Güncelleme Tarihi:
Ebru Gündeş ameliyatından sonra ilk kez konuştu:
Ebru Gündeş, Tarabya Manolya Sitesi'ndeki evinde Özlem Özakova'ya ameliyatını ve ameliyat sonrası yaşamını anlatırken, ‘‘Eski günler geride kaldı. Yaşadığım her anın tadını çıkarmaya karar verdim artık. Hatta hiçbir yeri kırıp dökmüyorum, kimseyle de problem yaşamıyorum’’ dedi.
Ölüm kalım savaşı veren ünlü sanatçı Ebru Gündeş, ameliyat izlerini ilk kez HÜRRİYET'e gösterdi. Hastaneden taburcu olduktan sekiz gün sonra evinin kapılarını, albüm tanıtımı öncesi son ropörtajını verdiği ve geçirdiği baygınlık sonucu hastaneye kaldırıldığı günden bu yana yanından ayrılmayan arkadaşımız Özlem Özakova'ya açtı. Tarabya Manolya Sitesi'ndeki evinde yüreğini, duygularını ve tüm samimiyetiyle yaşadıklarını anlatan Ebru Gündeş ameliyat izlerini de gösterdi. Hakkında merak edilen konulara açıklık getiren sanatçı, ‘‘Hayat boş, yaşam hoş’’ dedi. Hayata bundan sonra toz pembe bakacağını, kötü günlerin geride kaldığını, yaşamın her anının tadını çıkaracağını sözlerine ekleyen Ebru Gündeş ile yaptığımız ropörtajda daha neler neler anlattı. İşte genç sanatçının 25 yaşa sığmayan yaşadığı 24 zor günün öyküsünü kendi ağzından veriyoruz:
ESKİ GÜNLER GERİDE KALDI
- İki ameliyatın ardından ilk uyandığın zaman neler hissettin?
- ‘‘Bir kere şu anki psikolojimdeki gibi değildi. Ne olduğunu bilmiyordum. Narkozun etkisinden ayılmamıştım daha herhalde. Bir sersemlik vardı üstümde. Çok fazla birşey söylemedim. Sadece 'Bana ne oldu?' diye sordum. Ameliyata giderken de kendimde değildim zaten. Ameliyattan sonra ayna istedim. Yüzümün şekline şemaline bakayım diye. Annem vardı yanımda. Sağ tarafım balon gibiydi. Göz altımda morluk vardı ve kafam sarılıydı. Ondan sonra bana beyin kanaması geçirdiğimi söylediler. O saate kadar kendimde değildim.’’
- Kendini öyle gördüğünde kötü hissettin herhalde?
- ‘‘Tabii. İnanamadım yani.’’
- Şu an sağlığın nasıl, ağrıların var mı?
- ‘‘Biraz daha iyiyim, büyük ihtimalle (Doktoru Ayhan Altınok'a bakıyor ve onay alıyor). Akşamları özellikle fazlaca oluyor, ama öyle çıldırtan ağrılar değil Allah'a çok şükür. Hastaneye oranla çok çok daha iyi.’’
- Çok sinirli olduğun ve etrafı kırıp döktüğün söyleniyor, doğru mu?
- ‘‘Burada kırılıp dökülmüş birşey görüyor musunuz? Hayır. Aksine bu hastalıktan sonra biraz daha hayata toz pembe bakmaya başladım. Daha manasız gelmeye başladı hayat bana. Eski günler geride kaldı. Yaşadığım her anın tadını çıkarmaya karar verdim artık. Hatta hiçbir yeri kırıp dökmüyorum, kimseyle de problem yaşamıyorum Allah'a çok şükür.’’
- Üçüncü bir ameliyat söz konusu mu?
- ‘‘Şu anda öyle birşey yok. Ama böyle bir sistemde giderse olur herhalde (gülüyor). Allah'a çok şükür olmayacak inşallah, bilmiyorum. Bunların da olacağını bilmiyordum zaten.’’
- Herhangi bir kısıtlama var mı?
- ‘‘Ocak'ın ilk günleri doktoruma bir kez daha gözükeceğim. Ameliyatı yapan doktora. Ondan sonra da zannediyorum çok kısa bir süre sonra sahneye geri döneceğim çünkü evde kalmak ve yatmak beni çok üzüyor. İşimden uzak kalmak beni çok üzüyor. Ses tellerime henüz birşey olmadı Allah'a çok şükür. Şarkı söyleyebileceğim, kısmet olursa. Bu da benim tahminlerime göre Ocak'ın 20'si gibi, ondan sonrası gibi olur diye düşünüyorum. İki aylık bir zamanı doldurmam gerekiyor tahminlerime göre.’’
DOĞUM SAKINCASI YOK
- Doğum yapamayacağın ve çocuk sahibi olamayacağın söyleniyor. Bu doğru mu?
- ‘‘Doğru mu doktor bey (gülüyor)?’’
(Doktoru Ayhan Bey devreye giriyor)
- ‘‘Ben öyle birşey bilmiyorum. Böyle bir sakınca yok.’’
(Ebru Gündeş, şaşırıyor ve doktoruna soruyor):
- ‘‘Var mı öyle bir şey?’’
- ‘‘Hayır.’’
- Her gün şirketine gittiğin söylendi. Neden?
- ‘‘Çünkü doktorlarım dışarı çıkmama çok fazla değil ama 2 saat izin verdiler. Hava çok soğuktu, fazla bir yere gidemezdim. Tanıdığım ve sevdiğim insanlar olduğu için 2 saat şirkete gidiyorum, ama o yasağım da yavaş yavaş kalkıyor şimdi. Önümüzdeki haftadan sonra daha bir rahat edebileceğim. Ben de önümüzdeki hafta inşallah eğer ölmezsem ya da tekrar birşey yaşamazsam özel bir televizyon kanalının yılbaşı çekimine katılacağım. O gün sırf bana ait olacak. Bir buçuk saat saçım makyajım sürecek büyük ihtimalle. Ondan sonra da üç ya da dört şarkı playback yapacağım. Çünkü işimi çok özledim, onun bunalımını yaşıyorum. Allah nasip ederse Salı günü onu yapmayı düşünüyorum, eğer problem çıkmazsa.’’
- Kasetin çıktı, kazanacağın para ile Universal Marş Müzik'in ödediği hastane borcunu ödeyeceksin değil mi? Maddi sıkıntın olduğu için mi şirketin hastane parasını ödedi?
- ‘‘Zaten benim üzerime olduğu için parasal şeyler, kimse gidip çekemezdi. Bu boyutta Universal benim yaklaşık üç yıl daha şirketim. Kazancı ve getirisi olan bir sanatçı olduğum için şirket olarak da arkamda oldular, ödediler, problem değil. Çok az bir kaset satışıyla ödeşiriz ya da ben verebilirim onlara, benim için problem değil yani.’’
HAYRANLARIMI ÖZLEDİM
- Hayranlarına iletmek istediğin bir mesaj var mı? Onlar da günlerce kapıda seni beklediler.
- ‘‘Onları çok seviyorum, onların duaları sayesinde zannediyorum ayağa kalktım. Hepsini çok seviyorum, hepsini çok özledim. İnşallah en kısa zamanda konserlerde onlarla beraber olacağız.’’
- Sigara içtiğin, sigaradan kurtulamadığın söyleniyor, doğru mu?
- ‘‘Evet, sigara içiyorum hala. Günde 10 adete kadar doktorumdan izinliyim. Ondan sonrası için izin almıyorum (gülüyor). Sigaranın da bu oluşan şeye zararı olduğunu söylüyorlar ama, bu benim bir alışkanlığım. Hayattaki tek kötü alışkanlığımda bu zaten. Sigara içmekten inşallah yavaş yavaş vazgeçeceğim diye düşünüyorum.’’
100 MİLYARLIK ALIŞVERİŞ
- Hastaneden çıkıp Hidiv Kasrı'na gittiğiniz ve 1 milyar liralık kozmetik ürünleri aldığın doğru mu?
- ‘‘Hastaneden çıkıp Hidiv Kasrı'na gittiğim doğru. Zaten Doktorum Ayhan da yanımdaydı. 1 ya da 2 saat dışarıda hava almam gerekliydi. 1 milyarlık alışveriş değil, 100 milyarlık alış veriş yaptım (gülüyor). Ne kadarlık alış veriş yaptığım beni bağlar. Sadece Nişantaşı'na kendimi iyi hissetmek için ve yatmaktan dolayı yüzümde ve boynumda çıkan sivilcelerden dolayı kendime biraz cilt-bakım ürünü aldım. Ama bunun değeri bir milyar mı, yüz milyar mı onu bilmiyorum.’’
- Yanında sürekli doktorun var. Böyle bir rahatsızlığın olduğunu önceden biliyor muydun?
- ‘‘Evet, o benim dostum ve arkadaşım herşeyden önce. Ama benim rahatsızlığım bir on gün önce de hastaneye gidilse, bilinemeyecekti. Çekilecek olan herhangi bir filmde ya da tomografide belli olmuyor. Anında olan birşey. Ayhan Bey benim gribal durumlarımda elinden geldiğince destekçi olmuştur, serumlar bağlayarak filan. Bu onu da hepimizi de şok etti.’’
NEDEN BEN?
- Hastalığının nedeni stres, yorgunluk ve sigaraymış. Sence hangisi?
- ‘‘Hiçbiri. Allah'ın verdiği bir hastalık. Doktorlar bile koyamıyorlar tam teşhisini. Doğumdan varolan birşey diyorlar, sonradan çıkmıştır, sigara buna etki etmiştir diyorlar, stres diyorlar. Bir sürü şey diyorlar. Bence Allah'ın verdiği birşeydi. Bunu yaşamam gerekiyordu, yaşadım. Niçin ve neden olduğu önemli değil.’’
- Bazen neden diye sorduğun oluyor mu?
- ‘‘Neden ben diye sordum. Çünkü kimseye kötülük yapmadım. Bundan sonra daaynı yaşam tarzıma devam edeceğim. Niye ben diye sordum. Demek ki Allah'ın sevdiği bir kuluyum. Böyle bir kendime geleyim diye silkeledi. Şöyle bir çevremdeki dostlarım kim, düşmanlarım kim, onları bir tanıyım diye silkeledi. Baktım ki, bayağı bir dostum varmış. Tahminimden daha da çok. Bu hastalık beni üzdüğü kadar biraz da memnun etti. Hiç bir araya gelmediğim sanatçı dostlarım da beni ziyarete gelmişler. Bu da beni çok memnun etti.’’
- Klip çekecek misin?
- ‘‘İlk klibimiz bilgisayar animasyonu gibi birşey olacak. Çünkü sabahtan akşama kadar klip setinde kalamam, ama üç dört saatlik bir çekim olsaydı yılbaşında gideceğim gibi giderdim. Ama bayağı bir uzun süreceği söylendi. Allah nasip ederse ondan sonra klipte ben oynayacağım.’’
- Teşekkür ederim.
Beyin ameliyatı numara olur mu?
Kasetinin tanıtımı sırasında bayılan Ebru Gündeş, tüm sevenlerinin yüreğini ağzına getirdi. İki kez beyin ameliyatı geçiren Gündeş, 24 gün ölüm kalım savaşı verdi. Ancak bazı çevrelerde bunun numara olduğu konuşulmaya başlandı. Bu dedikoduları Gündeş'e de sorduk.
- Çirkin birtakım dedikodular var, ameliyat olmadığın söyleniyor. Gerçekten iki beyin ameliyatı oldun mu? İzlere bakabilir miyim?
- ‘‘Ben göstereyim, sen herkese anlatırsın. İşte ameliyat izlerim. (ameliyat izlerini gösteriyor). İki beyin ameliyatı geçirdim. Bununla ilgili kimse inşallah cahilce bir yazı yazmaya kalkmaz, kalkan çok ağır bir şekilde faturasını öder çünkü. Yani insanlara ayağımın kırılma numarasını belki yapabilirdim, ama beyin ameliyatı (gülüyor) böyle bir numara yok. Bunu yapan doktora da hakaret etmiş oluyorlar ve bana da tabii ki, bunun öcünü alırım yani. Buradaki iki çizik boşuna değil, çektiğim sıkıntı boşa değil. Bunu düşünen insanlar çok ayıp etmiş olur.’’
- Bu söylentiler mutlaka kulağına gelmiştir, üzüldün mü duyduğunda?
- ‘‘Hayır, hiç gelmedi. İlk defa senden duyuyorum. Üzdü mü, şu saatten sonra beni hiçbir şey üzemez, çünkü yaşadıklarımı ben kendim biliyorum. O şunu demiş, bu bunu demiş, artık böyle şeylerle uğraşacak vaktim yok. Hayatım benim için önemli.’’
Küllenen aşk alevlenmez
Ebru Gündeş, hastanede başucundan ayrılmadığı söylenen eski sevglisi Ömer Durak'ı görmediğini belirterek, tekrar biraraya gelecekleri söylentilerine de son noktayı koydu.
- Ömer Durak'la barışacağınız ve onu hala çok sevdiğiniz söyleniyor. Hastanede de başınızdan ayrılmamış. Küllenen aşkınız yeniden alevlenecek mi?
- ‘‘Vallahi hastanede hep başımdaysa ben niye görmedim Ömer'i. Ben görmedim. Kendisiyle konuşmadım. Sadece hastaneden çıktıktan sonra bir ya da iki kez telefon konuşması yaptım, onun dışında Ömer'le yüz yüze gelmedim, Ömer'le karşılaşmadım. Onu insan olarak çok seviyorum. Küllenen aşk asla alevlenmeyecek.’’
- Ömer Durak'ın hastaneden kovulduğu söylendi. Paranı yediği için kovulduğu konuşuluyor.
- ‘‘Ne (gülüyor)? Ne olur yapmayın, ben beynimden ameliyat oldum, böyle sorular sormayın.’’