Hayata enerji’K baktılar
Güncelleme Tarihi:
Sibel ARNA
Oluşturulma Tarihi: Haziran 05, 2011 00:00
Enerji’K Bakış projesinin çıkış noktası, geleceğe enerji konusunda ışık tutmak, dikkatlerin enerji verimliliğine çekilmesi gibi önemli bir mesele. Bu yüzden pek çok isim, fotoğraf başta olmak üzere edebi metin, kısa film, karikatür, animasyon ve beste dallarında yaratıcılıklarını ortaya koydu.
Enerjiye sanatsal açıdan yaklaştılar. Sanat dünyasının önde gelen isimlerinin de destek verdiği sergide, küresel gündem konuları arasında yer alan enerji verimliliği teması işleniyor. İzocam ve İFSAK işbirliğinde, çok sayıda ünlü ismin eserlerinin de yer aldığı ‘Enerji’K Bakış’ sergisi 14 Haziran’a kadar İstanbul Modern’de görülebilir
KİMLER VAR
Ataol Behramoğlu, Kadir İnanır, Sunay Akın, Bülent Emin Yarar, Rıza Kıraç, Yetkin Dikinciler, Rasim Öztekin, Mario Levi, Özcan Yurdalan, Eyüp Muhçu, Ahmet Ümit, Oğuzhan Akay gibi farklı alanlardan isimler projeye yazılarıyla destek veriyor. Projede, Feridun Düzağaç, İzzet Keribar, Tayfun Pirselimoğlu, Selim Demirdelen, Sıtkı Kösemen, Merih Akoğul, Timurtaş Onan, Abdurrahman Antakyalı gibi isimler de fotoğraflarıyla yer alıyor. ‘Bu Kalp Seni Unutur mu’ ve ‘Gönül’ isimli parçaların bestecisi Özkan Samioğlu ile Teneke Trampet grubunun ‘Enerji Verimliliği’ temasından hareketle hazırladıkları bestelerin yanında yine aynı tema üzerinde Rıza Kıraç tarafından ‘Aşk Olsun Murat’ isimli bir kısa film çekildi ve Anıl Tortop tarafından çekilen ‘Zerre’ isimli canlandırma film projeye dahil edildi.
ERSİN AKOL/ PROFESYONEL FOTOĞRAF SANATÇISI
99 santaral çektim
Yaşamamız için gerekli olan en önemli kaynak değil mi enerji? Bugüne kadar 12 nükleer santral ve 87 hidroelektrik santrali çektim. Santral çekerek enerjiyi ele geçirmeye çalıştım. İstediğim, belki mumla yaşamak ama bu 21. yüzyılın içinde artık mümkün değil dolayısıyla kısa, öz ve güçlü elde edilecek olan enerji kaynağına ihtiyaç var. Bu bakımdan bu dolaştığım santrallerde son bir yıl içinde yaptığım gezilerde gördüğüm enerjinin üretilmesinin son noktası. Son noktası demek; enerjinin üretildiği an demek. O anı, nükleer enerji sistemi içinde, bir noktadan nasıl çıkarak sonsuza dağıldığını gösteren fotoğraflar çektim. İşte onlardan bir tanesi enerjinin gerçekten doğuşuydu.
RIZA KIRAÇ / SİNEMA YÖNETMENİ
Aşka dönüşemeyen bir ilişki gibi
Çıkış noktamız bir kadın ve bir erkek enerjisini nasıl heba eder? Yani aşka dönüşemeyen bir ilişki, ilişkiye dönüşemeyen bir durum gibi enerjiyi insanla hayattaki sevgi ilişkisi üzerine kurdum. Sonra da arkadaşlarla birlikte filmi çektik.
YETKİN DİKİNCİLER / OYUNCU
Kendimiz hikaye olmamak için hikayeler anlatıyoruz
Benim bu projeye davet edilme nedenlerimden biri kamuoyunun önünde bir iş yapıyor olmam. Ben bir oyuncuyum. Hikâyeler anlatıyoruz biz insanlara, kendimiz hikaye olmamak için... İnsan aslında bir enerjik varlık. Ben de bunu Yalçın’ın bir fotoğrafının üzerine metin yazarak anlatmaya çalıştım.
Tam aksi!
Uygarlık, doğanın tam aksi. Baksanıza, nasıl da aksetmiş suya. Pervane olmuş biraz aydınlık için, dikmiş başını yukarı, germiş göğsünü rüzgara, sonra günbatımında, geceyi aydınlatmak için yorgun düşüvermiş suya, gölgesiyle, ışığıyla.
İnsandan önce - insandan sonra... Ne günler, ne geceler gördü bu suyun kenarındaki tepe. Günler güneşle aydınlanırdı, geceler yıldızlarla, ayla. Yağmurlar gece gündüz demeden ıslatırlardı toprağı, esmek için gün gece farketmezdi rüzgarlara... Sonra, misafirler geldi o topraklara. İnsan geldi. Fark geldi. Yetmedi günler, gündüzler insana, karanlığı aydınlık, geceyi gün eyledi. Yağmurlar yine yağdı, rüzgarlar yine esti.
Tepenin ardında yağmurları topladı insan, adına baraj dedi, pervaneli direkler dikti sonra tepeye, rüzgar enerjisi dedi, “bana daha çok, daha çok lazım” dedi, doğanın karşısına dikildi, adına uygarlık dedi. Doğayı her yok edişinde, aynı mazereti yineledi...
Çoook eski bir rivayet var. İnsanlar günün birinde, kendilerini aydınlatan iki şeyden birini seçmek zorunda kalmışlar; ya güneş ya ay! Toplanmışlar, düşünmüşler-taşınmışlar. Sonunda karar kılmışlar; tabii ki ‘Ay’... Neden mi! ‘Güneş’ zaten gündüzleri çıkıyor, oysa ‘Ay’ geceleri aydınlatıyor!..
İşte, uygarlığı kuran insan, günün birinde, geceden korktu, ‘Güneş’i geçti, ‘Ay’ı seçti.
Yine yağmurlar yağdı, yine rüzgarlar esti...
İZZET KERİBAR / PROFESYONEL FOTOĞRAF SANATÇISI
Tek bir fotoğraftan masal çıkarmayı amaçlıyoruz
Bir sene önce söyledi İFSAK bu projeyi. Biraraya geldiğimizde işin özünü anladım ve enerjiyle ilgili kareler aramaya başladım. Ben Ersin kadar santral gezmedim ama yine de gezdiğim santraller var. Ereğli Demir Çelik, Kardemir, Tüpraş gibi birçok santrali çektim. Bir fotoğraf aslında bir an meselesi değil, bir anda çekiyoruz ama amaç tek fotoğraftan bir film kadar değilse de bir masal, bir hikaye çıkarabilmek. O tür fotoğraflar yakalamaya çalıştım. Eğer bir yazar da o fotoğrafa bakarak bir şeyden ilham alabilir, düşüncelerini bu kareyle etkileyebilirsem ne mutlu. Çok etkili bir proje olduğunu düşünüyorum. 119 kişiden bahsediyoruz. Fotoğrafçı, yazar bir de bunlara sinema ekibini eklediğimiz zaman 300’e yakın bir rakam elde ediyoruz ki bugüne kadar benim katıldığım en güzel projelerden biri. Gurur duyuyorum.
TANJU AKLEMAN / İFSAK YÖNETİM KURULU BAŞKANI FOTOĞRAF SANATÇISI - AKADEMİSYEN
300 kişinin çalışmaları var
Enerji’k Bakış projesi İFSAK ve İzocam işbirliğinde iki yıl önce başladı. İlk yola çıkışımız enerjinin fotoğraflara yansıması olarak düşünüldü ancak daha sonra yazı, kısa film ve beste çalışmalarına dayanan bir projeye dönüştü. Projeye yaklaşık 300 kişi katıldı. Toplumun enerji verimliliğine dikkatini çekecek aynı zamanda da sanatla yorumlayacağımız bir çalışma olmasından hareketle hayata geçirdik projemizi. İlk olarak aralarında önemli isimlerin yer aldığı fotoğraf sanatçıları, bunun yanı sıra sinema yönetmenleri, müzisyenler fotoğraf çektiler. Yazılarıysa yazarlardan, müzisyenlere, oyunculara, sinema yönetmenlerine kadar birçok isim yazdı. Kısa filmimiz Rıza Kıraç tarafından çekildi. Sonrasında Özkan Samioğlu ve Teneke Trampet grubu tarafından yapılan iki beste çalışması da projeye dahil oldu. Ardından Anıl Tortop’un ‘ZG’ (Zerre Grain) isimli canlandırma film de eklendi. Bu çalışmalardan bir sergi ve yine bütün çalışmaları kapsayan bir albüm oluşturduk. Albümümüzde toplam 119 fotoğraf ve yazı var. Kısa filmin, canlandırma filmin ve müziklerin yer aldığı bir de DVD albümde yer alıyor.
YALÇIN SAVURAN / İFSAK ENERJİ’K BAKIŞ PROJESİ KÜRATÖRÜ
Projenin en şanslısı benim
Bu proje içerisinde en şanslı olan benim çünkü tüm fotoğraf ve yazıları görüp okuma şansına sahip oldum. Hatta kısa filmin bile ham hali önce Rıza tarafından bana gönderildi. Onun için tüm sanatçıların duyduğu heyecanı çok iyi anlıyorum. Okuduğum metinlerden çıkardığım şu ki; pek çok yazı, öykü, şiir, deneme, düz yazı, karikatür var, herkes o fotoğrafa bakıyor ve o fotoğrafta ne hissediyorsa onu anlatıyor bu da ayrı bir keyif veriyor tabii. Pek çok farklı bakış açısı var?
KİMLER VAR
Ataol Behramoğlu, Kadir İnanır, Sunay Akın, Bülent Emin Yarar, Rıza Kıraç, Yetkin Dikinciler, Rasim Öztekin, Mario Levi, Özcan Yurdalan, Eyüp Muhçu, Ahmet Ümit, Oğuzhan Akay gibi farklı alanlardan isimler projeye yazılarıyla destek veriyor. Projede, Feridun Düzağaç, İzzet Keribar, Tayfun Pirselimoğlu, Selim Demirdelen, Sıtkı Kösemen, Merih Akoğul, Timurtaş Onan, Abdurrahman Antakyalı gibi isimler de fotoğraflarıyla yer alıyor. ‘Bu Kalp Seni Unutur mu’ ve ‘Gönül’ isimli parçaların bestecisi Özkan Samioğlu ile Teneke Trampet grubunun ‘Enerji Verimliliği’ temasından hareketle hazırladıkları bestelerin yanında yine aynı tema üzerinde Rıza Kıraç tarafından ‘Aşk Olsun Murat’ isimli bir kısa film çekildi ve Anıl Tortop tarafından çekilen ‘Zerre’ isimli canlandırma film projeye dahil edildi.
ERSİN AKOL/ PROFESYONEL FOTOĞRAF SANATÇISI
99 santaral çektim
Yaşamamız için gerekli olan en önemli kaynak değil mi enerji? Bugüne kadar 12 nükleer santral ve 87 hidroelektrik santrali çektim. Santral çekerek enerjiyi ele geçirmeye çalıştım. İstediğim, belki mumla yaşamak ama bu 21. yüzyılın içinde artık mümkün değil dolayısıyla kısa, öz ve güçlü elde edilecek olan enerji kaynağına ihtiyaç var. Bu bakımdan bu dolaştığım santrallerde son bir yıl içinde yaptığım gezilerde gördüğüm enerjinin üretilmesinin son noktası. Son noktası demek; enerjinin üretildiği an demek. O anı, nükleer enerji sistemi içinde, bir noktadan nasıl çıkarak sonsuza dağıldığını gösteren fotoğraflar çektim. İşte onlardan bir tanesi enerjinin gerçekten doğuşuydu.
RIZA KIRAÇ / SİNEMA YÖNETMENİ
Aşka dönüşemeyen bir ilişki gibi
Çıkış noktamız bir kadın ve bir erkek enerjisini nasıl heba eder? Yani aşka dönüşemeyen bir ilişki, ilişkiye dönüşemeyen bir durum gibi enerjiyi insanla hayattaki sevgi ilişkisi üzerine kurdum. Sonra da arkadaşlarla birlikte filmi çektik.
YETKİN DİKİNCİLER / OYUNCU
Kendimiz hikaye olmamak için hikayeler anlatıyoruz
Benim bu projeye davet edilme nedenlerimden biri kamuoyunun önünde bir iş yapıyor olmam. Ben bir oyuncuyum. Hikâyeler anlatıyoruz biz insanlara, kendimiz hikaye olmamak için... İnsan aslında bir enerjik varlık. Ben de bunu Yalçın’ın bir fotoğrafının üzerine metin yazarak anlatmaya çalıştım.
Tam aksi!
Uygarlık, doğanın tam aksi. Baksanıza, nasıl da aksetmiş suya. Pervane olmuş biraz aydınlık için, dikmiş başını yukarı, germiş göğsünü rüzgara, sonra günbatımında, geceyi aydınlatmak için yorgun düşüvermiş suya, gölgesiyle, ışığıyla.
İnsandan önce - insandan sonra... Ne günler, ne geceler gördü bu suyun kenarındaki tepe. Günler güneşle aydınlanırdı, geceler yıldızlarla, ayla. Yağmurlar gece gündüz demeden ıslatırlardı toprağı, esmek için gün gece farketmezdi rüzgarlara... Sonra, misafirler geldi o topraklara. İnsan geldi. Fark geldi. Yetmedi günler, gündüzler insana, karanlığı aydınlık, geceyi gün eyledi. Yağmurlar yine yağdı, rüzgarlar yine esti.
Tepenin ardında yağmurları topladı insan, adına baraj dedi, pervaneli direkler dikti sonra tepeye, rüzgar enerjisi dedi, “bana daha çok, daha çok lazım” dedi, doğanın karşısına dikildi, adına uygarlık dedi. Doğayı her yok edişinde, aynı mazereti yineledi...
Çoook eski bir rivayet var. İnsanlar günün birinde, kendilerini aydınlatan iki şeyden birini seçmek zorunda kalmışlar; ya güneş ya ay! Toplanmışlar, düşünmüşler-taşınmışlar. Sonunda karar kılmışlar; tabii ki ‘Ay’... Neden mi! ‘Güneş’ zaten gündüzleri çıkıyor, oysa ‘Ay’ geceleri aydınlatıyor!..
İşte, uygarlığı kuran insan, günün birinde, geceden korktu, ‘Güneş’i geçti, ‘Ay’ı seçti.
Yine yağmurlar yağdı, yine rüzgarlar esti...
İZZET KERİBAR / PROFESYONEL FOTOĞRAF SANATÇISI
Tek bir fotoğraftan masal çıkarmayı amaçlıyoruz
Bir sene önce söyledi İFSAK bu projeyi. Biraraya geldiğimizde işin özünü anladım ve enerjiyle ilgili kareler aramaya başladım. Ben Ersin kadar santral gezmedim ama yine de gezdiğim santraller var. Ereğli Demir Çelik, Kardemir, Tüpraş gibi birçok santrali çektim. Bir fotoğraf aslında bir an meselesi değil, bir anda çekiyoruz ama amaç tek fotoğraftan bir film kadar değilse de bir masal, bir hikaye çıkarabilmek. O tür fotoğraflar yakalamaya çalıştım. Eğer bir yazar da o fotoğrafa bakarak bir şeyden ilham alabilir, düşüncelerini bu kareyle etkileyebilirsem ne mutlu. Çok etkili bir proje olduğunu düşünüyorum. 119 kişiden bahsediyoruz. Fotoğrafçı, yazar bir de bunlara sinema ekibini eklediğimiz zaman 300’e yakın bir rakam elde ediyoruz ki bugüne kadar benim katıldığım en güzel projelerden biri. Gurur duyuyorum.
TANJU AKLEMAN / İFSAK YÖNETİM KURULU BAŞKANI FOTOĞRAF SANATÇISI - AKADEMİSYEN
300 kişinin çalışmaları var
Enerji’k Bakış projesi İFSAK ve İzocam işbirliğinde iki yıl önce başladı. İlk yola çıkışımız enerjinin fotoğraflara yansıması olarak düşünüldü ancak daha sonra yazı, kısa film ve beste çalışmalarına dayanan bir projeye dönüştü. Projeye yaklaşık 300 kişi katıldı. Toplumun enerji verimliliğine dikkatini çekecek aynı zamanda da sanatla yorumlayacağımız bir çalışma olmasından hareketle hayata geçirdik projemizi. İlk olarak aralarında önemli isimlerin yer aldığı fotoğraf sanatçıları, bunun yanı sıra sinema yönetmenleri, müzisyenler fotoğraf çektiler. Yazılarıysa yazarlardan, müzisyenlere, oyunculara, sinema yönetmenlerine kadar birçok isim yazdı. Kısa filmimiz Rıza Kıraç tarafından çekildi. Sonrasında Özkan Samioğlu ve Teneke Trampet grubu tarafından yapılan iki beste çalışması da projeye dahil oldu. Ardından Anıl Tortop’un ‘ZG’ (Zerre Grain) isimli canlandırma film de eklendi. Bu çalışmalardan bir sergi ve yine bütün çalışmaları kapsayan bir albüm oluşturduk. Albümümüzde toplam 119 fotoğraf ve yazı var. Kısa filmin, canlandırma filmin ve müziklerin yer aldığı bir de DVD albümde yer alıyor.
YALÇIN SAVURAN / İFSAK ENERJİ’K BAKIŞ PROJESİ KÜRATÖRÜ
Projenin en şanslısı benim
Bu proje içerisinde en şanslı olan benim çünkü tüm fotoğraf ve yazıları görüp okuma şansına sahip oldum. Hatta kısa filmin bile ham hali önce Rıza tarafından bana gönderildi. Onun için tüm sanatçıların duyduğu heyecanı çok iyi anlıyorum. Okuduğum metinlerden çıkardığım şu ki; pek çok yazı, öykü, şiir, deneme, düz yazı, karikatür var, herkes o fotoğrafa bakıyor ve o fotoğrafta ne hissediyorsa onu anlatıyor bu da ayrı bir keyif veriyor tabii. Pek çok farklı bakış açısı var?