Güncelleme Tarihi:
SÜRPRİZ HEDİYE SEVGİLİLİKTE KALDI
Osman: Pınar ne zaman sürpriz olarak birlikte romantik bir plan yapsa, benim şansa bütün arkadaşlarım eve doluşuyor. Fiks bir grubum var, tribün kafasında böyle, eve doluşuyor. Ya da dışarı çıkıyoruz, yanımız futbol takımı gibi... Sürpriz güme gidiyor.
Pucca: Sürpriz meraklısı değilim zaten... Böyle elişi hediyeleri filan sevmiyorum. Bir yerden kazak filan da almasın, kesin çirkin bir şey alacağı için sinir olurum. Biz birbirimize öyle çok hediye filan almıyoruz zaten, ihtiyacımız olunca gidip beraber alıyoruz. O hediye alma sevgililikte oluyormuş. Evlilik şöyle bir şeymiş: İnternette bir şey görüyorsun, “Aa bu tam senlik” diyorsun. Ya da ihtiyacın oluyor, gidiyorsun beraber alıyorsun, öyle işte...
OYUNU KAYDEBEDEN TEMİZLİĞİ YAPAR
24 saat berabersiniz. Ne yapıyorsunuz ‘ev modu’ndayken?
Osman: Biz birlikte çok eğleniyoruz ya! Çok gülüyoruz, kitap okuyoruz, film izliyoruz, köpeklere mama veriyoruz. Ben temizlik yapıyorum, bulaşıkları yıkıyorum.
Pucca: Ama onlar oyunlarda kaybettiğin şeyler...
Oyunda kaybetmek derken?
Pucca: Bir kelime oyunu var bu aralar oynadığımız ‘Kelimelik’ diye. Onu kaybeden bulaşıkları yıkıyor, temizlik yapıyor filan... Ama kaybeden nedense hep Osman oluyor. Evlendiğimden beri hiçbir şey yapmadım, sen oradan anla zaten...
Osman: Ben kazansam da bana yaptırıyorsun her şeyi?!
Pucca: Çünkü sen garip garip şeyler istiyorsun, ben bulaşık, çamaşır filan...
Osman: Benim isteklerim daha fazla: Mesela kısmetse Berlin’e gideceğiz, ben şöyle bir şey attım ortaya: “Kaybeden kredi kartından en fazla şu kadar para harcayabilecek...” Çünkü Pınar alışverişkolik bir insan, internet de onun için bir AVM, haliyle gerekli oluyor böyle şeyler. Ama para yüzünden asla kavga etmeyiz, zaten hesaplarımız ortak, bir ay o çok harcıyor, diğerinde ben ama bir şekilde idare ediyoruz.
EVLENİNCE ELİN MAHKÛM BARIŞIYORSUN
Üç ayda evlendiniz... Biraz apar topar olmadı mı?
Osman: Yoo. Tanıştığımız ilk gün evlenme kararı almıştım. 8 yıl nişanlı kalacağıma 8 yıl evli kalırım kafası var bende. Çünkü sevgili olunca her kavgada birbirine yol veriyorsun. Evlilikte öyle değil ki, nereye gidiyorsun? Abuk sabuk her kavgada boşanacak mısın?
Pucca: Kavgan daha çabuk bitiyor. “Sen de bağırıyorsun ben de ama sonuçta aynı yatakta yatacağız. Küs mü uyuyalım?” diyorsun, hemen mıç mıç barışıyorsun.
OSMAN NE ZAMAN BİR ÇOCUK İSTESE, KÖPEK EVLAT EDİNİYORUZ
Üç köpekleri var Osman ve Pucca’nın: Puki, Osi ve Pablo... Puki, Pucca’nın 3 yıl önce evlat edindiği köpeği. Sokak köpeği Osi ve Pitbull Pablo ise aileye yeni katıldı. Evdeki köpek nüfusunun birden üçe çıkma nedeni, Osman’ın çocuk sevgisi. Şöyle anlatıyor Osman: “Bazen ‘Pınarcım bak çoluk çocuk güzel şeyler, yapsak ya’ moduna giriyorum. Onu ikna etmeye çalışırken alıyor yavru köpeği kucağıma veriyor. ‘Al buna bak! İlk önce buna bak, sonra bebek konusuna bakalım’ diyor. Pablo ve Osi’yi
böyle evlat edindik işte...”
TÜM KAVGALARIN KAYNAĞI NAZAR
Birbirinizi sinir de ediyorsunuzdur arada...
Osman: Oluyor tabii... “Bütün iyi yazarlar sadece yemek yapmayı seviyormuş, temizlik falan sevmiyormuş” diyor. Ben de girişiyorum, bütün evi temizliyorum, onun üzerine “Osmaaan bana bir kahve yapar mısın” dediği zaman böyle bakışım filan değişiyor! Kitap yazmam gerekiyor diyor, bir bakıyorum Facebook’ta arkadaşlarıyla gıybet yapıyor.
Pucca: Normalde ayak sesini duyup hemen kapıyordum ama şimdi Jaws gibi sessiz sessiz geliyor, yakalanıyorum. Kapıyı bozdu ya resmen kapıyı kapatmayayım diye!
Osman: Pınar da benim konuşmalarımı düşünce süzgecinden geçirmeden konuşmama sinir oluyor.
Pucca: Çok konuşuyor. Bazen bir saat enerjisini atması gerekiyor. Hiperaktif olduğu için o enerjiyi atamazsa taarruz başlıyor; beni alıyor, gıdıklıyor, o koltuktan alıyor oraya atıyor. Sırf bu yüzden aşağı katı spor salonu yaptık, ip atlıyor, boks yapıyor. Eğer o enerji yakma işini halledemezse sürekli konuşuyor zaten.
Osman: Ama bazen de anlat diyorsun. Bir olay geçiriyoruz “Osman naapmıştık orada” diyor ben başlıyorum anlatmaya. Sonra fark ediyorum ki kitabına malzeme çıkar mı diye beni konuşturuyor. Tabii tabii, çakal!
Pucca: Evliliğin ilk zamanında çok kavga ediyorsun: Bu sanırım birbirini anlamak, kendini ifade etmekle ilgili. Ama biz yolunu bulduk: “Nazar” diyoruz. “Ne sen böyle düşünüyorsun, ne ben böyle düşünüyorum, geçen gün Instagram’a fotoğraf koymuştuk, bak nazara geldik” diyoruz.
İLK UYANAN GÜZEL BİR ŞEY SÖYLESİN
Aşkınızı hem yazılardan hem sosyal medyadan takip eden ediyor. Ama bize bilinmedik bir şey söyleyin...
Pucca: Sabah rutinimiz çok önemli. İlk uyanan diğerine güzel laflar söyleyecek ki, ikimizin de günü iyi geçsin. Uyanan diğerine kahve yapacak mesela, bu kurallarımızdan biri.
Osman: Yaa ne kuralı, sen günaydın aşkım diyorsun, sonra hemen yeniden uyuyorsun, kahve sırasını da bana kilitliyorsun! Kandırmaya bak... Ama artık yemiyorum. Zaten şaka yapıyorum, takılmıyorum böyle şeylere.