‘Sonradan’ yüzücüler Manş’ı geçecek
Güncelleme Tarihi:
Yüzmeyi ileriki yaşlarda geliştirmiş dört kadın “Evli, çocuklu olmak, yoğun çalışmak iyi yüzücü olmaya engel değil” diyerek bir proje başlattı. Dört yıl içinde, dört denizde yüzecekler. İlk hedefleri Manş.
Yoğun deniz trafiğinin ve denizanalarının olduğu, 15 derece sıcaklıkta bir deniz... Mesafe gelgit nedeniyle 60 kilometreyi bulabiliyor. Nasıl karar verdiniz böyle bir maceraya?
Seda Kansuk: Her İzmirli gibi ben de yüzmeyi küçükken öğrendim ama ilerletemedim. Yıllar sonra çocuklarımın antrenöründen ders almaya başladım. İki ay içinde ilk madalyamı kazanmıştım. Geçen yıl, Kaş-Meis yarışından sonra hocama “Herhalde bir Manş patlatacağız artık” dedim. Laf ağızdan çıkmış oldu.
Neden Manş’ı tek başınıza geçmeyi düşünmediniz?
Kansuk: Çünkü böyle bir yolculuğunu tek başına tamamlamak gerçekten zor. Hem takım yarışı daha eğlencelidir.
Yakınlarınız ne tepki veriyor Manş’ı geçme kararınıza?
Sinem Biçer Tuzer: Çok destek oluyorlar. Benim annem biraz endişeliydi. Ama soğuk suda köpek balığı olmadığını duyunca rahatladı.
HERKES BİR SAAT YÜZECEK
Seda Kansuk, Sinem Biçer Tuzer ve Sadiye Kuş son antrenmanlarını yapıyor. Günışığı Cansızoğlu ise ABD’de olduğu için fotoğrafta yer alamadı.
Nasıl geçiliyor Manş?
Tuzer: İlk yüzücü atlıyor. Bir saati doldurduktan sonra ikinci yüzücü atlıyor. İlk atlayan çıkıyor. Üç saatte bir sıra gelecek.
Sadiye Kuş: Yerel bir balıkçı teknesi eşlik edecek. İngiltere’de Dover’den başlayıp Fransa’da Calais civarında bir yerden çıkacağız.
Bu işin hiç tehlikesi yok mu?
Kansuk: Kaybolmamamız için başımıza ve belimize ışıklı bantlar takacağız. Deniz analarına rastlayabiliriz. Öyle bir şey olursa bir-iki saniyelik kaşıntı ve acıdan sonra yola devam ediliyor.
Buz gibi suda yüzmeye nasıl alıştınız?
Tuzer: Malta’da Adam Walker’ın soğuk su kampına katıldık. Orada Adam “Su soğuk değildir, ya ılıktır ya sıcaktır” diyordu. Gruptaki herkes İngiltere’dendi. Onlar alışıklar, denizden çıkınca şöyle bir kurulanıyorlar. Biz montlar, çift boneler...
Kansuk: Soğuk suda yüzerken eklemlerinizin arasındaki sıvı donuyor. Ama alışıyorsunuz zamanla.
Yüzerken insan ne düşünüyor? Kansuk: Ben müzik dinliyorum. Her şeyi düşünüyorsunuz, “Acaba şu an dipte ne var” falan gibi şeyler aklınıza pek gelmiyor.
Kuş: Hawai mutluluk felsefesi ‘ho’oponopono’yu uyguluyorum; bir kulaçta “Seni seviyorum”, bir kulaçta “Teşekkürler” diyorum.
Tuzer: Ben de güzel anılarımı düşünüyorum. Bazen de bildiğim şarkıları söylüyorum içimden.