Hayata çıplak ayaklarımızla basmak zorundayız

Güncelleme Tarihi:

Hayata çıplak ayaklarımızla basmak zorundayız
Oluşturulma Tarihi: Ekim 27, 2012 00:00

Beren Saat ilk kez çok farklı bir çekimle karşınızda. ELLE dergisinin Kasım kapağı için objektif karşısına geçen oyuncu bu kez makyajsız, gerçek ve aşık...

Haberin Devamı

Bu çekimde tamamen makyajsızsın. Bu herkesin cesaret edebileceği bir şey değil. Ne hissettin sana bunu önerdiğimizde, bir çekince yaşadın mı?

/images/100/0x0/55eb4a37f018fbb8f8b7a8a2

- Hemen evet demek istedim! Yıllardır kapak çekimi yapmıyordum çünkü. Yedi yıl önceki ilk kapak çekimimde burnumla ve kaşımla oynadılar. 20 yaşındaki Beren’e benzemeyen, bambaşka bir kadın ortaya çıkardılar. O fikirden hoşlanmadım. Bana benzemeyen, ama kime göreyse idealize edilmiş o güzel kızı sevmedim. Sonrasında da birkaç çekim yaptım ama kapak çekmek istemedim; çünkü o rötuşlanmış, hepsi birbirine benzeyen kadınlardan olmak istemedim. Hayatımın içinde de öyle bir savaşım var: Çektiğimiz fotoğrafları görünce bu gerçeklik hissi bana çok iyi geldi. Bir kadının güzel olması için vıcık vıcık parlayan dudaklara, topuklu ayakkabılara ihtiyacı yok! Bir beyaz tişört ve gülümsemeyle, güneş ışığında kapağa çıkabilecek kadar güzel hissedebilir insan kendini. Bu hem “O kadar makyaj, o kadar ışıkla ben de güzel olurum” diyenlere bir yanıt belki, bir yandan da “Kendini iyi hissedip kocaman bir gülümsemeyle güzel olursun” diyebilenlere bir destek.

Egoyla yüzleşmek için zor bir yol genç ünlü olmak. Nasıl yüzleştin şeytanınla, nasıl kendin kalmayı başardın?
- Oyuncu olarak eskiden yaptığın bir sürü şeyi yapabiliyor olmalısın. Yoksa sadece kendine benzeyen karakterleri oynayarak bir kariyer kurarsın. Hayata çıplak ayaklarımızla basmak zorundayız.

 

Haberin Devamı
Hayata çıplak ayaklarımızla basmak zorundayız
Çekimlerin kamera arkası görüntüleri

Kenan ile üne bakışımız aynı. İkimiz de geçmişiz oralardan. Paylaşarak hafifletiyoruz ünlülüğün yükünü, hatta mavrasını yapıyoruz. Herkes nasıl yaşıyorsa ilişkisini biz de öyle yaşıyoruz. Bir de aşk tabii aşktan yürüyor!

Mutlaka çocuk istiyorum

Genç bir kadınsın, evlenip çocuk sahibi olmak istesen, bu işi bu yoğunlukta yapabilir misin?
- Türkiye’de mecburen ikisinden birini tercih
etmek durumundasın. Sistem küçük bir bebekle çalışmayı kabul etmiyor. Ben de çocuk istiyorum mutlaka, o gün geldiğinde ara veririm.

Peki 10 yıl sonra nasıl bir hayat hayal ediyorsun?
- Mutlaka çocuk istiyorum ama kesin hedefler koymuyorum. Hayat bana iyi davranıyormuş gibi geliyor, bazen çok zorluyor, o zorlama anlarını da iyi yönettim şimdiye kadar.

Enerjin çok yüksek, çok iyi ve mutlu görünüyorsun. Hep böyle miydin?
- Yıllardır bu kadar tatil yapmamıştım! Çok sakin ve güzel aylar geçirdim; bu yüzden çok mutluyum.

/images/100/0x0/55eb4a37f018fbb8f8b7a8a4


Kenan Doğulu’yla her şey yolunda gidiyor mu? Bir müzisyenle bir oyuncu ve iki çok ünlü insanın ilişkisi nasıl yürür?
- Farklı alanlarda çalışınca daha rahat yürürmüş. Ama itiraf etmeliyim ki iki ünlü kişi birleştiğinde insanların ilgisi çılgınlığa dönüşüyor. Tek başıma yapabildiğim şeyleri beraber yapamaz olduk. Ama üne bakışımız aynı Kenan’la; ikimiz de geçmişiz oralardan, paylaşarak hafifletiyoruz ünlülüğün yükünü, hatta mavrasını yapıyoruz. İnsanlar egolarını eğitebilmişse, iş-güç-şöhret önemini kaybediyor, herkes nasıl yaşıyorsa ilişkisini bizimki de öyle yaşanıyor. Bir de aşk tabii; aşktan yürüyor!

Haberin Devamı

Ömür boyu oyunculuk yapmayı düşünüyor musun?
- Ömür boyu oyunculuk yapabilmeyi çok istiyorum. Ama tedirginim de; çünkü tarihten ders almak zorundasın. Yani bir gün geliyor, her şey tamamen bitiyor. Kendimi tekrar etmeden, fiziksel varlığımı deforme etmeden bu işi yapabilmeyi ve önemli bir oyuncu olabilmeyi çok istiyorum.

Bu yıl Amerikan ‘Revenge’in Türkiye uyarlamasında (İntikam) başroldesin.
- Heyecanlı bir proje. Hikâye ‘Monte Kristo Kontu’nun uyarlaması. İntikam almak için şehre dönen bir kadınım bu sefer. ‘Fatmagül’den sonra bir şehir hikayesine geri dönüyoruz.

/images/100/0x0/55eb4a37f018fbb8f8b7a8a6


Bu arada İranlı yönetmen Bahman Ghobadi’nin bir filminde de oynadın...
- Çok küçük bir rolüm vardı ama başrol oyuncuları çok özeldi. Filmde Behrouz Vossoughi’nin oyunculuk iştahını görmek harikaydı.  Monica’nın starlara has aurası büyük tecrübeydi.

Haberin Devamı

Röportajın tamamı, ELLE dergisinin Kasım sayısında.

Beren çok mutlu

Işık Şimşek
isimsek@elle.com.tr

Beren; genelde kalabalıklardan hoşlanmayan, özel hayatını paylaşmayan, kimilerine göre biraz soğuk bile sayılabilecek biri gibi tanınıyor. Karşılaştığımız Beren’se çok farklıydı: Eğlenceli, enerjik, komik ve aşık!
Malibu sahilinde mimar Harry Gesner’in tasarımı ‘Sandcastle’da sabahın erken saatlerinde fotoğrafçı Kayt Jones ve ekibiyle buluştuk: Çekimi makyajsız yaptığımız için, hazırlık süremiz de gayet kısaydı: Beren yüzünde nemlendiriciyle iki dakika sonra hazırdı! İlk planı beş dakikada bitirince günün de özeti çıktı: Jones, Beren’le çalışmanın ne kadar kolay olduğunu söyledi; sürekli top model çeken biri olarak hem de. Çekim günü Malibu’nun nadir bulutlu günlerinden biriydi; her an ışık değişti, ama Kayt ve ekibi hızla her şarta uyum sağladı.
Röportaj için Beren’le çekimin ertesi günü Los Angeles County Museum of Art’ın avlusundaki Ray’s Café’de buluştuk. Burası onun Los Angeles’ta en sevdiği yerlerden biri. Rodin heykellerinin birkaç metre ötesinde, yine makyajsız ama çok güzel Beren’le güneşli bir Los Angeles öğleden sonrası geçirdim. Dünyanın öbür ucunda da kalabalıklar arasında neredeyse buradaki kadar dikkat çektiğini eklemeliyim. Özellikle Ortadoğu kökenli çok insan hayran hayran imza almaya çalışıyordu. Çekimde de, röportajda da gözlemlediğimiz ve ekip olarak konuştuğumuz son bir şeyi paylaşayım: Beren çok mutlu görünüyor ve mutluluk onu daha da güzel yapmış!

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!