriyor. Ama o dönemde gerçekten iptal oluyoruz. Ayrıca Bloomberg’de “Sporaktif”, Kanal 24’te “Otomobil Sevdası” programını yapıyorum. Bir de Star gazetesi Pazar ekinde yazıyorum. Hayatımın ralli gibi olmasına alıştım. Hayatım çalışarak geçiyor ve ruhum mutluyken yorulmuyorum.

Bazen her yere yetişemediğinizi düşünmüyor musunuz?

- Hayır... Kusursuzluk benim inandığım bir tema. İnsanların kusursuz olduğunu zannetmiyorum ama ürünlerin, firmaların, yapılan işin kusursuzluğuna inanırım. Zaten kendim de kusursuzu tercih ederim.

Son olarak bir akaryakıt firmasının yeni reklam yüzü oldunuz...

- İster inanın ister inanmayın önceden de Opet kullanırdım. Özellikle zorlu parkurlarda hep şehir dışı ve kasabalarda çalıştığımızdan, tuvaletlerini en çok kullandığım yerdir mesela. Temizlik ve hijyen açısından.

Markada başka yakın bulduğunuz neydi?

- Yeni yakıtının performansı artırması ve doğaya saygılı bir ürün olması. Dünyada sanki her şey tersine gidiyor ve bunların hepsi küresel ısınmanın sonuçları. Artık tamamen doğaya saygılı ürünlerin kullanılması gerek.

Oyunculuk teklifleri çok sık geliyor mu?

- Geliyor ama ben hiç değil se mesleğimle alakalı bir rol olsun istiyorum. Tamirci ya da otomobil sporları yapan bir kız olabilir mesela... Böyle karakterleri oynamayı isterim çünkü yaşam tarzıma, işime uygun. Yabancısı değilim. Ama oyunculuk bambaşka bir şey, bu işin oyunculara bırakılması gerektiğini düşünüyorum.

BEN DE İNANILMAZ KAZALAR YAPTIM

Kadınların motordan, arabadan anlamaları hâlâ yadırganıyor mu?

- Başımdan geçen iki olayı anlatayım. Bir keresinde Etiler’de bir otomobil yolda kalmıştı, bir beyefendi ve yanında bir hanımefendi vardı. Yanlarına gittim. Ne olduğunu sordum, “Akü bitmiş” dedi. Aracımı onların önüne çekip kendi otomobilimden onun otomobiline aktarma yaptım. Çok şaşırdı, benden hiç böyle bir şey beklemiyordu tabii. Önceki gün de co-pilotum Çiçek’le (Güney) taksiye binelim dedik. Taksici “Alırdım, ama lastiğim patlak” dedi. “Biz değiştirelim” dediğimizde öyle bir şaşırdı ki, o anki yüz ifadesi efsaneydi!

Kadın şoförler, yollarda erkeklerden epey laf işitiyor. Sizce ne zaman son bulur bu durum?

- Farkındayım... Ama şu bir gerçek ki, kız çocukları erkekden daha geç direksiyonla buluşuyor. Yani bizdeki durumun sebebi doğuştan gelen bir yeteneksizlik değil. Ben araba kullanmayı 18 yaşımda öğrendim. İnanılmaz hatalar ve kazalar yaptım. Ama aldığım eğitimler sayesinde son 6 senedir arabayı çizmeden, hiç kazasız sürüyorum. Stres yapmadan ve eğitimini alarak bu durumu düzeltmek mümkün.

YARIŞ BİTİNCE İNSANA DÖNÜYORUM

Arkadaş grubunuzda bazen sizin kadın olduğunuzu unuttukları oluyor mu?

- Oluyor. Öyle bir sıkıntı var gerçekten. Çünkü sürekli erkeklerin egemen olduğu bir yerdeyiz. Otomobil sporları, otomobil gibi kavramlar erkeklerin ruhuna daha çok hitap ediyor. Otomobil tamir ederken canınız yanıyor, ağır kaldırıyorsunuz. Bazen onlar da ben de unutuyorum kadın olduğumu. Ama yarışmadan sonra kendimi kuaföre atmak istiyorum mesela. Kuaföre gideyim, etek giyeyim istiyorum. Sürekli o saç başla, o kıyafetle gezince insan bakım istiyor. Biz buna “insana dönmek” diyoruz. Yarış bitince, insana dönüyoruz.

Bu zorluklarla baş edecek gücü nereden buluyorsunuz?

- Canımın yanmasına bakmaksızın savaşabilecek bir ruhum var benim... Ama diğer yandan çok da duygusalım. Tam bir balık burcuyum, iki hali de yaşıyorum.

Spor yapıyor musunuz?

- Her sabah Belgrad ormanlarında 06.00’dan 08.00’e kadar koşuyorum. Koşmazsam kendimi rahatsız hissediyorum. Salona gittiğiniz zaman aynı oksijeni bölüşerek spor yapıyorsunuz. Ama Belgrad ormanları İstanbul’un kalbi. Sabah gelmek isteyen olursa, beklerim.

ARTIK BİZİM RAKİBİMİZ ERKEKLER

Sayenizde kadın pilot sayısı gün geçtikçe artıyor. Sizi zorlayacak birileri var mı?

- Biri vardı ama maddi nedenlerle ayrıldı. Bugünlerde öyle birini göremiyorum. Şahsen görürsem, onun elinden ben tutacağım. Bu işi dört-beş sene sonra bırakabilirim. İşte o zaman böyle birini bulup onu desteklemek en büyük hayalim.

Yani rakip yok mu?

- Artık rakibimiz erkekler. Kadınlardan rakip aramıyorum. Süper 2000 araçla yarışıyorum ve birkaç uluslararası yarışta podyuma çıkmayı düşünüyorum.