Rojda Demirer: Kıvanç Tatlıtuğ çok disiplinli ve çalışkan

◊ 12 Ağustos Aslan kadını... Nesinden daha çok çektiniz: Özgürlüğüne aşırı düşkünlüğünden mi, zaman zaman kibirli görünmekten mi?

- Sanırım özgürlüğüme düşkünlüğümden... Mantığıma uymayan, saçma bulduğum her kısıtlama ve kuralın karşısında durdum. Bazen elde edilmesi zor kazanımlardan bile bu uğurda vazgeçmişliğim vardır.

◊ 8 yaşında TRT’de radyo tiyatrosu, sonra Hacettepe Ankara Konservatuvarı... Oyunculuk konusunda çocukluktan beri hep böyle net miydiniz, bir yönlendireniniz mi vardı?

- Aslında ilk yönlendirilmem 8 yaşında piyano öğretmenim tarafından oldu. Radyo tiyatrosu değil, koro sınavı zannederek başvurduğum sınavın; radyo çocuk saati sınavı olduğunu öğrendiğimde beni o sınava girmem için cesaretlendiren aileme teşekkürü bir borç bilirim. (Gülüyor) Çocuk yaşta aldığım eğitim sayesinde de kanıma giren oyunculuk aşkından sonra hiç vazgeçmedim.

◊ Ankara’da doğup büyüdünüz: Başkent mi, İstanbul mu?

- Net olarak İstanbul... Ama şehir olarak. Yoksa çocukluk ve üniversite anılarımda Ankara’nın yerini hiçbir şehir tutamaz.

◊ Oyunculuktaki Türkan Şoray kanunlarınız... Hâlâ o kadar keskin misiniz, biraz yumuşadınız mı?

- Aslında 2012 de çektiğim “Alev Alev” dizisiyle o kurallar biraz esnemişti. (Gülüyor)

◊ İsmini Fransa kraliçesi Marie Antoinette’ten alan bir çikolatacı zinciriniz var. Kendiniz yemiyor musunuz, yiyip de kilo almayangillerden misiniz?

- Hem de nasıl yiyenlerdenim! Tatlı deyince akan sular duruyor benim için. Çikolatacı olmamdan belli değil mi?

TAM BİR BAHAR İNSANIYIM

◊ Eski bir hatıranın yanına hangisi daha güzel eşlik eder: Sezen mi, Ajda mı?

- Vallahi ayırt edemeyeceğim ikisinin albümüyle de o kadar çok anım var ki...

◊ Hayatınız bir film olsa macera mı olurdu, romantik komedi mi?

- Kesinlikle romantik komedi. Âşık olduğumda beni dışarıdan izleyen arkadaşlarımın çok eğlendiği doğrudur. (Gülüyor)

◊ Aşkın karşıtı: Nefret mi kayıtsızlık mı?

- Nefret de aşka dahil bence. O yüzden kayıtsızlık olmalı aşkın karşıtı.

◊ Hangisi daha kötü senaryo: Kimselere âşık olamamak mı, her aşkınızın kötü bitmesi mi?

- Kimselere âşık olamamak bence... Sonu ne kadar kötü olursa olsun herkesin tatması gereken bir duygu aşk.

◊ Yılın hangi dönemi daha romantik? İlkbahar-yaz mı, sonbahar-kış mı?

- Bu soruyu ilkbahar ve sonbahar diye cevaplamak istiyorum. Ne çok sıcakta vıcık vıcık bir havada romantizm düşünebiliyorum ne de çok soğukta donarken romantik olabiliyorum. Tam bir bahar insanıyım.

◊ En çok hangi dekoltenize güvenirsiniz: Sırt mı, bacak mı?

- İkisi de sevdiğim yerlerim. (Gülüyor) Ama birini seçmem gerekirse bacaklarım sanırım.

◊ Mantık mı, içgüdü mü?

- Aşkta içgüdü, hayatta mantık...

◊ Hangisini tercih edersiniz: Tek başına ağlamak mı, birinin omuzunda ağlamak mı?

- Hayatımdaki en büyük teşekkürüm ailem, dostlarım ve hayatımdaki kişi... O yüzden hiç tek başına ağlamak durumunda kalmadım. Ne mutlu bana, hep başımı yaslayabileceğim omuzlar oldu etrafımda.

◊ Affetmek mi, unutmak mı?

- Bazı şeyleri unutmayı tercih ederim ben.

KÜÇÜK KEYİFLER

Kahvaltıda çay sohbette Türk kahvesi

◊ İlkinde 74 bin, ikincisinde 1 milyon 100 bin takipçiniz var: Twitter mı, Instagram mı?

- İkisi de... Twitter gündem takibi açısından vazgeçemediğim, Instagram ise albüm olarak kullandığım, geçmiş yıllardaki anılarıma dönüp bakabildiğim bir mecra.

◊ Hem kediniz hem köpeğiniz var. Kedi mi, köpek mi?

- Kedinin duruşu ve özgüveni, köpeğin sadakati... İkisinden de vazgeçemem, bebeklerim olmadan asla!

◊  Gündoğumu mu, günbatımı mı?

- Gündoğumunu yakalamak zor, uykuma düşkünüm. Nadiren yakaladığım sabah sessizliği ve dünyanın yeni güne uyanış duygusuna bayılıyorum. Ama günbatımlarının yeri ayrıdır.

◊ Hangi üçlü sizinki: Rakı-balık-Ayvalık mı, kebap-şalgam-Adana mı?

- Alkolle aram çok iyi olmasa da balık ve Ayvalık kısmı çok cazip benim için. (Gülüyor)

◊ Bodrum-Gümüşlük mü, Çeşme-Alaçatı mı?

- Gümüşlük. Daha sakin olması sebebiyle.

◊ Tren yolculuğu mu, gemi yolculuğu mu?

- Geçtiğim yerlere bağlı. “Yeşil mi, mavi mi?” diye sorarsanız, yeşilin içinden geçtiğim her yol.

◊ Birinden vazgeçmek zorunda kalsaydınız... Kırmızı et mi, deniz mahsulleri mi?

- Kırmızı et... Zaten hayvan sevgimle çok çelişen ve beni üzen bir durum. Vicdanımın baskın gelmesiyle, zorunda kalmadan vazgeçmek en büyük temennim.

◊ Peki biraz yoldan çıkmak istediniz: Mantı mı, iskender mi?

- Deminki et cevabımla çelişecek biliyorum ama iskender sanırım...

◊ Tavla mı, satranç mı?

- Keşke satranç diyebilseydim ama tavladaki iddiam satrançta yok maalesef.

◊ Çaycı mısınız, kahveci mi?

- Kahvaltıda çay, sohbette Türk kahvesi. 

HAYAT BİLGİSİ

Gelecekten ve teknolojinin gideceği noktadan korkuyorum

◊ Hatır için çiğ tavuk... Yenir mi, yenmez mi?

- Dostlarım için yerim sanırım. Hatta birbirimiz için çiğ tavuğu aratmayacak fedakarlıklarımız olmuştur.

◊ Zaman makinesi icat ettiniz, nereye giderdiniz: Geçmişe mi, geleceğe mi?

- Geçmişe... Her şeyin çok daha yalın, doya doya, sindire sindire yaşandığı dönemlere... Gelecekten ve teknolojinin gideceği noktadan çok korkuyorum.

◊ Sizce hangisi daha avantajlı: Zengin ama çirkin doğmak mı, fakir ama güzel doğmak mı?

- Zengin ama çirkin. Çünkü zenginsen güzelleşmek kolay bu teknolojiyle. Ama fakir ve güzelsen her şeyin istediğin gibi gitmesi için şansa ihtiyacın olacak...

◊ Sofrada hangisine tahammül daha zordur: Obura mı, gevezeye mi?

- Gevezeye. Sadece sofrada değil, her yerde tahammül daha zor...

◊ Renk körü olmak mı; tat duyusunu yitirmek mi?

- Tat duyusunu yitirmek... Bir şekilde doyarız ama dünyanın renklerini kaçırmak istemem.

◊ Pozitif ama sıkıcı insanlar mı, negatif ama ilginç insanlar mı?

- İkisinden de yer yer... (Gülüyor)

◊ Bir şeyi gece planlamak mı, sabah planlamak mı?

- Ertesi gününü geceden planlayan bir program insanıyım. Yapacaklarım önemliyse ertesi günü planlamadan uyumak mümkün değil.

◊ Para saadet getirir mi, getirmez mi?

- Para destek olabilir ama tek başına asla yeterli değil.

◊ Hangisinin aklını okuyabilmek isterdiniz: Sevgilinizin mi, en büyük düşmanınızın mı?

- Güven önemli. O yüzden sevgiliminkini okumaya ihtiyaç duymam.

GÜNDELİK HALLER

Başucum sonunu getiremediğim kitaplarla dolu

◊ İstanbul’un... Anadolu Yakası mı, Avrupa Yakası mı?

- Kesinlikle Anadolu Yakası... Daha sakin ve huzurlu buluyorum.

◊ Ayaklarınıza kara sular inmiş: İyi bir roman mı, iyi bir film mi?

- İyi bir film... Pandemiyle oluşan bir dikkat dağınıklığı ve konsantrasyon sorunu yaşıyorum. Başucum başlayıp sonunu getiremediğim kitaplarla dolu. Umarım kısa zamanda eskiye dönerim.

◊ Evdeki halinizi hangi üçlü daha iyi tanımlar: Telefon-YouTube-sosyal medya mı, pijama-terlik-televizyon mu?

- Tam bir pijama-terlik-televizyon insanıyım. Pandemide TV karşısındaki kanepede silüetim duruyordu kalktığımda. (Gülüyor) Evde rahatlık her şey benim için.

◊ Eve yatılı misafir geldi, horlamasından uyunmuyor. Uyandırır mısınız, uykusuz mu kalırsınız?

- Uykusuz kalırım. Öyle de misafirperverimdir.

◊ Az tanıdığınız birine... Telefon açmak mı, mesaj atmak mı?

- Mesaj atmak. Net. Çok iyi tanısam da tercihim mesaj.

◊ Uçakta/otobüste habire omuzunuzda uyuyan bir teyze var... İnce ince ittirir misiniz, hostese mi şikâyet edersiniz?

- Yaşlıysa rahatsız etmeden uyumasına izin veririm. Kesin.

POPÜLER ŞEYLER

Kıvanç çok disiplinli ve çalışkan
◊ Yeşilçam’dan: Tarık Akan mı, Ediz Hun mu?
- Tarık Akan.
◊ Türkan Şoray mı, Filiz Akın mı?

- Asla ayırt edemem, kusura bakma. Bu soruya cevabım: İkisi de...
◊ Beren Saat mi, Serenay Sarıkaya mı?
- Serenay Sarıkaya.
◊ Burak Özçivit mi, Kıvanç Tatlıtuğ mu?
- Kıvanç Tatlıtuğ. Çalıştığım için gönül rahatlığıyla söyleyebilirim; çok disiplinli, çalışkan ve yetenekli.
◊ Nâzım Hikmet mi, Orhan Veli mi?
- Nâzım Hikmet.
◊ Türkiye’de rock’ın kralı... Cem Karaca mı, Barış Manço mu?
- İkisine de bayılıyorum.
◊ Arabeskten: Müslüm Baba mı, İbrahim Tatlıses mi?
- Müslüm Baba.

HİÇ DÜŞÜNMEDEN HIZLI HIZLI…

◊ Deniz-kum-güneş mi, orman-ağaç-temiz hava mı?

- Orman.

◊ Bir renk olsanız: Ateş kırmızısı mı, deniz mavisi mi?

- Mavi.

◊ Bir yemek olsanız: Tatlı mı, tuzlu mu?

- Tatlı.