Güncelleme Tarihi:
Yağmur Tanrısevsin’le ilk yüz yüze gelişimiz. Onu yakından tanımaya çalışırken ilk not edilmesi gereken özellikleri sıcaklığı, samimiyeti ve doğallığı olsa gerek. Ailesini ve çocukluğunu geride bırakıp genç yaşta İstanbul’a gelen, hayatını büyük şehirde kurma cesaretini gösteren güçlü, inançlı ve yeteneklerinin farkında 25 yaşında bir genç kadın var karşımızda. Henüz yolun başında ama kısa sürede mesleğinde katettiği yol, Mayıs Kraliçesi’ndeki başrol oyunculuğuna uzanan yolculuk çalışkanlığı ve azminin kanıtı. “Her şeyin dört dörtlük olmasını istiyor ve bunun için elimden geleni yapıyorum. Bu beni yoruyor ama mükemmeliyetçiyim ve elimdeki işin hakkını veririm mutlaka, çok titizim” diyor. Yağmur Tanrısevsin’in yükseliş hikayesiyle baş başa bırakıyoruz sizi.
Çocukluğunuz Mersin’de geçti. Neler hatırlıyorsunuz geçmişle ilgili?
Evet, liseyi Mersin’de bitirdim. Çok güzel yıllardı. En çok hatırladığım şey çok fazla resim yapmamdı. El becerilerim gelişmişti. Evde bir şeyleri alıp parçalar tekrar yapardım.
El işine yatkınsınız. Seramik okuyorsunuz İstanbul’da.
Aslında seramik okumak için İstanbul’a gelmedim; kendimi özellikle sanat alanında keşfetmek istiyordum. Mersin’de yeteneklerimin farkındaydım ve onları geliştirip meslek sahibi olmam gerektiğini düşünüyordum. Marmara Üniversitesi Seramik Bölümü’ne başladıktan sonra çok iyi bir seçim yaptığımı anladım.
Oyunculukla ilgili ilk tohumlar ne zaman atıldı?
Dokuz yaşındayken Mersin’de bir tiyatroda oynadım. Bu, bir yıl sonu gösterisiydi ama çok ağır bir roldü ve üstesinden başarıyla geldim. O kadar güzel geri dönüşler aldım ki ileride oyuncu olmayı kafama koydum. Marmara Üniversitesi’ne kayıt olur olmaz araştırmaya başladım, eğitimlere katıldım. Craft Oyunculuk Atölyesi’ndeki oyuncu koçlarından çok şey öğrendim. Betül Algan, Ümit Çırak ve Bahar Kerimoğlu’yla çalıştım. Meltem Cumbul’la Çanakkale’de bir haftalık yoğun bir programımız oldu. Şu anda Merve Taşkan’la birlikte çalışıyoruz.
“NEHİR BANA GÜÇLÜ OLMAYI ÖĞRETTİ”
İlk oyunculuk tecrübenizi “Adını Feriha Koydum” dizisinde yaşadınız.
Ajansım diziye “Ece” karakterinin gireceğini söyledi ve rolü bana teklif etti. Ardından “Güneşi Beklerken”, “Kaçak” ve “Bana Baba Dedi” dizilerinde oynadım. Her projede farklı bir karakter canlandırdım, farklı senaryosu olan işleri tercih ettim.
“Mayıs Kraliçesi”nde Nehir karakteriyle başroldesiniz. Bir kaynak işçisini canlandırıyorsunuz. El işlerine yatkın olmanızın bu ilginç rolü seçmenizde etkisi var mı?
Nehir öncelikle çok güçlü ve yetenekli bir kız. O kadar kötü şeyler yaşıyor ve bunların üstesinden o kadar iyi geliyor ki şaşırmamak, örnek almamak elde değil. Nehir bana güçlü olmayı öğretti, hayata karşı duruşu beni çok etkiledi ve rolü kabul ettim.
Siz de Nehir gibisiniz...
Evet onun gibi yetenekli ve çalışkan olduğumu düşünüyorum. Güçlüyüm, hırslıyım ve kesinlikle işkoliğim. Önceliğim her zaman çalışmak. Nehir’in hayatla mücadelesi çok hoşuma gitti ve onu kendime örnek aldım. Aynı anda birçok şeyi yapabiliyor mesela, tıpkı benim gibi. Derinleştirilebilecek, üzerinde çalışılabilecek bir karakter olması da kariyerim için çok önemli. Ayrıca Nehir sayesinde kaynak yapmayı da öğrendim ve dediğiniz gibi çocukluğumdan beri el işlerine yatkınlığım ve seramikle uğraşmam, kaynak işçiliğini öğrenmede etkili oldu. Kaynak yapmayı Nehir için öğrendim ama hayatıma bambaşka bir boyut kattı.
HATALARDAN DERS ALIYOR
Oyunculukta neler öğrendiniz ve hedefleriniz neler?
Oyunculukla kendimi keşfettim. Öncelikle kendinizi tamamen nötrlemeniz gerekiyor, farklı karakterlere bürünebilmek için. Psikolojiyle tanıştım ve psikolojinin oyunculuğa katkısı olduğunu düşünüyorum. Bu işin püf noktası sınırsızca öğrenmeye çalışmak.
Kariyeriniz ve hayatınız boyunca hiç yapmasaydım dediğiniz şeyler, pişmanlıklarınız oldu mu?
Hayatla ilgili pişmanlıklarım yok. Ben hatalarımı tecrübeye çevirebildiğime inanıyorum.
AŞKTA MESAFELİ
Aşk kadını mısınız? Çabuk teslim olur musunuz?
Zor teslim olurum. Güven problemim olduğunu söyleyebilirim. İkili ilişkilerde resmi ve mesafeli durmayı tercih ediyorum.
Hangi özellikler erkeği güvensiz kılar gözünüzde?
Yalan söyleyen erkeğe ve insana tahammülüm yok. Erkeğin zekası beni etkiler. Güven veren, iyi kalpli bir insanla birlikte olabilirim. Ayrıca güçlü de olması gerekir. Güç derken fiziksel özelliklerden değil, hayata karşı duruşundan bahsediyorum.
Şu anda hayatınızda özel biri var mı?
Mutlu giden bir ilişkim olduğunu söyleyebilirim.
Evliliğe nasıl bakıyorsunuz?
Olumsuz bakmıyorum, gelecek planlarımda var evlilik. Evleneceğim erkek öncelikle iyi bir arkadaş olmalı. İki kişinin birbirini anlaması ve birbirlerinin hayatlarına pozitif katkıları çok önemli, çünkü aşk bazen yeterli olmayabiliyor ve bitiyor.
elle.com.tr tarafından hazırlanmıştır.