Güncelleme Tarihi:
◊ Öncelikle yeni şarkınız “Ben Yokken Sen Hep Yalnızsın” hayırlı olsun. Şarkının hikâyesini sizden dinleyebiliriz?
- “Ben Yokken Sen Hep Yalnızsın” hayatımda bir dönemi kapatırken, geçmişe veda olarak yazdığım bir şarkı. ‘Yağmurları yağdırdım, gözyaşlarına sebep olmuş olabilirim ama affet beni. Ben yokken hep yalnız olduğunu bile bile gitmek zorundayım’ diyorum. Vazgeçmenin imkânsız olduğunu düşündüğün birine vedanın ne kadar acıttığını anlatan ama bir yönüyle de dinleyiciye güç vermek istediğim bir şarkı. Kendi varlığının ve özverinin ilişkideki gücünü hatırlatıyor. Şarkının prodüktörlüğünü Kaan Arslan yaptı, gitarları Çağan Keskin çaldı.
10 SENEDİR OZAN ÇOLAKOĞLU İLE ÇALIŞMAYI HAYAL EDİYORDUM
◊ İki hafta önce de Ozan Çolakoğlu iş birliğinde “Kalbi Taştan” adlı şarkınızı yayınladınız. Ozan Çolakoğlu ile nasıl bir araya geldiniz? Çalışması zor biri mi?
- Ben 10 senedir Ozan Abi ile çalışmayı hayal ediyordum. Hatta lise müzik öğretmenim, onun da müzik öğretmeniydi. Her cuma okul çıkışında Ozan Abi’yi araması için yanına giderdim. Ona bunu söylediğimde “Keysudar Hoca o yüzden mi beni arıyordu o zamanlar” dedi. “Kalbi Taştan”ı yazdığımda aklımda onun bu şarkıya dokunması vardı ama o zamanlar bağlantımız yoktu.
Bu sene başında bir araya geldiğimizde Ozan Abi’ye elimdeki tüm şarkıları dinlettim. Hepsini sevdi ama “Kalbi Taştan”ın aralarından ayrıştığını söyledi. Stüdyoda çok kıymetli 3 gün geçirdik. Birbirimizi daha iyi tanıdık ama zamanımız kısıtlı olduğu için son güne kadar nakarat tamamlanmayacak diye çok korkuyordum. Son gün ona bunu söylediğimde ‘Bana 10 dakika ver’ dedi, kulaklığını taktı ve 10 dakika sonra hayatımda duyduğum en güzel pop nakaratı hazırdı.
En özel tarafı da çok mütevazı olması ve benim tüm fikirlerimi dinleyip denemesiydi. Hep ‘bilmem deneyelim’ dedi. Her şeye müdahale eden biri olarak en az şekilde konuşmaya çalıştım çünkü o bir efsane ve güvenle şarkımı ona teslim ettim. Müzikal hayatımın en özel 3 günüydü.
◊ 3 haftada 2 tekli çıkardınız. Nedir bu hız?
- Bir zamanlar birileri bu piyasada başarının en büyük sırrının doğru zamanı beklemek olduğunu söylemişti. Ben istikrar anlamında sabra inansam da üretim anlamında buna inanmıyorum. Yeni başlayan biri bu ropörtajı okuyorsa şunu söylemek isterim ki biri sana ‘bekle’ diyorsa çok da ilgili olmayabilir. Ben kimseyi beklemeyi düşünmüyorum artık ki zaten şu an çalıştığım plak şirketim de bu kafada. O yüzden ben içimde biriktirdiklerimi süratle paylaşmaya devam edeceğim.
En büyük amacım insanların duygusuna dokunabilmek
◊ Pop müzik dünyasında severek dinlediğiniz ve rol model olarak aldığınız isimler var mı?
- Çok fazla var. Herkesin bir şeyleri beni çok etkilese de bir şarkı yazarı olarak en büyük hastalığım Sezen Aksu. Umarım bir gün onun tırnağının ucu kadar iyi bir hikâye anlatıcısı olabilirim.
◊ Hayranlarınızdan size gelen yorumlardan en şaşırdınız hangisi oldu?
- Bir dinleyicim erkek arkadaşını bir trafik kazasında kaybettikten sonra öteki dünyada bir araya gelirsek onlar için “Seni O Gökyüzüne Ben Koydum” şarkımı söyleyip söyleyemeyeceğimi sordu. İnsanlara saçma gelebilir ama isteğindeki samimiyeti iliklerime kadar hissettim. Şarkının ruhunu bu kadar içselleştirmesi beni çok şaşırttı ve çok özel hissettirdi çünkü en büyük amacım insanların mutluluğuna, acısına, korkusuna kısacası her türlü duygusuna müziğimle dokunmak.
BEN DE BRITNEY SPEARS’IMI BEKLİYORUM
◊ Hayranlarınız sizi Justin Timberlake’ye benzetiyor...
- Bu tarz yorumlar çok geliyor. Özellikle gençlik yıllarına benzetiyorlar. Ben de Britney Spears’ımı bekliyorum. (Gülüyor)
◊ Ajda Pekkan sizi konserinde ağırladı ve pop müziğin yeni harika çocuğu olarak lanse etti. Ajda Pekkan’ın sahnesinde yer almak nasıl bir duyguydu? Hâlâ görüşüyor musunuz?
- Çok özeldi. O bir efsane. Ve ondan bu yorumları almış olmak beni çok motive ediyor. İki kez sahnesine konuk oldum, sonrasında görüşmedik ama kendisine saygım ve sevgim çok büyük.